Konya’da husumetli olduğu aynı aileden 7 kişiyi tabancayla öldürüp, evi ateşe vererek kaçan Mehmet A. (33), saklandığı Bozkır ilçesinde arazi taraması yapan Özel Harekat ekipleri tarafından mezarlıkta yakalandı. Operasyona dair detaylar ortaya çıktı.
Konya'da 7 kişinin katil zanlısı 6 gün nerede saklandı, nasıl yakalandı?
Olay, geçen cuma günü saat 19.00 sıralarında, Meram ilçesi Hasanköy Mahallesi Özşahin Sokak'ta meydana geldi. Yaşar Dedeoğulları'nın (65) evine gelen, 2010 yılından beri 'kedi' meselesinden husumetli olduğu yan komşusu Lütfi Keleş'in yakındaki başka mahallede oturan kayınbiraderi Mehmet Altun, bahçede aile fertleriyle bir süre konuştuktan sonra poşetten çıkardığı tabancayla ateş etti. Saldırıda Yaşar Dedeoğulları, eşi İpek Dedeoğulları (62), çocukları Serap Dedeoğulları (36), Serpil Dedeoğulları (32), Sibel Dedeoğulları (30), Metin Dedeoğulları (45) ve Barış Dedeoğulları (35) yaşamını yitirdi. İhbar üzerine adrese çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Polis, yaptığı incelemede, Mehmet Altun'un yerde yatan yaralılara tekrar ateş açtığını ve saldırının ardından aracından aldığı bidonla evin birkaç noktasını ateşe vermek istediğini saptadı. Olay anı da güvenlik kamerasına yansıdı.
KİRALADIĞI ARAÇLA KÖYÜNE KAÇTI
Saldırının ardından kiraladığı araçla kaçan Mehmet Altun, kent merkezinden 140 kilometre uzaklıktaki Toros Dağları'nın eteğinde bulunan Bozkir ilçesinde eskiden köy statüsünde olan Tepelice Mahallesi yakınına aracı terk etti. 45 dakikada mahallede dolaşan Altun, daha sonra dağlık ve ormanlık araziye kaçtı.
Altun'un kiraladığı aracın uydu takip sisteminden aracı terk ettiği yerin Tepelice Mahallesi olduğunun belirlenmesi üzerine bölgede geniş çapla arama çalışması başlatıldı. İl Emniyet Müdürü Engin Dinç, Konya Özel Harekat Bölge Müdürlüğü'ne atanan Arif Özdemir, İl Jandarma Komutanlığı yardımcıları ile Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı üst düzey yöneticilerinin katıldığı arama çalışmalarında Cinayet Büro Amirliği, Özel Harekat ve Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) ilk olarak Altun'un Tepelice Mahallesi'nde başta babası ve dedesine ait olmak üzerine tüm akrabalarının evler, ahırları tek tek kontrol edildi. Daha sonra yakındaki Tepearası Mahallesi'ndeki başta sahibi il ve yurt dışında olan boş evler olmak üzere tüm evlere baskın yapılıp tek tek arandı. İnsansız hava aracının da kullanıldığı aramada Tepelice ve Tepearası Mahalleleri'nden kaçmış olabileceği üzerine durulan Üçpınar Mahallesi güzergahına doğru dağlık olan ormanlık arazideki mağaralar, menfezler, boş ağıllar arandı.
6'NCI GÜNDE SAKLANDIĞI MEZARLIKTA YAKALANDI
Arama çalışmalarının 6'ncı gününde Özel Harekat ekipleri Üçpınar Mahallesi yakınları arazi taraması yaparken saat 17.50 sıralarında Altun'u, saklandığı mezarlıkta buldu. Polisi görünce kaçmaya çalışan Altun, havaya uyarı atışı yapılmasıyla durdurularak yakalandı. Yapılan üst aramasında üzerinde saldırıda kullandığı tahmin edilen tabanca ve 18 mermi ele geçirilen Altun'un, bugüne kadar kırsal alandaki bahçelerde elma ve çeşitli meyvelerini yiyerek beslendiği, ağaç kenarlarında yatıp uyuduğu belirtildi.
