İleriye dönük gelecekte, ülkemizde ve dünyada nelerin olacağı veya olabileceği hakkında bir takım tahminlerde bulunmak, müneccimlik değil öngörüdür.
Bizim de bu konudaki tahminlerimiz, olağan üstü bir durum değil, müneccimlik hiç değil, ülkemizde ve dünyada olan bazı olaylardan, gelişmelerden daha sonra nelerin olabileceği olayların ne yöne evrileceği ve bunun sonucunda ülkemizde ve dünyada nelerin olacağını tahmin etmemizde, bizim acizane bu konulardaki öngörülerimizdir.
Zaman en büyük müfessirdir, yani olayların açıklayıcısıdır. Önümüzdeki zaman dilimi içerisindeki gelişmeler de bunları ortaya çıkaracaktır.
Bu çerçevede önümüzdeki dönem ve zamanlardaki öngörülerimizi şöyle sıralayabiliriz.
- Nato demek arkasındaki güç olan ABD ve İngiltere demektir. Nato zamanla fonksiyonunu tamamlayarak dağılacak ve tarihin çöplüğündeki yerini alacaktır.
- Nato dağılacağı için onu oluşturan Avrupa ülkeleri de dağılacak ve dolayısıyla AB de dağılacaktır.
- AB ve Nato’nun dağılmasının bir sonucu bunların arkasındaki güç ABD ve İngiltere dahil emperyalist (dünyayı sömüren güç ve ülkeler) devletler bu sömürü güçlerini kaybedecekler ve hızlı bir şekilde ekonomik güçleri de yok olacak ve çöküşe doğru gidecektir.
- Bu gelişmeler sonrasında Dünya’ya hükmeden bugünkü süper güçler yerini başka süper güçlere bırakacaklardır.
- Yeni süper güçlerin içerisine Çin ve Hindistan gibi ülkeler dahil olacak, Rusya yerini koruyarak mevcut gücünü devam ettirecektir.
- Yeni süper güçler veya oluşumlar hemen tek başına değil de, birbirleriyle birleşerek yani güç birliği yaparak süper güç olma yolculuğuna devam edeceklerdir. Örneğin, Çin ve Rusya dayanışması gibi.
- Dünyada birçok ülkenin coğrafi haritaları değişecek, bazı sınırlar ortadan kalkarken bazı birleşme ve yeni oluşumlar ortaya çıkacaktır.
- Denizdeki büyük balıkların küçük balıkları yuttuğu gibi, bazı küçük ya da güçsüz ülkelerde güçlü ve büyük ülkeler tarafından yutulacak, yani kendi sınırlarına dahil edilecektir.
- ABD’nin süper güç olması ortadan kalkacağı gibi, büyük bir ihtimalle parçalara bölünme durumu gerçekleşecektir.
- Türkiye kısa vadede süper güç olamasa da, denge unsuru olan, varlığı hissedilen, sözü dinlenen, karar almalarda Türkiye ne der diye dikkate alınan bir denge ülke durumuna gelecektir.
- Dünyada bütün bu gelişmeler olurken Türkiye’nin Misak-ı Milli sınırları değişmeye başlayacak ve genişleme başlayarak, bu durum olumlu yönde ivme kazanarak devam edecektir.
- Türk Devletler Topluluğunun ülke sayısı hızla artacak, güçlü-etkili-nüfuz ve ticari potansiyeli yüksek bir konuma gelecektir.
- Çin ve Rusya’nın bile bu topluluğa ilk etapta ticari çıkarları ve konjoktürel dengeler nedeniyle dahil olması söz konusu olacaktır.
- Dünyada gıda arz ve güvenliği artacak, insanların yıllık kazançlarının % 65-70’lik kısmı bu harcamalara ayrılacaktır.
- Savaş ve mevsimsel etkiler de dikkate alındığında, çöplere ekmek ve gıda atan bir dünya değil, tam tersine gıda ve ekmeği çöpten toplayan bir dünya ve insanlar ile karşı karşıya kalacağız.
Bu öngörülerimizi yazmaya devam edersek daha çok uzayıp gider ve sayfalar tutar. Ama biz şimdilik bu kadarıyla yetinelim başka bir yazımızda kalanlarını da yazarız.
Bunların gerçekleşme vetiresi ne diye sorarsanız, bazı olaylar gelişir kiivme katsayısı artar, çok hızlı ve beklenmedik zamanda gerçekleşir.
Bazı olaylar olur ki ivme katsayısı azalır ve gerçekleşme süreci uzayabilir.
Bekleyelim görelim ama sonuçta dünya mevcut durumu taşımakta zorlanıyor. Dünya kendi mi silkeler, yoksa insanoğlu bir çözüm mü üretir bilemiyoruz.
Temennimiz şudur ki, bu durumun insanlar için minimum zararla, maksimum faydayı sağlayacak şekilde gerçekleşmesidir. Bu da biraz günümüz dünyasında zor görünüyor.