banner176

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Millet olarak hepimizin ciğerini dağlayan çok büyük depremlerle sarsıldık.

Sadece bir ili değil 10 ili etkileyen, derin izler bırak, çağımızın en büyük felaketi…

Kısa süreyle iki defa arka arkaya yediden büyük deprem…

Onlarca ilçe, yüzlerce köy…

Elbistan, İskenderun, Antakya ve daha niceleri…

Karınca misali biz de olaya kayıtsız kalamazdık ve Seydişehir'den  içeriği(15 bin ekmek 15 bin helva paketi ) yüklü bir tır ile Gaziantep İslâhiye ilçesine doğru  revan olduk.

12 saatlik uzun bir yolculuktan sonra bölgeye ulaştık. On binlerce yardım Tırı ve iş makinesi bölgeye akıyor 3 şeritli yollar yardım tırları ile kilitlenmiş. Abartmıyorum, Gaziantep Nurdağı yolunda 10 binden fazla tır yardım için yollarda.  Nur Dağı’ndaki tünellerin bulunduğu 7 km yolu 5 saatte aşabildik.  Saat 19’da girdiğimiz tünellerden saat 24’te AFAD yönlendirmesi ile ilçe Jandarma Komutanlığına ulaşabildik.

Depremin yaşandığı Osmaniye’yi teğet geçip Adana’nın tam ortasından geçtik. Adana’da geçtiğimiz yol üzerinde bulunan çok katlı apartmanlara baktığımızda depremden fazla etkilenmediğini gördük ve rahatladık. Buralarda Allaha şükür bir şey yok. Hemen şehir hastanesinin yanından geçtik ve Şehir Hastanesi’nin üstüne yaralı indiren helikopterler vardı ve biri piste inerken diğeri havada bekliyor ve  yol devamında Ambulans  uçaklar ve helikopterle  o bölgeye doğru uçuyordu. Gündüz gözü ile olduğu için görülebiliyordu.

Saat 24’te İslâhiye ve Nurdağı…

Bu iki ilçede Gaziantep’in güzel ilçelerinden ikisiydi. Kahramanmaraş depreminde çok büyük yaralar almışlar. Bu yaralar ki kolay kolay sarılacak gibi değil. Nurdağı’nda neredeyse hasar görmemiş bir ev bile yok. Yol kenarındaki evlerin ve dükkânların birçoğu maalesef enkaz olmuş.

Arabadan inip ara sokaklara girince depremin soğuk yüzüyle daha sert karşılaşıyor insan.

Üst üste binmiş evler, evlerde çalışma yapan görevliler, iş makineleri…  

Ancak birçok şehirde deprem meydana geldiği için araba kurtarma ekiplerinin işi hiç kolay değil.  Kurtarma ekipleri ellerinden gelenin en iyisini yapıyorlar.

İnsanı en çok yaralayan şeylerden birisi de arkasında yıkılan evinin önünde oturmuş, yardım bekleyen, umudunu hiç kaybetmeyen insanlar. O insanı en çok üzen şey de elinden bir şey gelmemesi.

 Çaresizlik… Acizlik…

Bu soğukta hem yakınları için yardım bekleyen hem de bu yağmur altında, bu soğukta içecek bir suya, yiyecek bir lokmaya, barınacak sıcak bir yere, gece yarısı evinden kaçarken çıplak ayakla, terlikle, çorapla dışarı çıkan insanlar yardım bekliyor dünyanın her yerinden.

Çaresizlik ile dolaştık her yerde.  Ateş yanıyor ve etrafında insanlar…

Hava, Seydişehir’i aratmayacak şekilde soğuk dışarıda durulacak gibi değil. Birkaç noktada arama kurtama çalışması yapılıyor. Askerler  bölgede   her türlü olumsuzluğa  karşı önlem almış.

Konuştuğum insanlar; günlerdir uyumadıklarını, ilk gün sonrası yiyecek sorunun yaşanmadığını, yardım kuruluşlarının her türlü yiyecek yardımı getirdiğini ifade ettiler. Daha fazlasını zaten televizyonlardan görüyoruz…

 En büyük sorun barınma, ısınma olduğu ortadaydı. Yerleşim yerinden uzakta yol kenarında ve boş arazilerde onlarca araç ve araçlarında içinde insanlar.  Çünkü araçlar çalışıyor ve insanlar içinde soğuktan korunuyorlar.

Giderken Ereğli’de aracın deposunu fulledik. Adana’ya vardığımızda tekrar fullemek istedik ama kilometrelerce kuyruk vardı. Araç kuyruğunun en büyük sebebi büyük su tankerlerinin yakıt almasıydı. Yakıt almadan büyük bir riskle devam ettik. İslâhiye’de bir istasyon çalışmaya başlamış ve oradan yakıt alarak rahatladık. Gelirken Kırıkhan İskenderun üzerinden gelirken de yoldaki yardım götüren tırların yoğunluğu  aynı şekilde devam ediyordu.

Tarihi kayıtlara 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremi olarak geçen Büyük deprem…

Enkaz altında kalmış 15 yaşındaki kızının elini tutan babanın bakışlarını…

Enkazdan canlı biri kurtarılınca tekbir seslerini…

Deprem bölgelerini bir nebze de olsa yardımım dokunsun diye yardıma koşan ülkenin parlak gençlerini…

Uyumadan canla başla çalışan insanları…

Tükenmeyen umutları…

Motosikletinde cenazesini taşıyan insanları…

Azerbaycan’dan varını yoğunu arabasına doldurup gelen kardeşimizi…

Pakistan’ı, Azerbaycan’ı, Yunanistan’ı, Hindistan’ı, Japonya’yı, Tayvan’ı, Lübnan’ı, Güney Kore’yi, Macaristan’ı ve daha nicelerini…

Unutmayacağız!

Not: Son olarak yardım konusunda âcizane görüşüm, AFAD’ın çağrısı ile hareket etmenin en doğru seçenek olduğunu ve plansız ve programsız yardımın çok etkili olmayacağını ve şu anda en iyi yardım şeklinin AFAD hesaplarına bağış yapmanın olduğunu düşünüyorum.

Not2.. Niye  fotoğraf  çekip canlı yayın yapmadın diyenler için Gazetciliği orada  bir an için  unuttum   insanların içi dışı zaten  haber olmuştu.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.