رب اشعث اغبر ذي طمرين لا يؤبه به لو اقسم على الله لابره
Nice saçı başı karışık üstü toz olmuş sedece giydiği iki parçadan ibaret altüst ( izar- rida)
olan kişi vardır ki,yemin etse Yüce Allah onun yeminini doğru çıkarır.
Tirmizi Hadis no: 3854
Müslim Hadis no; 2622
Bir açıdan insanlar dörde ayrılır;
1-) Yerde ve gökte meçhul olanlar.
2-) Yerde ve gökte meşhur olanlar.
3-) Yerde meşhur gökte meçhul olanlar.
4-) Yerde meçhul gökte meşhur olanlar.
Bugün bu dört sınıf insandan "yerde meçhul, gökte meşhur" olanlarla ilgili bir iki hususu arzetmeye çalışalım :
Zayıf bir Hadis-i şerifte ise şöyle buyuruluyor:
"Öyle kimseler var ki oldukları zaman bilinmez ve tanınmaz, olmadıkları zaman da aranmaz ve sorulmazlar"
Taberâni Mü'cem ül Evsat 5/163
Cihadın birinde komutan Mesleme bin Abdülmelik ve Fethedilmesi gereken bir kale var ama bu kale bir türlü fethedilemiyor, üstün bir çaba ve gayret gerekiyor ama bunu kim yapacak?
Tanınmamak için yüzünü başını örten biri bu fedakârlığı yaptı, zoru başardı ve kale fethedildi.
Komutan bu meçhul kişiyi tanımak istedi ve:
Bu mücahid kimse ben onu görmek istiyorum dedi, dedi ama,hiç kimse benim diye meydana çıkmadı, çok ısrar edince yüzü peçeli biri geldi ve : Ben kalenin fethedilmesi için kendini tehlikeye atan kişiyi tanıyorum ama onu sana üç şartla söylerim dedi.
Komutan; Nedir bu şartlar? deyince,
o kişi dedi ki:
1-) O’nun adını halifeye verme,
2-) O’na bir ödül verilmesin
3- ) Kimdir diye sorma.
Komutan : Tamam kabul deyince,
O kişi benim dedi ve hızlı bir şekilde kayıplara karıştı. MEÇHUL kalmayı tercih etti.
Daha sonraları o cihadın komutanı dua ettikçe duasında;
Allah’ım beni o mechul mücahit ile beraber eyle diyordu.
Hz. Ömer (ra) cihad'tan dönen komutana cihadın durumunu ve sonucunu sordu, komutan cihad hakkında malumat verir ve der ki: Filan, falan ve bilinen bazı kişiler şehit düştü, bir de adı pek çok bilinmeyen kişiler de şehit düştü, kendini feda eden ve kalenin fethedilmesi noktasında fedakâr biri de şehit düştü deyince Hz. Ömer gözyaşlarını tutamamış ve; Hattab oğlu Ömer o şehitleri bilmemiş ne yazar, onlar göklerde biliniyor ya buyurmuştur.
Tanınmak öne çıkmak dünyada ve insanlar nezdinde meşhur olmak için çırpınmaya çok da gerek yoktur, yüce Allah her şeyi biliyor ya, gökteki ve yerdeki ilgili melekler yazıyor ve biliyor ya o yeter.
Allahım! Bizleri ve bütün mümin kardeşlerimizi yüce Allah bizi görüyor, sözümüzü işitiyor, nerde olduğumuzu biliyor inancı ve şuuruyla Mele-i Â'lâ'da, göklerde meşhur, makbul,ma'ruf ve mahbub olan kullarından
eyle.Âmin.
Ahmet ÖZKAN
Emekli Müftü
6 Ağustos 2023 Pazar