banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

İlkokul ikinci?1974 veya 1975 yılı   Erdoğan köyü ilköğretim okulu. Nenin projesi, kimin seneryosu oldugunu bilmediğimiz bir dönem. Siyah kumaşlardan dikilen çantamız, kara önlükler ve kara lastiklerle tertemiz yüreklerle köy okulunda okuyoruz.

 Öğretmenimiz yarın süt dağıtılacak gelirken herkes süt almak için mutlaka tas, tabak getirsin diye sıkı sıkı tembihledi?

Tabii bizlerde zannettik ki inek sütü dağıtılacak kimden aldılar hangi komşu getirecek diye  ertesi günü  sabırsızlıkla  bekledik..  Aldık tas tabağı okul çıkışı sıraya geçtik? Ortada bir kazan ama sütün görünüşü bildiğimiz süte benzemiyor.  Kim tabağı ne kadar alıyorsa doldurup veriyorlar. Bende evimizden bir çorba tası götürüp sıraya geçtim ve tasımı doldurdum.  Az gittikten sonra şöyle  tadına bir baktım  sabah annemin sağıp ta   odun közünde  pişen üzeri kaymaklı buram buram  bir koku yayan o süte   hiç benzemiyor, Neme nem bir tadı var. Ne yapsam etsem dökmeden eve götürsem ama çok zor birinci gün gözlerim süt tasında sallamadan götürdüm ama  neden  götürdüğümü de  bilmiyorum eve anne süt getirdim dedi şöyle  bir baktıktan sonra  annem  kedilerin çanağına döküverdi   kedilerde  beğenmeyince  üç beş gün durduktan  sonrasını ne  oldu  hatırlamıyorum

 Ertesi gün yine tas götürcegiz ve götürüyoruz tabiî ki birinci gün o zor şartlarlarda taşıdığımız tası ve sütün başına gelenleri görünce eve götürmemin  bir anlamının olmadığına karar verip  yolda  bulduğum ilk sota  bir yerde   sendeleyip düştüm! ve süt döküldü.  Süt dagıtıldıgı müddetçe  nedense   okulla   evin arasında   bulunan inin önünde denilen engebeli mevkide   sendeleyip düşüyordum sütte dökülüveriyordu  bir tür eve  vardıramıyordum..

 Süt dağıtılan o  dönemde  ailelerimiz okula  geliyor  bizim köyde  yağlı   Seydişehir?de pişi diye bilinen  şeyi   biz derste iken  okul  bahçesinde  yapıyorlardı. Tenefüste çıkınca sıcak sıcak yağlılar öğrenciler tarafından kapış kapış gidiyordu.  Sizin anlayacağınız o zaman  süt ve yağlı damıtılıyor du.

Köy yerinde  süt hiç  kimse tarafından  ilgi görmüyor  ama beyaz  undan yapılmış  sıcak yağlı(pişi)leri-  keyifle yediğimizi daha dün gibi hatırlıyorum.

 

 Ve  biz sonradan öğreniyoruz   bu süt tozu dağıtımı  bir ABD projesinin parçasıymış, o uygulanıyormuş içeriği hakkında  bir çok şeyler söylendi  ve sonuç olarak bir emparyal projenin bir parçası olarak  bizlerde   belki  kobay olarak  kullanıldık diye düşünüyorum.

 Yıl 2012 ve bu sefer tamamen yerli bir proje ile 7 milyon öğrenciye süt dağıtılıyor. Bu seferki sütler öz be öz Türk malı  yerli  ve  inek sütü  yani  toz olmayan  sütler.

 Nereden nereye degilmi?

Ama ben ne kadarda yerli olsa bu dağıtma işlerinden yinede kıllanıyorum.   Yakın bir zamanda dağıtılan fındıkları foyası yedikten sonra çıkmadı mı?

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.