Son günlerde bir protesto furyası almış başını gidiyor.
Fransa'da yaşanan“Sarı Yelekli” protestolarına özenen siyasiler ve gazeteler, akıllarısıra Türkiye'de de benzeri bir eylemle işçileri sokağa çıkmaları için çağrı yapıyorlar. Amaçları "Ülkenin huzurunu dinamitlemek buradan kendilerine siyasi rant devşirerek seçimle deviremedikleri rakiplerini huzursuzluk çıkararak yıpratıp devirme derdinde olan Milli birlik ve beraberliğini dinamitlemeye çalışan her kim var ise protesto ederek başlıyorum..
....
Benimde o kadar çok protesto etmek istediğim şey var ki bu furyayı fırsat bilip ben de protesto hakkımı kullanmak istediğim konuları ardı ardına sıralayayım.
- Şehir içinde yere tükürenleri,
-Banklara oturup“çitlek” çitleyerek etrafı kirletenleri,
-Çöp konteynırlarına üç metre mesafede oldukları halde aracındaki sigara küllüklerini caddeye boşaltanları, sigara izmaritini yola atanları...
-Caddelerde magandalık yaparak yüksek sesle müzik dinleyen ve tehlikeli araç kullananları, yayalara ve diğer sürücülere saygılı davranmayan sürücüleri,
-İçtikleri içkinin şişelerini sağa sola atanları,
-Yaptıkları piknik sonrasında her türlü poşet, pet şişe ve plastik atıkları öylece doğada bırakanları,
-Trafik levhalarına ateş edenleri,
-Eti yenmeyen hayvanları keyif için katledenleri,
-Her türlü kirlilikle çevreyi kirletenleri,
-Anız yakanları,
-Ekmeği çöpe atanları,
-Bilmedikleri konularda bile ahkâm kesenleri,
-Aldıkları borçları ödemeyenleri,
-Ailesine ve topluma saygılı olmayanları v.s.
Siz bunlara daha birçok konuyu ekleyebilirsiniz.
Zihinler değişmeden, maalesef alışkanlıklar değişmiyor.
“Kendine yapılmasını istemediğini, sen de başkalarına yapma” Hadis-i Şerif’i aslında her şeyi özetleyip noktayı koyuyor da, anlayacak adam olmalı.
İnsan temiz olursa toplum temiz olur, toplum temiz olursa çevre temiz olur” deyip biz de noktayı koyalım böylece.