Son birkaç yıl içinde bir önceki günümüzü aramadığımız gün yok. Her şeye katlamalı zam zam…

Buna birde kira fiyatları eklendi…

Ev sahipleri her şeyin zamlanmasının yanında, kira bedelinin artmamasını haksızlık olarak görürken, alım gücü iyice daralan kiracı vatandaşlar yüksek orandaki artıştan oldukça rahatsız.

İnsanın en temel ihtiyaçlarından birisi barınma ihtiyacıdır. Bu ihtiyacın makul ölçülerde giderilmesi gerekir. Hükümet bu konuda bir çalışma yaptı ve kira artışlarını %25 oranla belirli bir süreyle sınırlamak zorunda kaldı.

Bize göre bu sınırlama kira artışını önlemek yerine, daha da yükselmesine sebep oluyor.

Şöyle ki; ev sahibi yasayla belirlenen orandaki zammı yetersiz bulunca, kiracısını çıkarmak için her yolu denemeye başladı. Kiracılar ya ev sahibiyle papaz olacak; ya da çıkacak başka çareleri yok… Çıkınca da yine kendi ev sahibinin bir benzeri olan başka bir ev sahibinin avcuna düşmüş olacak.

Buradan yetkilileri uyaralım. Bu kira artışları sosyal bir çöküntüye neden olabilir. Bazı kiracı ev sahibi anlaşmazlıklarının cinayete varmasını hepiniz haberlerden görmüşsünüzdür.

Bu tür olaylara bundan sonra daha sık karşılaşırsak şaşırmayın…

Buna yaz dönemi memurların tayinleri eklenince piyasa iyiden iyi allak bullak oldu.

Ev sahibi kiralık evin resmini çekmiş internet sitesine koymuş, fiyat 7.500,00 lira…

Bu tür ev sahiplerine “bire vicdansız, oldu olacak maaş kartını da isteseydi… “ diyelim mi?

Burada yetkililere şu soruyu sormak kaçınılmaz oldu…

Sahi siz neden kamu lojmanlarını sattınız? 

O lojmanlar devletin elinde olsaydı, oturulamayacak durumda olanlar bir tadilattan geçirilseydi, valilikler ve kaymakamlıkların internet sitelerinde durum ve resimleriyle yayımlansaydı fiyat artışlarının bu derece yükselmesini önleyemez miydi?

Bunu düşünecek bir idari yetkili var mıdır, ne dersiniz?...

Biz buradan yine o yetkililere seslenelim…

Tedbir almayı geciktirmeyin sonra… Olursunuz. Bizde söylemesi.