Devlet-i Aliye I. dünya harbinden ağır bir mağlubiyet almış ve vatan toprakları hızla işgal edilmekteydi. Hatta payitaht İstanbul, kısa bir süre evvel 13 Kasım 1918 de işgal edilmişti. Tarihler 19 Mayıs 1919’u gösteriyordu. Osmanlı hükumetinin emriyle gönderilen on sekiz önemli şahıs bandırma vapuru ile Samsuna ayakbastılar. Bu on sekiz şahıs farklı cephelerde ön plana çıkan özel isimlerdi. Aralarından en önemli isim ise Çanakkale kara muharebelerinde büyük yararı olmuş olan Mustafa Kemal paşaydı. Kemal paşaya, hükumet tarafından oldukça geniş yetkiler verilmiş, Anadolu’da emperyalizme karşı çıkanların durdurulması istenmiştir. Muhakkak bu kararda İngiliz etkisi vardır. Ama paşa bunun tam aksini yaparak milleti bu işgale karşı harekete geçirmeye çalışmıştır. Hatta bu yolda görevinden men edilmiş, sivil olarak milli mücadeleye öncülük etmiştir. Bu yolda birçok kongreye katılmış ve çokça genelge yayımlamıştı Mustafa Kemal paşa. 23 Nisan 1923’te TBMM kurban ve dualarla açılarak Ankara hükumeti fiilen kurulmuş, Türkiye Cumhuriyetinin temelleri atılmıştı. Kazım Karabekir, Fevzi Çakmak, Gördesli Makbule, Şahin bey ve daha nice aziz kahramanlar Milli mücadelenin kutlu zaferlerinde başrol olmuşlardı. Mustafa Kemal paşa öncülüğünde çıkılan bu yolda kazanılan zaferler sonucu Yunan denize dökülmüş, Emperyalizmin kolu kırılmıştı. En sonunda 6 Ekim 1923 te İstanbul işgalden kurtarılarak yeni bir hükumetin son can suyu bu toprağa düşmüştür.
Milli mücadele işte böyle bitti. Bu gün Milli mücadeleye laf eden bazı zümreler, İdeolojik bir cehaletin pençesinde sıkışıp kalmıştır. Bazı vakalara tepkili olunabilir. Fakat kâfire karşı Türk’ün tek başına yaptığı bu mücadele takdire şayandır. Şayet Emperyalizmin kol gezdiği Dünya’da, tek direnç Türklerden gelmişti. Buda bu direncin ne kutlu bir olay olduğunun delilidir. Şüphesiz Milli mücadele Cumhuriyeti doğurmuştur.
Ankara’da başta Mustafa Kemal paşa olmak üzere önde gelen milli mücadeleciler oy birliği ile bir bayram edasıyla 29 Ekim 1923 te bu aziz devleti resmen ilan etmiştir. Artık batının sömürgeci politikalarına karşı dimdik duran bir ülke kurulmuştu. 21. yüzyılda önemli bir konumda olan Cumhuriyetimiz 101. yılını kutlamakta. Bu gün bu topraklarda olmamızı sağlayan tüm kahramanlarımızın ruhunu rahmetle anıyorum. Aziz Cumhuriyetimizin 101. yılında ilelebet payidar olmasını diliyorum.
Mevlüt Han ÇATALER