Üzerimizdeki yüksek gerilim hatlarının etkisiyle mi, baz istasyonları yahut bu istasyonların kuruluş nedeni olan cep telefonlarının yaydığı manyetik etki sebebiyle mi bilmem, toplum olarak pek gergin adamlar olup çıktık, yahut ilişkilerimizde gerginlik- gerilim olmadan yapamıyoruz gibi geliyor bana. Bu bir hastalıksa eğer bünyemize adamakıllı nüfuz etmişe benziyor.
Eskiden bir Ajda Pekkan için söylenirdi ?Pek gerginsiniz? sözü. Şimdilerde maşallah herkes gergin
İşçi gergin, patron gergin; amir gergin, memur gergin. Bu gidişe tempo tutan piyasalar pek tedirgin.
Bakıyorum, birbirimizle yüksek perdeden konuşuyoruz. Bangır bangır bağırıyor insanlar.
Anlaşabiliyor muyuz peki? Ne gezer!
Bir gürültüdür, gidiyor.
?Bir tatlı huzur almaya geldim Kalamış?tan? diyerek yollara düşenlerin vay haline!
Kimse kimseyi anlamaya çalışmıyor, ?dediğimiz dedik? makamında daha kötüsü kimse kimseye acımıyor.
Halbuki konuşabiliyor olmamızda saklı bütün problemlerin çözümü. Hemen yargılayıvermesek karşımızdakini, bir kalemde dışlayıverdiğimizle düşman ilan edivermesek bizim gibi düşünmediği için.
Olur mu, gerildikçe gerilmişiz bir kere. Adamı anasından doğduğuna pişman etmeden bırakmak olur mu?
Olur aslında, bal gibi olur da yüreğimizi biraz açmamız lazım başkalarına.
Mesela şairlere.
Geçtiğimiz günlerde şehrimize ve güzelim ülkemizin birçok yöresine yağan karlar bizi bu gerilimden bir nebze olsun uzaklaştıracağını düşündüğüm şu dizelerini getirdi aklıma şair Ataol Behramoğlu?nun:
?Beyaz, ipek gibi yağdı kar
?İstedim ki
Beyaz
İpek gibi yağan karın altında
Bitsin artık
Bu sürüp giden alçaklıklar.
Bir bebek
Ölüm tehdidi altında yaşamasın
Beşiğinde.
Ve paramparça olmasın
Sımsıcak
Capcanlı
Yaşayıp giderken insanlar.
Bırakın, beyaz
İpek gibi yağan karın altında
Hayallerimiz olsun.
Yaşayalım
Özgür
Güzel
Düşünceli.
Anlatalım
Düşündüklerimizi birbirimize.
Sevinç egemen olsun her yerde
İnsanca
Bir kaygı.
Beyaz, ipek gibi yağdı kar.
Yağsın.
Dünya daha güzel olacak
İnanıyorum buna.
Bir insan kalbinin güzelliğine
Çocukluğuna
Sonsuz cesaretine, olanaklılığına
İnandığım kadar?
Bazen bir bilge kişinin bilgelik dolu bir sözü, bir şairin bizim de içimizden geçenleri böyle bir güzellikle anlatıveren mısraları bir anda değiştiriveriyor havamızı, bir sünger gibi emiveriyor çirkin saydığımız duygularımızı.
Etrafımıza bir de bu nazarla bakabilsek iyi gelecek aslında hepimize.