İletişim insanlık tarihinde her zaman olmuş ve önemli yerini daima almış ve konumunu daima korumuştur. İnsanlık tarihinde öteden beri kullanılan gelen bir araç olarak zaman içerisinde değişime uğrayarak bugünkü haline gelmiştir. İlk önceleri çeşitli metotlarla ilkel olarak yapılan iletişim bugün modern dünyada hemen hemen her gün her dakika her saniye insanlar birbirine bağlayan haberdar eden bir durum ve hal haline dönmüştür.
Ancak, bu kadar önemli olan iletişim hayatımıza öyle bir girdi ki, biz onu istesek de çıkaramayacak hale de neredeyse geldik. Biz bıraksak da artık o bizim yakamızı bırakmayacak hale büründü. İletişimin de her şeyde olduğu gibi bir sınırı ve ölçüsü de elbette ki olmalıdır. İletişim gerektiği kadar gerektiği yerde olmalı ve insanı mahremiyetini ihlal edecek pozisyonu da olmamalıdır. Ayrıca iletişim insanın onurunu izzetini şerefini ve haysiyetini de korumalı ve karşıdakini de rencide edecek reklam mahiyetine de asla ve asla dönmemelidir.
Ne yazık ki son zamanlarda iletişimin her anın teşhir edildiğini araca döndüğünü görüyor ve sosyal medya üzerinde buna sıkça şahit oluyoruz. Ayrıca bunu zaman zaman da hem yadırgıyor, hem de üzülüyoruz. Nedir bu kardeşim, her anını her saniyesini her dakikasını her olayını her girdisini çıktısını yediğini içtiğini konuştuğunu hatta konuşacağını sosyal medya üzerinde yayınlamak göstermek ve deklare etmek. Ya bunun da bir ölçüsü olmalı, insanın mahremiyeti olmalı, insanın karşıdakini de düşünmeli ben buyum dercesine ben onurluyum ben nüfus sahibiyim benim rütbem var benim makamım var beni böyle karşılıyorlar beni böyle uğruyorlar gururla kibirle ve gerile gerile her alanda her platformda bunu sergilemek. Bütün bunlar inanın insanı bir yerde de bıtkınlığa sevk ediyor.
Evet sosyal medya üzerinden haberleşmek ve sosyal medya üzerinden bazı şeyleri paylaşmak güzel olsada ancak bunun da ölçüsünü kaçırmamak gerekir. En doğal hareketler içerisinde olan görevini ifa ederken, işini yaparken, misafirini kabul edip savarken, bunun reklam mahiyetinde döndürerek kamuoyuna paylaşmak, girdisini çıktısını reklamını yapmak bu hizmetten çok reklama girer.
İnanıyorum ki herkes her aklıbaşında olan vatandaş da dahil olmak üzere,kamu kuruluşları da üst yöneticiler de , siyasilerde bu konuda kendilerine çeki düzen vermelidirler hatta bunun bir mevzuatla iç genelgeyle bakanlık düzeyinde de bunun disipline edilmesi gerekir diye düşünüyorum yoksa inanın seyretmekle kına geldi diyebiliriz kendimize.
Hani bir laf varya “çoğu zarar azı karar” diye tamda sanki bu iş için söylenmiş bu laf. Her şey tadında olmalı ve ölçüsü asla kaçırılmamalıdır. Yoksa fayda yerine zarara dönüşür el alem kınar bıyık altında güler ve itibarsızlaşırsın da farkında olmazsın.
Bizden söylemesi.