Tuzak kurmak:
Müslüman kardeşlerine tuzak kuranlar, onların ayaklarını kaydırmak isteyenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Rabbimiz buyuruyor ki: “Kötü tuzak ancak sahibini yakalar.” (Fatır 43)
Zarar vermek:
Müslüman kardeşlerine zarar vermek için plan yapanlar, proje üretenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Kim ki bir Müslüman kardeşine zarar vermeye çalışırsa Allah da onu zarara düşürür.” (Tirmizi)
Hile yapmak:
Müslüman kardeşlerini üzenler, onlara verdikleri sözlerinden dönenler, onları kandıranlar, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Üç şey vardır ki, onlar kimde bulunursa zararı sahibine döner: Zu¬lüm, hile ve sözünden dönmek.” (Camiussağir)
Kusur araştırmak:
Müslüman kardeşlerinin ayıplarını, kusurlarını araştıranlar, kardeşlerinin rezil olmasını isteyenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Kim bir Müslüman’ın kusurlarını, ayıplarını araştırırsa, Allah da onun kusurlarını araştırır, Allah kimin kusurunu araştırırsa, onu, evinin içinde de olsa rezil eder.” (Tirmizi)
Kınayanlar:
Müslüman kardeşlerinin hatalarını dillerine dolayıp onları kınayanlar, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Kim Müslüman kardeşini işlediği bir hatadan dolayı kınarsa kendisi de o kınadığı hatayı işlemeden ölmez.” (Tirmizi)
Başkasının üzüntüsüne sevinenler:
Müslüman kardeşlerinin başına gelen sıkıntılara ve üzüntülere sevinenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Kim kardeşinin başına gelen bir felakete sevinirse Allah, o felakete uğrayan kardeşine merhamet eder ve onu kurtarır. Kardeşinin başına gelen felakete sevineni ise o felaketle imtihan eder.” (Tirmizi)
Sessiz kalanlar:
Müslüman kardeşinin gıybetinin edilmesine, şeref ve haysiyetinin çiğnenmesine sessiz kalanlar ve bundan gizli bir zevk duyanlar, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Bir kimse bir Müslüman’ın şerefinin düşürüldüğü, hürmetinin çiğnendiği bir yerde onu yardımsız bırakırsa, Allah da onu, yardım istediği bir yerde yardımsız bırakır.” (Ebu Davud)
Zorluk çıkaranlar:
Müslüman kardeşlerinin işlerini zorlaştıranlar, onları engelleyenler, onların hayırlı işlerine mani olanlar, önlerini kesenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Kim ki Müslüman kardeşine zorluk çıkarırsa Allah da onu zorluğa maruz bırakır.” (Tirmizi) “Allah'ım, ümmetimin herhangi bir işini üzerine alıp da onlara güçlük çıkaranın sen de işini güçleştir.” (Müslim)
İkiyüzlüler:
Müslüman kardeşlerinin yüzüne gülüp arkasından çekiştirenler, yanında başka, o yokken başka konuşanlar, telefonda güzelce konuşup kapatınca alay edenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “İnsanların en fenası, birine ayrı, diğerine de ayrı görünen ikiyüzlü insanlardır.” “Birine ayrı, diğerine ayrı konuşan kimseye, kıyamet gününde Allah, ateşten iki dil verecektir.” (Taberani)
Alay edenler:
Müslüman kardeşiyle alay edenler, onu hor ve hakir görenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Müslüman’ın her şeyi Müslüman’a haramdır. Malı, ırzı ve kanı. Din kardeşini hakir görmek kişiye kötülük olarak yeter.” (Camiussağir)
Vefasızlar:
Müslüman kardeşlerine vefasızlık yapanlar, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Kıyamet günü, Allah öncekileri ve sonrakileri birleştirip topladığı zaman her vefasız için, onu tanıtan bir bayrak dikilir ve: ‘Bu falan oğlu falanın vefasızlığıdır’ denilir.” (Buhari)
Zalime yardım edenler:
Müslüman kardeşlerine zulmedenler, onlara kötülük yapanlara yardım edenler, ettiklerini muhakkak bulurlar. Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: “Kim bir zalime yardım ederse, Allah o zalimi muhakkak ona da musallat eder.” (Camiussağir)