banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

Milli Eğitim Bakanlığı bürokratları çok kolay bir işi, 36 sınavla karma karışık hâle getirmeyi nasıl başarabildiler? Hayret ettim.

                SBS’nin yerini alması için aylardır hazırlanan taslaktan söz ediyorum.

                Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, sempatik bir insan. Anlayışlı, toleranslı, hoşgörülü. Eğitim camiası onu daha önceki bakanın kavgaya dönüştürdüğü basit konuları esnetmesi ve yumuşatması ile tanıdı ve sevdi.

                Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yıllık bütçesi 10 milyar lirayı geçen ve eğitime nitelik yönünden bir katkıda bulunmayan dersanelerin kapanmasını istedi. Prof. Ömer Dinçer, sert demeçler ve açıklamalarla konunun üzerine gitti.  Bakan Nabi Avcı, dersaneleri dönüştüreceğiz diyerek konuyu yumuşattı.

                Aylardır süren hazırlıktan sonra bürokratların çalışmaları açıklandı.

                Tam bir hayal kırıklığı.

                Bir sınav yerine 36 sınav öngörülüyor.

                Sınavlar; 8.sınıfın yanı sıra 6. ve 7. sınıfları da kapsayacak.

                Bakan Hüseyin Çelik döneminde stres azaltılsın gerekçesiyle OGS birden üçe çıkarılmıştı. Yeni çalışmanın Çelik dönemi OKS’sinden farkı, 4 ders yerine 7 derse çıkması ve iki dönemde yapılması.

                Sınava hazırlık üç yıla çıkarılıyor. Dersaneye gidişler en az bir yıl önceden başlayacağına göre dersaneler çoğalacak.

                SİSTEM ÖNERİSİ: ANADOLU LİSELERİ NOT ORTALAMASI İLE ÖĞRENCİ ALSIN

                Merkezi sistemle Anadolu liselerine öğrenci alındığı sürece dersane ihtiyacı ortadan kalkmaz.

                Sınavları merkezi yapmak öğretmene güvenmemektir.

                Anadolu liselerine öğrenci seçme sistemi çok basite indirgenebilir.

                Daha önce yazdım, bir daha yazayım.

                Öğrenci not ortalaması ile Anadolu liselerine girsin.

                Neticede karar verilmesi gereken konu şu:

                Öğrenci, üniversite okuyabilir mi, okuyamaz mı?

                Okuyabilecek kapasiteye sahipse akademik eğitime hazırlık için Anadolu lisesine gitmeli. Aksi hâlde meslek lisesine gidip meslek öğrenmeli.

                ÜNİVERSİTELERİN KAPASİTESİ

                Üniversitelerin kapasitesi belirlenir ve Anadolu lisesine gidecek öğrencilerin ne kadarının üniversite okuyabileceği tahmin edilmiş olur. Ona göre Anadolu liselerine öğrenci seçilir.

                Bu seçimi 8.sınıf sonunda sınıf öğretmenler kurulu pekala karar verebilir.

                Not ortalaması 70 ve üzerinde olan öğrenciler tartışması bir Anadolu lisesine gidebilmeli.

                60 altında olanlar meslek lisesine yönlendirilmeli.

                Not ortalaması 60-70 arasında olan öğrenciler tartışma konusu yapılabilir. Bunlarla ilgili sınıf öğretmenler kurulu bir karar verir. Sınıf öğretmeni öğrenci hakkında bir rapor hazırlar. Bu rapor, öğrencinin bir Anadolu lisesini yapabileceği yönündeyse mesele yok, veli çocuğunu Anadolu lisesine gönderebilir. Aksi yönde ise veli bu karara itiraz edebilir. Milli eğitim müdürlüğü, sınıf öğretmenler kurulu kararına itiraz eden velilerin çocuklarını geçici olarak bir Anadolu lisesine kaydettirir. Öğrenci eylül ayında 15 okula gider. Öğretmenler iki haftalık dersten sonra sınav yaparlar, öğrenci kazanırsa Anadolu lisesinde kalır, kazanamazsa meslek lisesine gider.

                Meslek lisesine giden öğrenci, bir meslek öğrenir, isterse iki veya dört yıllık meslek yüksek okuluna gider. Üniversite sınavına girip kazanırsa üniversite okuyabilir. Sistem zaten esnek, mutlaka üniversite okumak isteyen öğrenci okuyabilir.

                Türkiye sanayileşiyor. Sanayi teknik elemana ihtiyaç duyuyor. Çocuklarımız üniversite okuyup işsiz kalmaktansa bir mesleği iyi öğrenip iş sahibi olmaları daha iyi. İlla da üniversite okumak isteyen olursa açıktan üniversite okuyabilmeli.

                Yukarıda anlattığım sistem nerede var, diyebilirsiniz.

                Almanya’da sistem böyle.

                SBS; YGS;LYS gibi merkezi ölçme sistemleri öğretmene güvenilmediğini gösterir.

                Aslında sorun ölçme sisteminde değil, öğretmene sorumluluk verilip verilmemesinde. Bir başka ifadeyle öğretmenin niteliğinde.

                Konu, öğretmene nitelik kazandırma ve sorumluluk vermek iken sınav sistemi icat ederek ve bunu sürekli değiştirerek oyalanıyoruz.

                Ankara’da Öğretmen Akademisi var. Ne yapar, ne yer, ne içer, bilen var mı?

                Milli Eğitim Bakanlığı bir an önce esas soruna eğilmeli. Üniversitelerle iş birliği yaparak nitelikli öğretmen yetiştirilmeli ve sorumluluk vermeli. YGS, LYS, SBS yerine öğretmenlerin yaptığı sınavlarda alınan notlar esas alınmalı

                Merkezi sınavlardan bir an önce kurtulmalı.

                Aksi hâlde dersanelere duyulan ihtiyaç artar. Kanun çıkarır dersaneleri kapattık dersiniz, bu sefer okul- dersaneler açılır. Sabahleyin formal eğitim verilir, öğleden sonra, cumartesi-pazar öğrenci merkezi sınavlara hazırlanır.

                Sayın Nabi Avcı’dan istirhamım, yeni sistemin kesinlikle 6 ve 7.sınıflara bulaştırılmaması. Dersane patlaması meydana getireceğinden eminim.

Öğrencinin not ortalaması ile Anadolu liselerine ve üniversitelere öğrenci yerleştirilmeli.  

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.