الحق مر ولا يرضى به احد
والزور حلو وكل الناس تهواه
والله عدل يحب العدل واعجبا
من عاقل مسلم يدري وياباه
El hakku murrun ve lê yardâ bihi ehedün,vez zûru hulvun ve küllünnesi
tehvêhu,vellâhu adlun yuhibb ül adle vê aceben,min âkilin müslimin yedrî ve ye'bêhu.
Hak( doğruyu söylemek) acıdır, batıl ve yalan söz ise tatlıdır ve insanların hepsi(veya büyük bir kısmı)ona meyleder.
Yüce Allah'ın mübarek ve güzel isimlerinden biri de Adl dir ve adaleti seviyor (Nahl:90 ve Nisâ:58 de adaleti emrediyor),buna rağmen aklı başında bir mü'min nasıl olur da bunu bildiği halde adaletten uzak duruyor, hakkı ve adaleti kabule
yanaşmıyor.
Muhakkak ki doğruluk iyiliğe iyilik de cennete götürür ve bir insan doğruyu söyleye söyleye Yüce Allah'ın indinde sıddîk(özüyle sözüyle davranışlarıyla doğru olan) yazılır, yalan ve batıl söz de kötülüğe kötülük te cehenneme götürür ve bir insan yalan söyleye söyleye Allah'ın indinde kezzab( çok yalancı) yazılır.
Adalete gelince herkesin her zaman her yerde muhtaç olduğu şeydir. Sobeti bile insana huzur verir,ya kendisi?
Eksem b. sayfî isimli birisi Rasulullah'ın ortaya çıktığını duyunca hemen iki oğlunu gönderiyor gidin ona üç şey sorun kimsin, nesin ve ne getirdin? Geldiler ve babalarının istediği soruları sordular.
Rasulullah buyuruyor ki: kimsin'in cevabı: Ben Abdulmuttalib'in oğlu Abdullah'ın oğlu Muhammed,nesin'in cevabı: Ben Allah'ın elçisiyim ,ne getirdiğimden bir örnek: Adaleti emreden Nahl suresi: 90. Ayeti okuyor.
Bu iki kardeş aldıkları cevabı babalarına götürdükleri zaman babaları şöyle dedi: Derhal gidin ona biat edin müslüman olun kuyruk olmayın baş olun, bugün de geride kalmayın önde olun,
zira bu ayeti kerime bütün güzellikleri iyilikleri ve güzel ahlakı emrediyor, bütün kötülüklerden azgınlıktan zulümden insanları men' ediyor.
Kendisi de Müslüman olmak için giderken yolda merkebi tökeziyor,kendisi düşüyor ve ölüyor.
Nisa Suresi yüzüncü Ayet-i kerimesinin bu kişi ve benzerleri hakkında nazil olduğu söyleniyor.
"Kim Allah'a ve peygamberine hicret etmek amacıyla evinden çıkardı sonra kendisini ölüm yetişirse şüphesiz onun mükafatı Allah'a düşer"
Nisâ Suresi:100.Ayet.
Allah'ım! Bizlere ve bütün mümin kardeşlerimize rızanı ve cennetini,rızana ve cennetine yaklaştıran amelleri senden istiyoruz bize nasip eyle.
Gazabından hoşnutsuzluğundan cehennemden, gazabına ve cehenneme götüren amellerden sana sığınıyoruz bizleri koru.Amin.
Ahmet ÖZKAN
Emekli Müftü
4 Temmuz 2024 Perşembe
