Milli Gazetenin haberine göre;Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, Kovid-19 salgınıyla daha da derinleşirken; hane gelirinde ciddi azalma, borçlanmada ise büyük artış görüldü.
BETAM’ın hane geliri üzerinde yaptığı araştırma raporuna göre, hanelerin yüzde 42,7’sinin borçları artarken, yüzde 50’ye yakını ise doğrudan gelir desteğine başvurdu. Araştırmada, hanelerin finansal dayanıklılığının zayıf olduğu ve beklenmedik harcamalar için de birikimlerinin kalmadığına işaret edildi.
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM), “ Covid-19 Salgınının Hane Gelirleri Üzerindeki Yıkıcı Etkisi” başlıklı araştırma notunu yayımladı. Doç. Dr. Gökçe Uysal, Dr. Aysun Hızıroğlu Aygün ve Selin Köksal’ın imzasını taşıyan raporda, Türkiye’de 2020 yılının Mart ayından beri devam eden pandemi sürecindeki ekonomik yıkım tüm ayrıntılarıyla gözler önüne serildi. BETAM’ın raporunda, COVID-19 salgını kapsamında Mart ayının ortasında halk sağlığını korumak amacıyla başlatılan sosyal mesafelendirme önlemlerinin, Haziran ayının başında gevşetilmesine rağmen ekonomide büyük bir durgunluğa yol açtığına işaret edildi. Raporda ayrıca, koronavirüs salgınının hanelerin gelirlerinde meydana getirdiği tahribata dikkat çekildi.
GELİRLER DÜŞTÜ BORÇLAR ARTTI
Rapora göre, ücret, maaş ve yevmiye geliri elde edenlerin yüzde 30’u, salgın sebebiyle gelirlerinde ciddi bir azalma yaşadı. Girişimci geliri olanlar arasında bu oran yüzde 44’e kadar yükseldi. Kısacası olağan koşullarda işi olan ve geçimini işiyle sağlayan haneler arasında ciddi gelir kayıpları yaşandı. Bu duruma paralel olarak hanelerin yüzde 42,7’sinin borçlarının arttığı belirtildi. Araştırmada hanelerin bu gelir kayıpları karşısında harcamalarını kıstıkları, tanıdıklarından borç, işyerlerinden avans talebinde bulunduklarına dikkat çekildi. Rapora göre, gelir kaybı yaşayan hanelerin yüzde 17,2’si borç almak zorunda kaldığını beyan etti. Borç alanların yüzde 11,1’i banka, faktöring gibi kurumsal kanallardan, yüzde 6,1’i ise tanıdıklarından borç aldığını beyan etti.
VATANDAŞ BEKLENMEDİK HARCAMALARA HAZIR DEĞİL
Araştırma raporu, katılımcılarının beklenmedik harcamalara karşı oldukça hazırlıksız olduğunu da ortaya çıktı. 1000 TL tutarında beklenmedik bir harcamayı, katılımcıların yüzde 33,8’i bankadan, yüzde 28,3’ü de aile veya arkadaşlarından borç alarak ödeyebileceğini ifade etti. Böyle bir beklenmedik harcamayı ödeyemeyeceğini beyan eden kesim ise yüzde 27,1 olarak kaydedildi. Tasarruflarını kullanabileceğini düşünen katılımcıların payı ise sadece yüzde 7,9 olarak kaldı. Mevcut birikimleriyle uzun süre dayanamayacaklarını düşünen hane sakinlerinin yüzde 38,8’i herhangi bir gelir elde edemedikleri durumda mevcut birikimleri ile bir ay dahi idare edemeyeceğini beyan etti.
2 KİŞİDEN 1’İ DOĞRUDAN GELİR DESTEĞİNE BAŞVURDU
Devlet tarafından sağlanan sosyal yardımlar arasında en yaygın olanının doğrudan gelir (1000 TL) destekleri olduğu görüldü. Katılımcıların yüzde 50’ye yakını (46.2) doğrudan gelir desteğine başvurduğunu, yüzde 21,9’u ise bu destekten faydalandığını beyan etti. Kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret yardımı gibi kayıtlı çalışan kesime odaklanan yardımların kapsamının çok daha sınırlı olduğu dikkat çekti. Katılımcılar arasında geçim zorluğu çektiğini söyleyenlerin payı yüzde 70 seviyesine ulaşırken, gıda harcamalarında zorlananların oranı da yüzde 38’e yükseldi.
VATANDAŞ GELECEKTEN ÜMİTSİZ
BETAM’ın raporunda, hanelerin finansal dayanıklılığının da zayıf olduğuna, beklenmedik harcamaları ödemekte zorlandıklarına ve gelir elde edemedikleri takdirde çok uzun süre dayanamayacaklarına işaret edildi. Raporda görüşü alınan katılımcıların yarıya yakını önümüzdeki dönemde gelirlerinde düşüş beklediğini ifade etti.