Millet, asaletini bir kez daha kendi eliyle tescil etmiş ve yedi düvele ilan etmiştir. Demokraside, kendi gücünden başka hiçbir gücün varlığına geçit vermemiştir.
12 Eylül 1980 İhtilalı?nın güçlü lideri Orgeneral Sayın Kenan Evren?in hazırlatıp, milletin onayına sunduğu 1982 Anayasası, millet tarafından % 93 gibi bir ekseriyetle onaylanarak kabul edilmişti. Üstelik anayasa oylamasında kendi cumhurbaşkanlığı konusunu da milletin onayına sunmuş, dolayısıyla kendi de aynı oranla cumhurbaşkanı seçilmişti.
Milletin göstermiş olduğu bu teveccühü 1983 yılında yapılan milletvekili seçimlerinde de kullanmak istemiş ve millete dönüp, ?ey millet, seçimlerde oylarınızı, 12 Eylül?ün devamı olduğunu söyleyen bir partiye veriniz!? diyerek, Emekli orgeneral Turgut Sunalp?in kurmuş olduğu, Milliyetçi Demokrasi Partisi?ni işaret etmişti.
Millet de seçim günü; ?Sayın Paşam, bizim kimsenin aklına ihtiyacımız yok. ?Anayasa? dedin, ?tamam? dedik, ?cumhurbaşkanlığı? dedin, ona da ?tamam? dedik. Şimdi de kalkmış, ?benim istediğim partiye oy verin? diyorsun. Bizi kukla gibi elinizde oynatacağınız sanıyorsunuz? diyerek, ?gönlündeki aslana? yönelmiş ve Merhum Turgut Özal?ı iktidar yapmıştı.
1960 ihtilalından sonra da, 28 Şubat ?Post Modern Darbesi?nden sonra da, 27 Nisan E-Muhtırasından sonra da, kısaca; kendisine ?dikte edilen? bütün eylemlerin ardından, millet, hep kendi düşündüğünü yapmış ve gerekli cevabı sandıkta vermiştir.
Milletin, bu asil tutumunu ve durumunu kavrayamayanlar ve milletin teveccühünü yanlış yorumlayanlar, daha önceki oy potansiyelinden de güç alarak, ?önüne ne koyarsak seçtiririz? moduna girmekte ve bu nedenle merkezi de yanıltmaktadırlar. Bu seçimde, yurt sathı mailinde bunun örneklerini epeyce görmüş bulunmaktayız.
?Dere geçerken at değiştirilmez? atasözü de 2009 yerel seçimlerinde daha bir anlam bulmuştur, bunu da ifade etmek gerekmektedir.
Son yıllarda, sıkça şahit olduğumuz gibi, milletin bu asil davranışını yanlış yorumlayıp, ?millet seçmesini bilmez?, ?millet cahil?, ?çobanın oyuyla benim oyum bir olamaz? diyerek, millete yukarıdan bakanlar, milletin teveccühünün nereye, hangi nedenlerle ne zaman yönelebileceğini de iyi hesap etmek zorundadırlar. O ?cahil? dediğiniz, o ?çoban? diyerek hakir gördüğünüz millet; oyları size yönelince ?baş tacı? yapmanızı, yani kendisine çifte standart uygulamanızı eninde sonunda değerlendirir ve cevabını da sandıkta verir. Bunu da buraya not olarak kayıt altına almamız gerekiyor.
Bu nedenlerden ötürü; ?milletin tercihi önünde şapkaların çıkarılıp, selam durulmasından? başka yapılacak hiç bir işlem yoktur. Herkes siyaseti bu kural üzerinden yapmaya çalışır ve millete layık olduğu değeri verir ise bundan, kendileri ve mensubu olduğumuz milletimiz karlı çıkacaktır.
Yeni başkanımız; Sayın Abdulkadir ÇAT Bey?i, seçilmiş olmasından dolayı kutlar, görevinin; kendisi ve Seydişehir?imiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Tayyar YILDIRIM
