Okullarda öğrencilere eğitim semineri veriyor, başarı prensipleri anlatıyorum. Öğrencilere en önemli tavsiyem şu:
“Akıllı adam işini önem sırasına göre yapar. Öğrencinin en önemli işi dersleridir. Cep telefonu konuşmaları, tv programları, bilgisayar oyunları sizi başarıya götürmez.”
Bazı öğrenciler bana eğitim sisteminin yanlışlarını, terör sorununun çözümünü, Teog, Ygs, Lys sınavlarının adaletli olup olmadığını soruyorlar.
Bu konuları konuşmak ve tartışmak sizin başarınızı artırır mı deyince gülüyorlar.
Öğrencilerin büyük bölümü, derslerini iyileştirmek ve geleceğe hazırlanmak dururken başkalarına ait işleri konuşmaya bayılıyorlar ve kendilerini başarıya götürme ihtimali olmayan cep telefonu oyunları, sosyal medya eğlenceleri, tv programları ile vakit geçiriyorlar.
100 Soruda Mehmet Akif Ersoy isimli bir kitap kaleme almış değerli eğitimciler Mustafa Öven, Sinan Şahbaz ve Osman Yetkin Özkan. Akif’i çeşitli yönleri ile incelemişler. Balkan Harbi, Birinci Dünya Savaşı, İstiklal Savaşı gibi felaket yıllarının yaşandığı dönemlerde yaşayan Akif, Müslümanların sorunlarına çözüm üretmiş.
Birinci Dünya Savaşı yıllarında Osmanlı istihbarat teşkilatı Teşkilat-ı Mahsusa adına Berlin’e gitmiş, İngiliz ve Fransız ordularından Almanların esir aldığı Müslüman askerlerle görüşmüş, sömürge ülkelerinden Fransız ve İngiliz ordularına katılanları bilinçlendirme çalışması yapmış.
Berlin Hatıraları’nda savaş bitmeden üç sene önce harbi kaybedeceğimizi söylemiş. Sebebini sorunlara verdiği cevap şu:
“Berlin büyükelçisi Kurr’an tefsiri yazıyor, Fatih kahvehanelerinde sarıklılar sabah akşam siyaset laklaklarıyla meşgul. Savaş meydanlarında düşmanı yensek bile böyle gidersek hiçbir zaman gerçekten galip olamayacağız.”(100 Soruda Mehmet Akif Ersoy,s.68)
En İyi Marş Nasıl Yazıldı?
İşini en iyi yapmak, Mehmet Akif’in en temel fikirlerindendir. Milletvekili iken Milli Eğitim Bakanlığı İstiklal Marşı yazma yarışması açar. Akif, kazanana 500 lira ödül verileceği için başlangıçta yarışmaya katılmaz. Yarışmaya gönderilen 724 şiir içinde İstiklal Marşı olacak kalitede eser bulunamayınca Maarif Vekili Hamdullah Suphi Tanrıöver, arkadaşı Hasan Basri Çantay’a durumu anlatır, Meclis’in itibarını kurtarmak için Akif’i ikna etmesini ister. Çantay da söz verir. Arkadaşının söz verdiğini duyan Akif, gecesini gündüzüne katarak İstiklal Marşı yazma gayretine girer.
Kendisine usta bir şair olduğunu, güzel bir şiiri her hâlükârda yazabileceğini, böylesine kendini harap etmemesini söyleyenlere verdiği cevap çok güzel:
“En güzel şiiri yazmalıyız.”
Geceli gündüzlü uğraşır, ikamet ettiği Taceddin Dergâhı’nın duvarlarını kâğıt yerine kullanır. Yazdığı eser, Meclis’te ismi anılmaksızın okunur ve marş olarak tartışmasız kabul edilir.
Akif’in eseri, 724 şiiri geçmiş ve birinci olmuştur.
Okulu Birincisi Akif
Halkalı Baytar Mektebi son sınıfında iken Akif, sınıf arkadaşı Simon’un yüksek notlar aldığını ve okul birincisi olacağını öğrenir. Fatih’te oturan Akif, fakirlik sebebiyle Halkalı’ya yayan olarak gidip gelmektedir. 14 yaşında iken babasını ebediyete uğurlamıştır ve ailesi fakirdir.
Bir gayr-i müslimin okul birinci olmasını Akif kabullenemez, bunu Müslümanlığı ile bağdaştırmaz. Hocalarına gider ve okulda kendisine bir oda vermelerini, yolda kaybettiği zamanı derslerine ayırarak Simon’u geçmek istediğini söyler.
Okulda yatılı kalır, çalışmaya başlar. Sene sonuna kadar Simon’u geçer, okul birincisi olur.
Müslüman işini en iyi yapmalıdır. Kur’an, inanıyorsanız üstünsünüz, buyurur.
Akif ömür boyu hem işini en iyi yapma gayretinde olmuştur hem de güzel ahlaklı olmak için gayret etmiştir.
Akif dindar bir şairdi. Okul hayatında iki hoca ona hayrandı. Birincisi kimyacı, hocadan önce Akif, laboratuvarda olurdu. İkincisi cami imamı, Akif cami imamından önce camiye gelirdi.
Akif, ahlak ve erdemlere çok önem veren bir sanatkâr:
“Ne irfandır veren ahlaka yükseklik ne vicdandır;
Fazilet hissi insanda Allah korkusundandır.”diyerek güzel ahlakın kaynağını gösterir.
Akif, Kur’an hafızı ve Kur’an Müslümanıdır, halkın Kur’an okuyup anlamaktan uzak olduğunu görerek şöyle haykırır:
“Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhamı,
Asrın idrakine söyletmeliyiz İslam’ı.”
Okullardaki değerler eğitimi, Akif’in hayatıyla birleştirilerek anlatılsa çok iyi örnekler seçilmiş olur. Öğrencilerimizin ahlakî değerler kazanması için çaba harcayan öğretmenlerimize, Akif’in hayatını okutmalarını tavsiye ederim.
Beyin Vitamini: 100 Soruda Mehmet Akif Ersoy isimli Bahar yayınevi tarafından yayınlanan güzel eser, www.acikkitap.comsitesinden veya yayınevinden temin edilebilir. (İrtibat:0212 7469393)