banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

Tayyar YILDIRIM
Tayyar YILDIRIM
Yazarın Makaleleri
Dağ idi babam
Bir yerde insan varsa eğer orada hüzün de vardır, sevinç de... Hayat hiç bir zaman tek düze akıp gitmiyor ne yazık ki. Bu akış sırasında dere yatağında derin çukurlar olabildiği gibi, düzlükler de vardır. Düzlüklerde su, öyle d
Düşman, asla affetmez
Nasıl ki iktisatta temel ekonomik bir kavram vardır ve  “ihtiyaçlar giderildikçe şiddeti azalır” der,  insan yaşamında da öyle olaylar vardır ki olayın meydana geliş anında insan çok şiddetli acılar hissederler... Olayın yaşandığı anla
“Çavuş” deyince aklıma...
Eskiden kaza ve köy arasında kurulmuş olan bölümler vardı ve bu bölümlere “nahiye” ya da “bucak” denilirdi. Bu yerler,  bir nahiye müdürü tarafından yönetilirdi. 1970 yılları itibariyle artık nahiye müdürleri
Sen bir ölüsün
İhtirası ayır bir kenara koy. İftirayı ve gıybeti de götür onun yanına koy... Kıskançlığı, EGO'yu tükür, çıkar içinden. Çok kısa bir ömrün olduğunu düşün. Neyin varsa; malın mülkün, şö
Tahir ile Zühre (Zührem)
Biz Türklerin tarihe ve kültürümüze mal olmuş o kadar çok efsanesi var ki bu konuda binlerce araştırma yapılmış, kitaplar yazılmış, tezlere konu olmuş, efsanelerimiz bu yöntemlerle kayıt altına alınmışlar amatarihler boyunca sözlü olarak
Bisiklet
Yazılarımda zaman zaman günümüz tabiriyle “nostalji” yapma mecburiyeti hissediyorum. Bu durumum belki geçmişteki özlemlerimle hesaplaşmak belki de zamanımızın çocuklarına, gençlerine yönelik bir hisse kapılma arzusundan kaynaklı ola
“Bugün sen daha çok Ayşe’sin”
Yeşil kıyafet getirmiş Yeryüzüne bahar. Çiçek açmış yürekler Aşka kadar... Yeni sevdalar peşine düşmüş Yaşlısı genci... Yeniden artmış umutsuzların direnci. Ben de Yağmurdan kardan sıyrılıp Çam gibi du
“Nedir bu telaşın vay deli gönül?”
Bir yanda sürekli olarak verilen ölüm haberleri, diğer yanda şaşaalı yaşam şekilleri bir başka yanda birbirine ağza alınamayacak sözleri, hakaretleri, küfürleri rahatlıkla birbirlerine ediveren siyasiler, öbür yanda her Allah’ın günü
Bence ibret dolu bir yazı
Tarih 27 Temmuz 2020. Geçen haftanın ilk mesai günü. Gerçi ben emekli birisi olduğum için mesainin ilk günü olması beni çok da ilgilendirmiyor ama emekli olsam da resmi olarak gördüreceğim işlerim benim de var. Bu nedenle “hafta
Edep
Bugün, edebin ne demek olduğunu anlatan vecizeler ve özlü sözler ile ikame etmek istiyorum yazımı. Sanki bütün bu sözler laf olsun diye söylenmişçesine, edepsizliğe doğru bir kayışın olması dünya insanlık tarihi için mücad
Kültür programlarına ve özgürlüğe susamışız meğerse...
20 yaşımda adım attığım devlet memurluğu görevimi 24 yıl icra ettikten sonra 2005 yılında emekli olup yeni bir hayatın içinde buldum kendimi. Devlet hizmetkârı iken mecburen katı bir disiplinin içinde olmak zorundasınız.  Hele de bu hizmet bir askerlik
Bir hayal işte...
Bazen çekip gitmek istiyorum... Her istendiğinde inilemeyen, Her istendiğinde çıkılamayan dağların başına... Kurt ulumalarından, baykuş seslerinden başka seslerin olmadığı yerlere... Sütbeyaz karların yağdığı, karların altında kardelenlerin gü
“Kişi kendini bilmek gibi irfan olmaz”
Kabul ve itiraf edelim ki toplumuzda bir büyük hastalık hüküm sürmekte. Virüs hastalığından bahsetmiyorum ben.  O konuda maşallah herkes sanki “virüs ihtisası” yapmışçasına ahkâm kesiyor ve her konuda olduğu gibi kendisini otorite kabul ediyor. Benim bahsettiğ
Ne yaparsak yapalım, Jandarmanın hakkı ödenmez
Kaç kez tayin gördün? Kaç kez nakliyat ambarlarıyla muhatap olup, kaç kez pazarlık yaptın kamyoncularla? Kaç ev sahibi ile muhatap oldun, kaç kez kırıldı gardırobunun kapısı hatırlıyor musun? Evlatlarının kaç okulu, kaç öğretmeni, kaç okul arkadaşı oldu? Eş
"ŞİİR ENFLASYONU VAR" MI?
Edebiyat sanatıyla uğraşanlarımız biliyoruz ki; özellikle şiirde önemli derecede bir enflasyon durumu yaşanıyor. Enflasyon: Tedavülde yani dolanımda olan para ile satın alınabilecek mal ve hizmetlerin arasındaki açığın büyümesidir. Yani mal ve hizmet fiyatlarının anorma