Almanya?nın Nürnberg yakınlarındaki Misyonerwerk?te hafta sonu bir toplantıya davet edilmiştim. Medine Verein temsilcisi Cemaleddin Özdemir?le birlikte toplantıya katıldık. Konu İslamiyet idi ve biz İslam konusunda papazları ve davetlileri bilgilendirmek üzere toplantıya çağrılmıştık. Toplantıya Lübnan?dan gelen ve Almanca bilin bir profesör ve eşi de katılmıştı. Lübnanlı profesör, Lübnan?daki Hıristiyan ve Müslümanların barış içinde bir arada yaşamalarını ilgi çekici örneklerle anlattı. Oldukça iyimser ve olumlu bir konuşma idi.
Eşi, gündem dışı bir konuda bir sunu gerçekleştirdi. Konu, ?Tarihte Ermeniler ve Ermenistan? idi. Sunuya göre Ermenilerin yurdu Anadolu idi. Tarih boyunca kim Anadolu?ya hâkim olmuşsa onları itip kakmıştı. Bizanslılar güçlenip Anadolu?ya hâkim olunca Ermenilerin sınırı İran?a doğru itilmiş ve Ermeniler İran?a doğru göç ettirilmişti. Zaman geçmiş, devran dönmüş, İran güçlenmiş, Anadolu?ya doğru genişlemek istemiş, bu defa Ermeniler Anadolu içlerine doğru göç etmek zorunda kalmışlardı. Ermeniler en düzenli ve istikrarlı hayatlarını Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde yaşamışlardı. Osmanlılar döneminde ?sadık millet? idiler, birçok vezir ve sadrazam çıkarmışlardı.
Emperyalist Batı, Osmanlı Devletini parçalama kararı alınca içeride Ermenileri kışkırttı ve 1915 olayları meydana geldi. Ermenilere Adana?da Klikya, doğu ve güney doğuda Ermenistan devleti sözü verildi. Batılı devletler ve özellikle İngiltere, Filistin, Fırat ve Dicle havzasına İsrail devleti kurmayı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu?ya bir Kürt devleti inşa etmeyi, bunu Doğu Anadolu ve Ermenistan ile birleştirerek Anadolu?daki Türklerle İslam dünyasının bağlantısını kesmeyi planlamışlardı. Son hamlede de Türkler Anadolu?dan, Orta Asya?ya sürgün edilecekti.
Her şey, Osmanlı Devleti çökertildikten sonra Anadolu insanının Milli Mücadeleye girişmesi ve Anadolu?da bağımsız bir Türkiye kurması ile suya düştü. Batı?da Yunanlılara karşı zaferler kazanılmadan Kazım Karabekir Paşa, Ermenileri Doğu Anadolu?dan Erivan?a sürdü. Maraş, Gaziantep, Adana bölgesinde işgalci Fransızlar yenilince onlara taşeronluk yapan Ermeniler de bölgeyi terk etmek zorunda kaldılar.
Ermeni terörü ile Ermeniler yeniden Anadolu?ya dönmek için uğraştılar. 1979-80?li yıllardaki Ermeni terörü işe yaramadı. Arkasından PKK terörü devreye sokuldu.
İsrail, İslam dünyasının kalbine saplanmış bir hançerdir, gün gelecek bu hançer Müslümanların bağrından sökülüp atılacaktır. Bu gerçeği en iyi, İsrail?i Filistin?e kara saplı bıçak gibi saplayanlar bilmektedir. Amerika?nın Ortadoğu politikalarında İsrail ve Amerika?daki Yahudi lobisi belirleyici rol oynar. Bölgede her şey İsrail?in güvenliği için yapılır. Müslüman ülkelerden hiçbir güçlenip İsrail?in güvenliğini tehdit edici hâle gelmemelidir. Irak bunun için işgal edilmiştir. Sekiz yıl süren Irak-İran Savaşı bunun için çıkarılmıştır. Pakistan, bunun için karıştırılmakta, ülkede iki de bir darbeler Pakistan?ın güçlenip kalkınmaması için organize edilmektedir. Afganistan, bu sebeple işgal edilmiştir.
Mısır?da demokrasi bu sebeple gelmez. Libya ve Cezayir?de onun için askerî diktatörler hüküm sürmektedir.
İslam ülkelerinde demokrasi bunun için gelmez. Çünkü halkın seçtiği insanlar, ülkesini kalkındırmak ve halkın mutluluğu sağlamak için çalışır. Kontrol edilmeleri zordur.
PKK terör örgütü Türkiye?nin bölünmesi, kendi kendisiyle savaşması, enerjisini boşa tüketmesi için taşeron olarak kurdurulmuştur. Hem de Türkiye?deki Batı uşaklarına kurdurulmuştur.
1952?de NATO?ya bağlı olarak Org. Sabri Yirmibeşincioğlu?na Seferberlik Tetkik Dairesi bunun için kurdurulmuştur. Ergenekon Türkiye?nin kalkınmaması için çalışmaktadır.
Ergenekon sanığı ve İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, PKK?nın kurucu üyesidir. Abdullah Öcalan?ın Lübnan?daki Bekaa Vadisinde ziyaret etmiş ve karanfillerle karşılanmıştır. Doğu Perinçek, Ergenekon yapılanmasının şefi emekli Tuğgeneral Veli Küçük?ün kankasıdır.
28 Şubat darbesini mimarı Çevik Bir, Amerika?da Yahudiler için lobicilik yapan Jinsa?dan ödül almıştır. Çevik Bir, Suriye?ye sızıp Abdullah Öcalan?a suikast düzenleyen timi Suriye askeri ataşemize telefon edip ihbar etmiş, telefonun dinlendiğini ve tüyonun Apo?ya uçurulacağını bilerek telefon edip Apo?yu kurtarmıştır. Mehmet Eymür, o dönemde çok çırpınmış fakat çabası işe yaramamıştır.
Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Cemil Bayık?la görüştüğü gazetelere düşmüştür.
Her şey dönüp dolaşıp CIA taşeronu Ergenekon?da düğümlenmektedir
Türkiye, Ergenekon?u er geç çözecektir. İslamiyetin kopmaz ve koparılamaz kardeşlik halatı ile birbirine bağlı olan Kürt ve Türkler, birbirine düşman edilemeyecektir. Taşeron ve patronları hüsrana uğrayacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bizi uzun zaman uğraştıracakları da kesin. Gün İslam kardeşliğini güçlendirme günüdür.
Not: Ülfet Eğitim ve Yardımlaşma Derneği?nin davetlisi olarak geçen hafta Adana?da ?Çocuğunuzun Dehasını Keşfedin? konulu bir konferans verdim. Çocuklarımızın geleceğe hazırlanması ve aile yapısının güçlenmesi için seminer ve konferanslar düzenleyen dernek yetkililerine, özellikle dernek başkanı Gazi Kılıçparlar, eğitim sorumlusu Dr. Ramazan Yıldız, milli eğitim şube müdürü Mehmet Akkoç, Eğitim-Bir-Sen Adana Başkanı Ali Uslu Beylere çok teşekkür ediyorum. Ülfet Eğitim ve Yardımlaşma Derneği, aile için eğitim seminerleri düzenleyerek Türkiye?de bir ilki gerçekleştirmiş. Bir yıl boyunca seminerlere katılan ailelere, yıl sonunda sertifika verdi. Gerçekten örnek bir eğitim hareketi. Dernek temsilcilerini, üyelerini ve seminere katılanları kutluyorum.