Üzerinde olay sırasında giydiği kıyafetlerle yakalanan Altun'un, günlerdir saklanarak yaşamını sürdürmesine rağmen kıyafetlerinin çok fazla kirli olmaması dikkat çekerken, akıllara eşi Zehra Altun'un, ilk ifadesinde eşinin temizlik ve eşyalarının düzenli olması konusunda titiz olduğunu yönündeki açıklamaları geldi. Bitkin olmadığı gözlenen Altun, sorgulanmak üzere Konya'ya getirildi.
10 KİŞİ TUTUKLANMIŞTI
Olayın ardından Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında hamile eşi Zehra Altun, annesi İsmahan Altun, babası İbrahim Altun, ablası Ayşe Keleş'in de aralarında bulunduğu 10 kişi 'kasten öldürme' suçundan tutuklandı. 4 kişi de adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.
2010 YILINDA BAŞLAYAN HUSUMET
Savcılık, husumetin 2010 yılında Yaşar Dedeoğulları'na ait kedinin yan komşusu Lütfi Keleş'in ailesi tarafından alınmasıyla başladığını saptadı. 29 Temmuz 2010 günü Lütfi Keleş'in eşi Ayşe Keleş ve kayınvalidesi İsmihan Altun, evin yanında tarlada biber toplarken iddiaya göre traktörle geçen Yaşar Dedeoğulları, el işaretiyle İsmihan Altun'u gösterip hakarette bulundu. İki aile birbirlerinden 'hakaret' suçundan şikayetçi oldu.
6 KİŞİ TUTUKLANMIŞTI
İki aile bireyleri arasında geçen 12 Mayıs'ta kavga çıktı. Bu kavgada gözaltına alınan 16 kişiden aralarında Ayşe Keleş ve eşi Lütfi Keleş'in de bulunduğu 6 kişi tutuklandı. Ayşe Keleş, bir süre sonra tahliye olurken, Lütfi Keleş ve 1 kişinin tutukluluk hali devam ediyor. 22 Mayıs'ta iki aile arasında yeniden çıkan kavgayla ilgili de 20 şikayetçi ve şüpheli hakkındaki soruşturma devam ediyor.
- "Bu saldırı için hiçbir sebep yoktur. Ailelerimiz arasındaki husumet 2010 yılına dayanmaktadır"
- Katil zanlısı M.A'nın annesi İ.A:
- "Bundan 10 sene kadar önce Yaşar Dedeoğulları'nın bana hakaret etmesi nedeniyle davalık olmuştuk. O dava bittikten sonra da konu kapanmıştı. Oğlum ile olaydan sonra bu konuyu hiç konuşmadık"
Konya'daki silahlı saldırıda öldürülen ailenin ferdi Çetin Dedeoğulları ile bazı zanlıların ifadeleri ortaya çıktı.
Merkez Meram ilçesindeki olayla ilgili yürütülen soruşturma devam ediyor. Soruşturma kapsamında dün adliyeye sevk edilen 14 şüpheliden 10'u tutuklandı.
Katil zanlısı M.A'nın yakalanması için Konya'nın Bozkır ile Hadim ilçesi arasındaki dağlık arazide polis, polis özel harekat ve jandarma ekiplerinin arama çalışmaları sürüyor. Arama çalışmalarında drone ve termal kamera destekli araçlar kullanılıyor.
Silahlı saldırıda annesi, babası ve kardeşlerini kaybeden Dedeoğulları ailesinin çocuklarından İngiltere'de yaşayan Çetin Dedeoğulları, savcılıkta müşteki sıfatıyla verdiği ifadede, Türkiye'ye mayıs ayının ortasında geldiğini anlattı.
12 Mayıs'taki iki aile arasında yaşanan olay sırasında yurt dışında olduğunu ifade eden Dedeoğulları, "Sonradan öğrendiğim kadarıyla karşı taraftaki kişiler benim aileme saldırmış ve olayda kardeşim ağır olmak üzere tüm aile fertlerim yaralanmış. Bu saldırı için hiçbir sebep yoktur. Ailelerimiz arasındaki husumet 2010 yılına dayanmaktadır." dedi.
