banner176

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

"Askerlik Eğitimi Öğretimi Sistemini değiştirmeden, ne darbelerden ve ne de darbe sevdalarından kurtulamazsınız." T.Y.

"Defalarca darbeye maruz kaldınız... Kimdir bu "subay" denilen insanlar? Bunların kimler olduğu hakkında, bunların, içlerinden kopup geldikleri aile yapılarını; coğrafi, ekonomik, kültürel, sosyolojik, psikolojik ve diğer bütün yönlerden tahlillerini, analizlerini yaptırdınız mı efendim?" diye sorar, ünlü Gazeteci Yavuz Donat, darbe ve muhtıralar ile defalarca iktidardan gönderilen ve sonra yine defalarca iktidar edilen; T.C. Devletinin 9 uncu Cumhurbaşkanı Merhum Süleyman Demirel'e...

Merhum Demirel cevap verir:

"Evet yaptırdım Yavuz... Hem de çok derinlemesine ve defalarca yaptırdım. Şu çıktı ortaya: Onlar da, köylü Mehmet Emminin, Esnaf Ahmet Amcanın, Çiftçi İsmail Dayının, Çoban Süleyman Dedenin, Ev Hanımı Ayşe kadının çocukları... Bu milletin; tarihi, kültürü ve ahlakı ile teçhiz edilmiş çocukları onlar da...

Ama ne oluyorsa oluyor, nasıl bir yükleme yapılıyorsa yapılıyor ve nasıl yetiştiriliyorsa yetiştiriliyor, bunlar Harp okulunu bitirip, rütbelerini taktıktan sonra değişiyorlar, başka bir insan oluyorlar...Halka tepeden bakmaya, kendilerini memleketin sahibi gibi algılamaya ve her biri, kendilerini geleceğin cumhurbaşkanı olarak görmeye başlıyorlar.

İşte Sevgili Yavuz, tahlilimin sonucu böyle çıktı.... (Gazeteci Yavuz Donat... 15 Temmuz2016 Gecesi bir TV. Programında.)

Şimdi ben soruyorum soruyu...

"Bu millet, darbelerden kurtulabilir mi sizce?

Bu Millet, korkulardan, baskılardan azade olabilir mi sizce?"

Çok acilen ve hem de hemen şimdi askerlik eğitimi ve öğretimi sisteminin değiştirilmesi ve yeni bir yöntemin ihdas edilmesi acil ve elzemdir.

Zira yarın bir başka darbe girişimi ile baş başa kalınabilir.

Ben şahsen, hemen bir öneri sunuyorum. Bu önerimi TSK'da göreve başladığım ilk günden beri dillendiriyor ve böyle olması gerektiğine inanıyorum.

Assubay okulları da, Askeri Liseler de, Harp Okulları da derhal kapatılmalıdır ve tek bir tür ve "ASKERİ OKUL" adı altında okullar açılmalıdır. Öğrenciler, İlk okul sonu bu eğitime başlatılmalıdır ve assubayı da, subayı da, generali de temel eğitimini bu okullarda almalıdır ve daha sonra başarılarına göre ne olacaklarsa olmalıdır.

Yeni ve etkili bir sistemle; statüler de, rütbeler de, akademik yükselmeler de hep başarı kriterlerine göre ihdas edilmelidir.

Hiç bir kimse, bir eser meydana getiremeden, hiç bir ürün üretemeden ne Kd. Bşçvş olabilmeli ne Albay olabilmeli ne General olabilmeli ve ne de bu memleketin tek sahibi olarak kendini görebilmelidir.

Bir Genelkurmay Başkanı assubay rütbesini takmış olarak o mevkilere yükselebilmelidir.

15 Temmuz Darbe teşebbüsünü sadece ve sadece "FETÖ yapmıştır, diğerlerinin hiç kabahati yoktur" diyerek değerlendirme yapanların tamamı konuyu saptırmakta ya da bilmeden hüküm vermektedirler.

Evet "FETÖ" dedikleri bir örgüt" sayesinde, aklında DARBE olan diğer bir çok unsur bu emellerini gerçekleştirmek için bu örgütü kullanmıştır ve gönüllerinde yatan aslanları bu örgüt sayesinde harekete geçirmişlerdir.

Yoksa bu kadar tutuklama, bu kadar general sayısı, bu kadar subay yoğunluğu ile sadece "FETÖ" tanımlaması yaparak bu olayı açıklayamaz, tahlil edemez ve doğru sonuçlara varamazsınız.

En önemlisi de "haydin gece eğitimine gidiyoruz", "terör saldırı ihbarı aldık", Boğaz Köprüsünü koruyacağız" gibi yalan ve sahte emirlerle oraya götürülen ve hiç bir şeyden haberi olmayan cebine harçlık dahi koyamayan Köylü Hasan Emminin 19 yaşındaki oğlu "Mehmetçiğ"e sahip çıkmamız, ve "kuru"yu "yaş"ı ayıklayabilmemiz gerekiyor. Bence şlu andan itibaren darbeyi önleyen BU Asil Milletin yapacağı en büyük eylem ve söylem Mehmetçiği korumaya yönelik olmalıdır.

Demokrasinin tarihini yazan, bundan sonra, bütün dünyaya yazdığı bu kitabı okutacak olan Asil Türk Milleti'ne, bu zorlu sınavın kazanılmasında en büyük rollerden birisini oynayan Milletimin göz bebeği Şanlı Türk Silahlı Kuvvetlerimizin Saygıdeğer mensuplarına ve yine bu sınavda tam not alan değerli basın mensuplarına, birlik ve beraberliğimizin ehemmiyetini bu darbe girişiminden sonra yeniden kavrayarak, çok önemli bir bildiriye imza koyan bütün siyasilerimize teşekkür eder saygılarımı ve sevgilerimi sunarım.

Ama bu saygıda ve hürmette en büyük payı olan, her siyasi düşünceye sahip Türk Milleti'ne ve onun her bir ferdine özel saygı ve derin hürmetlerimi tekrar tekrar sunmayı da bir borç biliyorum.

Bu Milletin mensubu olmaktan da gurur duyuyorum. Bundan sonra zaten sürekli olarak yaptığım gibi; alnı ak, başı göğe erecek kadar dik, vakur ve asil yürüyeceğimin de beyanını veriyorum.

Çünkü biz bunu hak ettik, gururla söylüyorum ki; bunu hak eden bir milletin evlatlarıyız...

Tayyar Yıldırım.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.