Hükümeti tebrik etmek lazım. Eğitim sorunlarını bir bir çözüyor.
Üniversitedeki başörtüsü serbestisinden sonra memurlara serbest kılık kıyafet uygulaması geldi. Şimdi de ortaokul ve lise öğrencileri başörtüsü takabilecek.
Meslek liselerine uygulanan katsayı adaletsizliğini tarih oldu.
İmam hatip liselerinin orta kısımları açıldı.
Ortaokul ve liselere seçmeli Kur’an, siyer, temel dini bilgiler dersleri kondu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, zorunlu din derslerinin son bulması ile ilgili bir karar aldı.
Avrupalılar, azınlıkların ve din dersi aldırmak istemeyenlerin hoşuna gidecek bir karara imza attı. Onlar meselelere hep kendi pencerelerinden bakar. İslamî pencereleri yok.
Bence de istemeyen veli “din kültürü ve ahlak dersi” çocuğuma aldırmak istemiyorum diyerek dilekçe verip çocuğunu bu dersten muaf tutabilmeli. Bu ders yerine “ahlak bilgisi” dersi aldırabilmeli.
Avrupalı laiklik anlayışına göre doğru olan bu.
Avrupaî ölçülere göre Türkiye’de din dersi uygulamasının başka problemleri var. AİHM bunlara bakmıyor.
Türkiye dini resmileştirmiş ve tekelleştirmiş durumda.
Laik devletin dini olamaz. Din eğitimi, Diyanet’e devredilmeli.
Avrupa’da din adamları devlet memuru değil.
Türkiye’de din görevlilerin hepsi devlet memuru.
Memur, âmirinden aldığı emri yapar.
Oysa din görevlisi Allah’ın emrinde olmalı. Dinin gerektirdiği doğruları yapmalı, söylemeli ve tavsiye etmeli.
Diyanet bağımsız olmalı.
Din İşleri Yüksek Kurulu, din adamları tarafından seçilmeli, onlar da Diyanet İşleri Başkanı seçebilmeli.
Din eğitimin programını Diyanet belirlemeli. Din hizmetleri Diyanet’in kontrolünde olmalı. Din eğitimi veren personeli MEB’in yanı sıra Diyanet de denetlemeli.
Din eğitimi Almanya’da olduğu gibi okulda, camide, hastanede, hapishanede ve askeriyede Diyanet tarafından verilmeli.
Din Eğitim Genel Müdürlüğü Diyanet’e bağlanmalı.
Diyanet, Avrupa’da olduğu gibi ağırlıklı dinî eğitim veren anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite açabilmeli.
AVRUPA’DA DİN DERSİ PROBLEMLERİ
Avrupa kriterlerine göre Avrupa’da da İslam dini eğitim problemli.
Her şeyden önce Avrupa’da 15 milyon Müslüman var. Almanya gibi birçok ülke, İslam’ı resmi din olarak tanımıyor. Alman okullarında okuyan Müslüman çocuklar, Hıristiyan çocuklar gibi İlahiyat diplomalı din dersi öğretmenlerinden ders alamıyor.
AİHM, bu konuya bir şey demiyor.
Afra tafraları Türkiye’ye geçiyor veya işlerine öyle geliyor.
Ayrıca İslam’ı temsil eden kilise gibi bağımsız bir kurum yok.
Diyanet’in bağımsız olması önemli.
Dini temsil edecek bağımsız bir kurum şart. Tıpkı kilisenin yaptığı gibi okullarda verilecek İslam dersinin programlarını belirlemeli, bu dersi verecek öğretmenleri atamalı, denetlemeli.
Ayrıca hastane, hapishane ve askeriyede İslam eğitimi verebilmeli.
Kilise ve papazlar bu eğitimi veriyor.
Mesela Almanya’da religion (din) dersi ilkokul birinci sınıftan lise son sınıfa kadar iki saat.
MEB, din dersini ilkokul birden başlatmalı, liselerde iki saate çıkarmalı.
Avrupa’da okuyan Müslüman çocukları bu dersleri alamıyor. AİHM’nin gıkı çıkmıyor.
Okullardaki haftalık ders çizelgesinde İslam dersi var.
Acaba Müslüman çocuklarının kaçta kaçı bu dersi İlahiyat mezunu öğretmenlerden alıyor?
Bir Alman yetkili çıkıp açıklayabilir mi?
Katolische ve evangelische Religion, lise bitirme dersi olarak seçilebilirken neden İslam dersi seçilemiyor?
Angela Merkel cevaplasa iyi olur.
İslam derslerine, ilahiyat eğitimi almamış öğretmenler giriyor, akıllarına ne gelirse anlatıyorlar.
Müslümanlar hastanede, hapishanede, askerken de din adamlarından din bilgisi ve moral eğitimi alamıyor. Bu ayırımcılık neden?
AİHM bu konuda ne diyor? Duydunuz mu?
Hükümet din dersi eğitimini acilen masaya yatırmalı.