banner176

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Sözümüze,   ölçümüzün;  “bir topluma olan kininiz,  sizi adaletten saptırmasın” (Maide Suresi, 8. Ayet)  ilahi emri olması gerektiğini hatırlatarak başlamak istiyorum.  

Suruç patlamasında bu ülkenin 32 evladı öldü. Düşüncesi,  görüşü sivil toplum örgütü ne olursa olsun,    böyle bir terör eylemi sonrası bu insanların öldürülmesini tasvip etmek, insalıktan nasibini almamış olmak demektir.

Her şeyi bir yana bırakıp, sadece bir insan olduğum için, bu alçak terör olayını şiddetle kınıyor, “ölümün; rengi, ırkı, örgütü, kabilesi v.s i nedeniyle insana bu şekilde reva görülmüş olmasını insanlık dışı bir hal olarak gördüğümü söylemek istiyorum.

Suruç olayından sonra takip ettiğim kadarıyla;  sosyal medya, televizyonlar, basın,  köşe yazarları bir birlerine nazire yaparcasına, ardı ardına tahminler ve komplo teorileri, üretiyorlar. Herkes terör uzmanı  kesilmiş, herkes uluslararası stratejist rütbesi takmış sanki... Her kafadan bir ses, her kalemden ucube yorumlar...

Bütün bunlara rağmen bir gerçek var ki, Ortadoğu bataklığı sınırlarımızın hemen dibinde pis kokularını duyururken artık sınırlarımız da aşmış, bizi de içine almıştır.

Ülkemize zarar verme ağırlığı bakımından bu kadar tehlikeli bundan daha başka bir gelişme olamazdı herhalde.

 Yıllardan beri söylüyorum... “Müslüman   Coğrafyasında  fitne  ateşini   yakan;  ABD , İsrail , Batı  ve  onların   yerli işbirlikçileri  şu an keyifle   olanları  izlemektedirler.

 Müslüman Coğrafyasında, ölen  100 Müslüman’ın 90 tanesini öldürenler yine Müslümanlarmış...  

Bu ne demektir? “ABD, İsrail ve Batı, Orta Doğu’da sırası ile;      Afganistan, Irak, Libya, Suriye de vb ülkelere uyguladıkları politikalarla,   Müslümanları  bir birine  kırdırarak,   buraları harabeye  çevirip, kendi emellerine hizmet eden yeni devletçikler, yeni kabileler oluşturarak daha çok sömürmeye zemin hazırlamaktır.

On binlerce insanı ölümüne neden olan,    milyonları yurtlarından ayıran, kadınların,  kızların ırzına geçen bu insanlık müsveddelerine “dur diyecek” ortak akıla ulaşabilecek bir durum şimdilik ortalıkta görünmemektedir.

Saydığımız ülkelerden sonra, şimdi de sıra Türkiye’nin sınırlarına geldi dayandı... Pekâlâ, biz ne yapıyoruz? Ölenleri n üzerin politika yapmaya çalışıyoruz,   hükümeti suçluyoruz yani birilerine olan kinimiz ülke menfaatlerinden de öne geçmiş, neredeyse terörü dahi bu kinimizin önüne geçirmiş bir aymazlığın içine düşmüş görünmekteyiz.

“Ölsünler, gebersinler, zaten onlar hak etmişlerdi” cümleleri kurarak büyük çerçevenin dışında, küçücük beynimizde oluşan nefret tohumlarını yeşertmeye, düşmanın eline koz vermeye devam ediyoruz maalesef.   

Aklımızı başımıza almamızın zaman geçti. Yarın bu olayların yaktığı durumda senin de benim de ne düşündüğümüzün hiç önemi olmadan, bu ateş hepimiz yakar kül eder, savurur...

 Ayrı partileri tutabiliriz, ayrı soydan gelmiş olabiliriz,   farklı düşünebiliriz ama eğer ki “bu ülke hepimizin” diyorsak bu ateşe   benzin dökmeden,  aklımızı  başımıza  almamız gerekiyor.

 Vallahi bu fitne ateşi bu ülkede de bir kere yandı mı onu hiç bir  partinin, hiç  bir   kimsenin söndürmeye    gücü  yetmez…

Çığlıklarımız da kimse duymaz. 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.