ينزل على هذا البيت فى كل يوم ( وليلة) مائة وعشرون رحمة :ستون للطائفين، واربعون للمصلين،وعشرون للناظربن.
Her gün (ve gece) bu evin(Ka'be) üzerine yüzyirmi rahmet iner,
Altmışı tavaf edenlere, kırkı namaz kıanlara,
Yirmisi de Ka'beyi temâşâ edenlere.
İrâkî.İhya 1/322.
Hadis-i Şerif'in Hasen olduğu bildirilir, zayıf olsa bile bu gibi yerlerde zayıf hadis ile amel edilir.
Her mümin,Yüce Allah'ın engin rahmetine ve bu Hadis-i Şerifteki rahmetlere, Rasulullah efendimizin verdiği haberlere inanır.
Hacılar ve Ümreciler de buna daha yakından inanırlar, çünkü onlar ortalama bir ay kadar Mekke'de/ Ka'bede kalabiliyorlar ve herkes kendi kaabiliyetine, alıcı verici münasebeti kurmasına göre istifade ettiğini hisseder veya hissetmez.
Gerek tavaf eden ,gerek namaz kılan gerek Ka'be-i Muazzamaya bakan bir kimse hacı veya umreci Yüzyirmi rahmeti elde eder.
Bir rahmetin ne kadar olduğunu ancak Rahmân ve Rahim olan Allah bilir.
Bizler, bu evde(Ka'be) olanların mutlaka rahmete mazhar olduklarına inanmakla beraber bu rahmetlerin hayata ve insan yaşamına,fiil ve davranışlarına nasıl yansıma yaptığını merak ederiz ki merak etmekte haklıyız.
Yüce Allah Kerimdir, rahmeti de kuşatıcıdır, hacılar ve ümreciler de yüce Allah'ın konuklarıdır ve onları eli boş göndermez.
O zaman bu rahmetler hacı ve umrecilere şöyle de yansımalı dersek uygun olur:
1-) Mesela haccın mebrur olmasının ozelliklerinden birisi de kişinin, geldiğinden daha iyi dönmesidir.
2-) Bundan yola çıkarak
bu yüzyirmi rahmetin tümüne veya bir kısmına mazhar olan kişi gitmeden önceki halinden daha iyi bir şekilde dönmeli ve bunu sürdürmelidir, Yüce Allah'ın hakkı ve kul hakkını gözetmeli, namazı,tâat ve ibadeti aksatıyordu döndükten sonra aksatmaz oldu, ödeyebildiği borcunu ödemiyordu,döner dönmez ödedi, hanımına çocukların yanında hakaret ediyordu,Yüce Allah'ın emaneti olduğunu o rahmetler sayesinde farketti, sakız çiğner gibi gıybet ediyordu vazgeçti ve böylece bir perdeyi indirdi diğer perdeyi kaldırdı haramlara karşı perdeyi indirirken farzlara ve emirlere karşı perdeyi kaldırdı ve dört elle sarıldı, işte rahmetin yansımaları böyle anlaşılsa sanırım doğru olur.
Çünkü müslümanın, İslamı yaşaması yanında temsil gibi bir görevi de vardır, umreci ve hacı gittiğinden daha düzgün döner ve buna devam ederse hem islamı yaşamış ve temsil etmiş, hem haccı ve umreyi sevdirmiş, hem de bir ibadetin her anlamda hakkını vermiş olur.
Yüce Allah bizlere ve bütün mümin kardeşlerimize yaptığımız ibadetlerin içini,altını doldurmaya, İslam'ı düzgün yaşamaya ve düzgün temsil etmeye muvaffak eylesin.Amin.
Ahmet ÖZKAN
30 Ocak 2023 P.tesi