banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

Taraftar, kelime anlamı olarak bir olayda veya spor dalında bir taraftan veya takımdan olmaya deniliyor. Ülkemizde ise bu profil, çeşitlilik arz ediyor. Stadyuma giden, gerçek manada bir takıma gönülden bağlanan ve hayatının merkezine takımı koyan insanların yanı sıra, seyirci profili ise, pek etliye sütlüye karışmadan, sadece izleyen kitleden oluşuyor. Öte yandan stadyuma gitmeyen ya da çeşitli sebeplerden dolayı gitme şansı olmayan fakat takımını destekleyen kişiler deyok değil. Ülkemizde, birçok maçı izlemese de, kendini oraya ait hisseden, fakat obsesif düşüncelerle, her koşulda takımın bir eksiğini, çeşitli sebeplere bağlayan, kendi istediği gibi olmadığını düşünüp, eleştiriden, hakarete daha da ileri gidip küfre varıncaya kadar, birçok kişi olduğunu düşünüyoruz ve görüyoruz. Bir de tuttuğu takımla hiç alakası olmayıp, oynanan sonucun, kendisine bahis kaybettirdiği için, soluğu sosyal medya hesaplarında alıp hesap sormaya Kalkan bir güruh var. Bu durum ülke futbolumuzun gerçeği bunu değiştirmek kolay değil. Ama kendimize de bir sormak gerekiyor öz eleştiri yaparak biz hangisiyiz? Bence, hiçbirinden tam değil ama hepsinden biraz biraz…

Artık, sosyal medya hesaplarında dolaşıp, elzem değil söylemleri, yapılmayan transfer çığırtkanlıkları ve gerçekten başarılı olan bir takımın, aldığı mağlubiyetten dolayı, yerin dibine sokmak bu aşamada doğru mu? Başarı sadece şampiyonluk anlamına mı geliyor? Ya yayaşaşaşa diyenler arkadan bir İstanbul takımı yaklaşınca nasıl saf değiştirdiler görmediniz mi? Bizim bizden başka dostumuz yok! Hepimiz bu kadarız.

Fenerbahçe deplasmanında takımımız Abdülkerim'den yoksun bir şekilde mücadele etti. Yabancı kurallı nedeniyle stoper mevkiinde bu sezon 3 kez Musa'yı  gördük. Allah var Adil’de Musa’da sırıtmadan mücadele etti. Orta alanda ise Amar yerini Çekici'ye bırakmıştı. İlk yarı; Konyaspor, oyuna hızlı başlayan Fenerbahçe'ye, hemen hemen hiç pozisyon vermemiş, buna karşılık etkili ataklar yapmıştı. Fenerbahçe'nin defans oyuncusu Min-Jae Kim defansta ciddi hayati müdahaleler yapmış ve kusursuza yakın oynamıştı. Fenerbahçe dersine iyi çalışmıştı. Soner ve Amir’in pas bağlantılarını kestiler. Özellikle Crespo insan üstü mücadele örneği gösterdi. Normal şartlarda tribün baskısı ve kilitlenmiş oyunda gol bulmamız zorlaştı. Geriye ekstralar kalmıştı. Bu sezon taç atışlarından bile, çeşitli organizasyonlarla sonuca giden Konyaspor, aynı organizasyonu benzeri ile sonuca gitmiş ve devreyi 1- 0 önde kapatmıştı.

Devre arasında Konyaspor hesaplarında mutluluk hakimken, Fenerbahçe sayfasında ise karamsarlık ve hakarete dönen paylaşımlar çoğunluktaydı.Yalan yok! hepimiz ikinci yarı Cekici yerini Amar’a bırakır orta alanda mücadele gücü yükselir. Mihaylak’ıngirmesiyle, gol ihtiyacı olan Fenerbahçe’ye kontradan skoru artırırız, Mpoku ile topu tutar ve maçı alırız diye düşünmüştük. Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı. Plan doğruydu ama bazen insan faktörü devreye girer ya hani, sonuçta bilgisayar oyunu oynamıyoruz. Yapılan hiçbir değişiklikten verim alınmadığı gibi, girenler çıkanları arattı. İkinci yarı Fenerbahçe beklendiği üzere, oyunu sahamıza yıktı. Ancak yanlış giden bir şeyler vardı. Ne kontraya çıkabiliyor ne de pozisyon bulabiliyorduk. Yediğimiz golden sonra işler daha da zorlaştı. Son dakikalarda takım olarak gelen baskıya karşılık veremedik. Haklı bir mağlubiyet aldık. Karşılaşmanın hakemi ve yardımcıları, maçın genelinde iyiydi. Sadece Min-Jae Kim’in 2.sarıdan atılması gerektiğini düşünüyorum. Takdir hakkını oyunda tutmaktan yana kullandı. Onun dışında çok fazla tartışacağımız kararı yoktu.

Maç bittiğinde sosyal medyadaki rollerimiz değişmişti. Artık Fenerbahçe taraftarı takımını yere göğe sığdıramıyor. Biz aklımıza geleni yazmaktan çekinmiyorduk. Sorgulamak güzeldir. Takımı diri tutar fakat saplantı zarar verir. Önümüzde 8 maç var ve halen az da olsa avantaj bizde bulunuyor. Kalan maçların zorluk seviyesini kıyaslarsak 2.olmamız sürpriz değil. Ancak artık bir İstanbul takımı var ve uyuyan devi uyandırdık. Artık basın camiasının bugüne kadar söylediği olumlu her şeyi unutalım. Yeniden biz bizeyiz zaten başka kimimiz var ki ? Şu kalan 4maçta evimizde kapalı gişeye oynayalım. En azından bu çocuklar bu kadarını hak ettiler.

Maçın sözü; Yenildim diye üzülme! bazen öyle bir yenilirsin ki, yenilirken kazanırsın. Yanında kim, karşında kim var anlarsın!

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.