على قدر علم المرء يعظم خوفه
فلا عالم الا من الله خائف
فآمن مكر الله بالله جاهل
وخاءف مكر الله بالله عارف
Alâ Kadri ilm il mar'i ya'zumu havfuhû,fe lê âlime illê minellâhi hâifün fe êminün mekrallahi billêhi cêhilün,ve haifun mekrallahi billêhi ârifun.
Kişinin (Yüce Allah'dan ) korkusu,(yüce Allah hakkındaki) bilgisi kadardır (bilgisi az olursa korkusu az olur, bilgisi çok olursa korkusu çok olur),bu konuda her bilgi sahibi yüce Allah'tan korkuyordur( korkması gerekir).
Allah'ın mekrinden emin olan cahildir fakat Ârif-i billah olan kimse aslında Allah'ın mekrinden (emin olmayıp) korkandır.
Korku ve ümîd,yani havf ve recâ İslam akâidinin ve inancının iki kanadı sayılır, yüce Allah Peygamberlerden, meleklerden ve salihlerden bahsederken,
"O'nun rahmetini umar azâbından korkarlar" buyurur.
İsrâ süresi: 57. Ayet.
Havf ve korku,mümin'i boş oturmaktan,reca ve ümid ise onu ümîd kesmekten kurtarır. Bu ikisi bir kuşun iki kanadı gibidirler,tek kanatlı bir kuş sadece çırpınır,iki kanadı olmayan bir kuş ise ölü gibidir, kanatlar da sağlam olmalı tabi, sağlam samimi ve fayda veren korku,sahibi ile haramlar ve yasaklar arasında perde oluşturan korkudur,sağlam sadık ve gıpta edilen ümid ise, sahibi Kur'an ve sünnete göre bir taat işlerse Allah'tan sevap bekler, şayet bir günah işlemiş ve akabinde tövbe etmişse Allah'tan mağfiret diler ve rahmetini umar.
Allah Korkusu, kulun Yüce Allah hakkında beslediği ümidi yok etmemelidir, Umîd(umut) de Yüce Allah'ın korkusunu yok etmemelidir.
Mü'min bu dengeyi korumalıdır.
Âlimler bununla beraber şunu diyorlar: İnsan gençliğinde korkuya, yaşlanınca da ümide daha fazla yer verebilir.
Yüce Allah bizleri ve bütün mümin kardeşlerimizi
"O'nun rahmetini umar,azabından korkarlar"
İsra suresi: 57. Ayet.
diye vasfettiği ve,
"Onlara asla korku yoktur"
Yunus süresi: 62 âyet. buyurduğu kullarından ve dostlarından kılsın Âmîn.
Ahmet ÖZKAN
6 Eylül 2022 Salı