Kuzey Londra Kız Yüksek Okulu öğrencileri çok başarılı imiş, üstelik başarı grafiği gittikçe yükseliyormuş. Batı?da ayrı eğitim trendi 1990?lı yıllardan itibaren ivme kazanmış. Kızlara ve erkeklere ayrı eğitim veren okullar, öğrenci akınına uğruyormuş.
Almanya?da 69?lu yıllarda devlet okullarına getirilen karma eğitim mecburiyeti, ?Karma eğitim kız öğrencilerin gelişimine zarar veriyor.? gerekçesiyle kaldırıldı.
Der Spiegel,(8.01.2001) manşet çekti:
?Yüz Yılın Pedagojik Yanlışı Karma Eğitim, Kızlara Daha Fazla Şans?
Son olarak The Times, Kuzey Londra Kız Yüksek Okulu?nun başarısını haber yapmış. Haberi 1.09.09 tarihli Vakit birinci sayfadan verdi. Mutlaka okumuşsunuzdur.
Kız Yüksek Okulu?ndaki öğrenciler, devlet okulları ve karma eğitim veren okullara göre daha başarılı imişler ve başarı grafikleri gittikçe yükseliyormuş.
Okul Müdürü Bernice McCabe başarı sebebini şöyle açıklamış:
?Kızlar, erkeklerden ayrı sınıflarda eğitim almalarının faydasını görüyor. Sadece hemcinslerinin bulunduğu ortamlarda kendilerine son derece güven duyuyorlar. Etraflarında kendilerini etkileyecek ya da yadırgayacak erkekler olmadığı için yanlış yapmaktan korkmuyorlar, rahat davranıyorlar. Erkeklerin olmadığı bir ortamda kızlar, zekâlarını daha aktif kullanabiliyorlar. Zekâ ve bilgilerine güvenmeleri için daha serbest bir ortam yakalıyorlar.?
Sadece erkeklerin eğitim gördüğü okullarda da erkeklerin başarı grafiği yükselmiş. Erkek öğrencilerin eğitim gördüğü Royal Grammar Okulu Genel Müdürü John Cox, öğrencilerin başarı sebebini şu gerekçelere dayandırmış:
?Erkeklerin dikkati, kızların olmadığı ortamda dağılmıyor ve derslerine daha fazla odaklanabiliyorlar. Erkekler, kızların bulunduğu ortamda fazla dışa açılamıyor, derste söz almaları azalıyor. Çünkü söz aldıktan sonra konuşmaya başladıklarında acaba kızlar ne düşünür, korkusuna kapılıyorlar.?
Peki, Türkiye?de ne oldu?
2000?li yıllardan beri Batı?daki gelişmeleri, karma eğitimin hem kız hem de erkeklere zarar verdiğini, araştırmalar sonucu bunların belirlendiğini, karma eğitimin karaya oturduğunu yazıp kamuoyunu bilgilendirdim. Öğretmen arkadaşlar, müdürler, veliler, öğrenciler konuya sıcak ilgi gösterdiler. Gazete, dergi ve radyo programlarında yazıp söylediklerimi kitap yapmamı istediler.
Ben de Der Spiegel?in kapak yazısını kitap adı yaptım ve ?Yüz Yılın Büyük Pedagojik Yanlışı Karma Eğitim? isimli bir eser yayınladım. Nesil yayınları arasında çıkan kitap büyük ilgi uyandırdı. Zaman ve Vakit tanıtımına yer verdiler. Radikal gazetesi kitap ekinde, alanında bir ilk ve ilginç bir kitap, diye tanıtma yazısı yazdı.
Altı sene sonra Vatan gazetesi muhabiri Yusuf Demir?in kitaptan haberi oldu ve
1.2.2007 tarihli Vatan gazetesinde ?Öğretmendeki kafaya bak! Bu kafayla otuz yıl çocukları eğitmiş!? diyerek ideoloji kokan bir üslupla konuyu haber yaptı.
Yusuf Demir?e Vakit?te cevap verdim, Batı?daki araştırmaları, tartışmaları aktardım, sesini kesti.
Batı?da bu tartışmalar olurken konuyla ilgilenmesi gereken Milli Eğitim Bakanlığı?ndan ses soluk çıkmadı, çıkmıyor.
Hakkını yemeyeyim, 2001?de milli eğitim bakanı olan Metin Bostancıoğlu, okul yönetmeliklerini değiştirerek bütün okullara, dersanelere ve kurslara karma eğitim mecburiyeti getirdi.
Sanki Batı?da karma eğitimin zararları tartışılmıyordu.
Sanki Almanya ve Amerika?da kız okulları öğrenci akınına uğramamıştı.
Sanki ayrı okula giden öğrencilerin hayatta daha başarılı olduğu konusunda kitaplar yazılmıyordu.
Sanki Almanya?da karma eğitim mecburiyeti getiren yönetmelik değiştirilmemişti.
Sanki Almanya, İngiltere, Amerika gibi ülkelerde kilise okulları ayrı eğitim vermiyordu, ayrı eğitim veren özel okullar yoktu.
El gider Mersin?e; Metin Bostancıoğlu gider tersine, diye yazılar yazdım, duymadı.
Arkasından Erkan Mumcu ve Doç. Hüseyin Çelik milli eğitim bakanı oldular. Erkan Mumcu kısa süre bakanlık yaptı, YÖK ile uğraşmaktan başka bir şey yapmaya fırsatı bulamadı, YÖK?e diş geçiremedi ve başarısız oldu.
Hüseyin Çelik?e, ?Yüz Yılın Büyük Pedagojik Yanlışı Karma Eğitim? isimli kitabımı bizzat verdim. Okyanus Koleji?nin açılışı için İstanbul?a gelmişti. Kitabı aldı, baktı, İngilizce bir şeyler söyledi, korumasına verdi. Hiçbir şey yapmadı.
Ümit ederim yeni bakanımız Nimet Çubukçu, konuya Fransız kalmaz ve Batı?daki gelişmeleri görür. En azından Alman eğitim bakanlarının yaptığını yapar.
Alman eğitim bakanları ne mi yaptı? Şunları:
1.Resmi okullarda karam eğitim mecburiyeti kaldırıldı.
2.İsteyen veliye çocuğunu ayrı eğitim yapan okullara gönderme şansı verildi.
3.Karma eğitim yapan okullarda fen bilimleri, dil ve edebiyat, spor dersleri ayrı yapılmaya başlandı.
Almanya?da kilise okulları ve özel okullarda zaten karma eğitim mecburiyeti yoktu. Türkiye?de bir an evvel Metin Bostancıoğlu?nun özel okullara ve dersanelere getirdiği karma eğitim mecburiyeti kaldırılmalı. Ayrıca Almanya?da karma eğitimin cinsel tacizlere zemin hazırladığı tespit edildi; bunun önlenmesi için kız öğrenciler, öğretmenler ve veliler bilgilendirilmeli.
Not: Konuyla ilgili Batı?daki araştırma ve sonuçlarını bilmek isteyenlere ?Yüz Yılın Büyük Pedagojik Yanlışı Karma Eğitim? isimli Nesil yayınları arasında çıkmış olan kitabımı tavsiye ederim. İrtibat: Nesil, 0212. 551 32 25.