Her gelişin elbet dönüşü varmış
Sen de biliyordun Muttalip Amca
Bu ruha şu dünya gerçekten darmış
Sen de görüyordun Muttalip Amca
Bugün veda ettin artık kıtana
Vardın özlediğin gerçek vatana
Şimdi buluştunuz yâr, baba, ana
Sen de yürüyordun Muttalip Amca
Çarşı meydanında bir güzel yokuş
Önünden geçerdi nurlu bir akış
Gül bahçesinden gül, ha yaz ha da kış
Sen de deriyordun Muttalip Amca
Hani Toroslarda karlar erir ya
Seller dalga-dalga coşup yürür ya
Meyveler sessizce dalı bürür ya
Sen de bürüyordun Muttalip Amca
Hepimizin sonu varır oraya
Aldanmamak gerek fani saraya
Kader bu, girmişiz biz de sıraya
Sen de duruyordun Muttalip Amca
İki dünyaya da dönüktü yüzün
Hakkın aşığıydı her iki gözün
Ciddiydi onlarda sevinç ve hüzün
Sen de seviyordun Muttalip Amca
Ömrün bir bahardı geçti, geldi yaz
Şükran kızın elbet hüzünlü biraz
Sana hizmetinden alıyordu haz
Sen de övüyordun Muttalip Amca
Ali oğlun mahzun, yolu doğru hat
Sana görevini yapmış ki rahat
Cennet bahçesine şimdi varıp yat
Sen de arıyordun Muttalip Amca
CEYHUNİ giderken mahşer gününe
Katıldı dünyada son düğününe
Tevazu dersini dünden bugüne
Sen de veriyordun Muttalip Amca
31 Ocak 2016
CEYHUNİ
(Mustafa AVCU)