banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

Hakkari şehir girişinde çocuklar beni taşlarla karşıladı. 5 Ekim günü saat 17 sularında şehre girdik.  Van’dan bindiğim Bes Van Tur şirketine ait dolmuş, bir anda biber gazı bulutu içinde kaldı. Bir süre sonra yolun çocukların attığı taşlarla dolu olduğunu gördük.  Yol trafiğe kapanmış, zırhlı polis arabaları caddede ve taş atan çocuklara gaz sıkmakla meşgul.

                Dolmuş yol değiştirdi. Başka bir yoldan şehir merkezine gitmeye çalıştı. Bazı sokaklar kaldırım taşlarından oluşturulan barikatlarla trafiğe kapatılmış. Yollar boşalmış. Ara yollardan şehir merkezine geldik. Dolmuştan indim. Gözlerim yanmaya başladı. Biraz önce polisin eylem yapan ve taş atan çocuklara sıktığı biber gazı, havayı zehirlenmişti ve gözlerim bu yüzden yanıyordu.

                Şoke oldum.

                Caddede herkes korku ile birbirine bakıyor, akşamüzeri herkes hızlı hızlı bir yerlere gidiyordu.

                Dolmuştaki arkadaşım Korucu Ömer Bey.

                -İşte böyle, Hakkari’de yaşayan taşlı sopalı, biber gazlı hayatla yaşamak zorunda, dedi.

                Meğer o gün Hakkari’ye bir terörist cenazesi gelmiş ve örgüt şehri terörize etmiş. Dükkânların kepenkleri kapalı. İnsanlar sokakları boşaltıyor. Herkes tedirgin ve korku dolu gözlerle birbirine bakıyor.

                Ertesi gün emniyetten arkadaşlarla görüştüm. Hepsi dert küpü. Emniyetin bahçesine çekilmiş iki tana araba gösterdiler. Bütün camları hurdahaş olmuş. Kapartoları yamulmuş. Bu arabaların içindeki polisleri ve taşlanma sırasındaki yaşadıkları korkuyu düşündüm. Dehşet verici bir şey olmalı. Şehrin emniyetini sağlamaktan başka bir düşüncesi olmayan bu arkadaşların maruz kaldıkları korku ve acıyı yaşamayan anlayamaz.

                Şehre girişte yaşadığım taş ve biber gazı şoku, her olayda bu faciayı yaşayan polis kardeşlerimi anlamama yardım etti.

                Polis amirleri, polisler, emniyet müdürleri, kaymakam ve vali beyle görüşme fırsatı buldum. Problem tam bir kördüğüm. Polislerin söyledikleri şunlar:

  1. “Hocam, 18 yaşından küçük çocukları yakalayamıyoruz. Tutup adliyeye götürdüğümüz savcı veya hâkim serbest bırakıyor.
  2. Taş atan çocuk, herhangi bir ceza görmüyor. Terör örgütü mensupları, çocukları meydanlara sürüyorlar, onlara eylemler yaptırıp teröristleştiriyorlar.
  3. Her olayda zırhsız polis arabaları taşlanır ve hurdahaş olur. Sivil plakalı polis arabaları ile sokağa çıkamıyoruz.
  4. Taşlama sırasında okulların, şehir merkezindeki İlahiyat Fakültesinin, dükkânların camları kırılır. Bütün hasarı devlet terör zayiatı sayar ve öder.
  5. Biber gazı sıkmaktan başka polisin yapabileceği bir icraat yok. Her olayda 500 bin liralık gaz masrafımız olur.
  6. Terörize edilen çocuklar ve onları sevk ve idare edenler gazdan fazla etkilenmiyorlar. Yüzlerine limon sürüyor ve geçiştiriyorlar. Asıl vatandaş rahatsız oluyor ve polise kazıyor.”

Çözüm nedir dediğim zaman aldığım cevap çok net:

1.Taş atan çocuklara 500 ile 1000 ceza kesilmeli. Bu para velisinden tahsil edilmeli. O zaman hiçbir anne ve baba çocuğunu sokağa salmaz ve taş attırmaz.

2. Polisin çocukları organize eden büyüklere plastik mermi atma yetkisi olmalı. Plastik mermi yetişkin bir adama isabet ederse onu şoke eder, canını acıtır, kaburgasını bile kırabilir. Böylece eylem organizatörleri kolay kolay meydanlarda dolaşamaz ve çocukları kışkırtamaz. Polis de halkı rahatsız eden, dükkânların camlarını indiren, esnafa kepenk kapatan, polisi taşlayan ve polis arabalarını hurdaya çeviren teröristlere karşı etkili ve caydırıcı bir şekilde karşı koyar.

18 yaşından küçük çocukları koruyalım derken polisi çaresiz hâle getirmek, köpekleri serbest bırakıp taşları bağlamak gibi bir şey.

 Hakkari’den Adalet Bakanı Sadullah Ergin Bey’i aradım. Sağ olsun, problemi dinledi ve ilgileneceğini söyledi.

Ümit ederim, canla başla halkın emniyetini sağlamak için çırpınan emniyetçi arkadaşların istekleri bir an önce karşılanır.

Bu sayede küçük yaştaki çocuklar terörize edilmemiş olur.

Anne ve babanın çocuğuna sahip çıkması sağlanır.

Örgütün küçük yaştaki çocukları polis ve devlet aleyhinde kullanması engellenir.

Küçük yaştaki çocukların, polislerimizi taciz etme, görevli memuru zor durumda bırakma, devlet ve millet malını tahrip etme cüret ve cesareti elinden alınır.

 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.