Dedeoğulları, 22 Mayıs'ta meydana gelen olay sırasında ise Türkiye'de olduğunu, olaydan sonra endişelendiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Olay karşı tarafın herhangi bir sebep bulunmaksızın aile bireylerime hakaret ve tehditte bulunması nedeniyle meydana gelmiştir. Biz güvenlik kameralarını 24 Mayıs tarihinde taktırdık. Zaten kamerayı taktırmam, karşı tarafın süregelen saldırılarının devam etme ihtimaline binaen delil elde etme maksatlıydı. Olay esnasında evde yoktum. Gece de yurt dışı uçağım vardı. Havalimanındayken yeğenlerim aradı ve olaydan haberdar oldum."
Katil zanlısı M.A'yı tanımadığını aktaran Dedeoğulları, "Karşı taraftan, 12 Mayıs'taki olay sonrası tutuklanan A.K'nin tahliye edilmesinin ardından bu aile bireylerinin bizim aile bireylerimize bakış ve kafa sallama şeklindeki tehditkar hareketleri artmıştı. Babam Yaşar Dedeoğulları da tahliye olduktan sonra A.K'nin sürekli tansiyonu yükseltmeye çalıştığını ifade ederdi." diye konuştu.
- "Eşimden böyle bir olay yapacağına dair bir şey duymadım"
Tutuklanan katil zanlısı M.A'nın eşi Z.A. de savcılıktaki ifadesinde, M.A ile 11 yıllık evli olduklarını, 3 çocuklarının olduğunu söyledi.
Eşinin düzenli bir işi olmadığını, son olarak Ankara'da bir kargo firmasında 2 ay kadar çalıştığını ifade eden Z.A., şunları kaydetti:
"En son Kurban Bayramından önce Konya'ya geldi, iş aramaya başladı. Olay günü sabah evden çıktığını gördüm. Normalde belediye otobüsü ile gider. O gün neye bindiğini görmedim. Herhangi bir araç kiraladığını da görmedim. Bana bu konuda bir şey söylemedi. 30 Temmuz'da meydana gelen olay saatinde adresimdeydim. Zaten evimiz kayınpederimle altlı üstlüdür. Eşimden böyle bir olay yapacağına dair bir şey duymadım. Sadece Kurban Bayramından iki gün önce eşim kayınvalidemlerin aracıyla bu şahısların evinin oradan geçiyormuş, şahıslar eşimi durdurmuşlar. Eşim ile şahıslar arasında herhangi bir tartışma ya da kavga olmamış. Aile arasında bir Whatsapp grubu kurulduğunu duymuştum ancak ben bu grupta yoktum."
- "Oğlumun araç kiraladığından haberim yoktur"
Katil zanlısının annesi İ.A. ise ifadesinde olay günü evde olduğunu vurgulayarak, "Oğlum ve gelinim ile altlı üstlü otururuz. Olay sabahı 09.30 sıralarında oğlum iş aramak amacıyla evden ayrıldı hatta binadan ayrılırken ayaküstü konuştuk. Oğlumun araç kiraladığından haberim yoktur. Biz olay sonrası telefonla ulaşmaya çalıştık ama telefonu hep kapalıydı. Bundan 10 sene kadar önce Yaşar Dedeoğulları'nın bana hakaret etmesi nedeniyle davalık olmuştuk. O dava bittikten sonra da konu kapanmıştı. Oğlum ile olaydan sonra bu konuyu hiç konuşmadık. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum." ifadelerini kullandı.
Aranan zanlı M.A'nın ablası A.K. ise kardeşi ile en son 24 Temmuz'da görüştüklerini, bayramlaşmak için evlerine geldiğini anlattı.
30 Temmuz'da meydana gelen olay anında tarlada çalıştıklarını dile getiren A.K, "Tarlamız olay mahalline 1 kilometre uzaklıktadır. M.A. ile aramızda bir para alışverişi olmamıştır. Ayrıca böyle bir şey yapacağına dair önceden bilgim yoktur. Aile arasında bir Whatsapp grubu kurulmuş. Bu grubun kurulma amacı hukuki gelişmeleri birbirimize haber vermekti. Olaylarla bir ilgim yoktur. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum." dedi.