banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

Terör zihinde başlar. İnsan hayal etmediği şeyi yapamaz, tasarlamadığı eylemi gerçekleştiremez. Bilekler, emirleri yürekten alır.

            Terör bir zihin eylemidir. Zihin yüreğin emrindedir. İnsan inandığı şeyi yapar.

            Terör bir inançsızlık faaliyetidir.

              Gönüller Sultanı Hz. Muhammed (sav) 23 sene öğretmenlik yaptı. Ben sadece öğretmen olarak gönderildim, buyurdu.

            Onu tanıyan ve iman eden herkes, “Anam, babam, canım sana feda olsun ya Rasulellah!” diyordu.

            Önce gönüllere taht kurdu, sonra zihinleri fethetti. Kalplere Allah ve ahret inancını yerleştirdi, inananlara kardeş olduklarını anlattı. Medine’de birbiriyle yıllarca savaşmış olan Evs ve Hazrec kabileleri arasındaki savaşı bitirdi. Mekke’den Medine’ye göç eden muhacirlerle Medineli ensarı kardeş ilan etti. Birlikten kuvvet doğar. Birbiriyle kardeş olan Medineliler, dünyaya İslam nurunu yaydılar.

            Türkiye 1984’ten beri terör belasıyla uğraşıyor. PKK ırkçı, Marksist-Leninist bir örgüt. İslamiyet ırkçılığı reddeder. Irkçılık, Batılıların bizi parçalamak ve birbirimize düşürmek için içimize attığı bir fikir virüsü, panzehiri İslam.

            30 sene içinde Milli Eğitim Bakanlığı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerine İslam inancını ve din kardeşliğini anlatan öğretmenler gönderseydi bugün PKK dağa götürecek ve eylem yaptıracak adam bulamazdı.

            Teröre kesin çözüm bulmak için İslam inancını kalp ve gönüllere yerleştirecek bir eğitim sistemi geliştirmeli, anaokulundan başlayarak çocuklarımıza Kur’an hakikatlerini ve İslam kardeşliğini anlatmalıyız.

            Otuz senedir süren teröre rağmen ülkemizde Kürt ve Türk savaş yaşanmadı. Dindar Kürtler PKK’ye destek vermedi ve vermiyor. Dindar Türkler, Kürtleri kardeş kabul ediyor ve aynı şehirlerde, aynı mahallelerde, aynı apartmanlarda kardeş olarak yaşamaya devam ediyor.

            İslam farklı ırkta insanları kardeş kabul eder.

            İtiraf Ediyorum romanımı yazarken roman kahramanlarının yaşadığı şehirleri (Diyarbakır, Batman, Şırnak, Mardin, Muş) gezdim. Dindar insanların teröre lanet okuduğunu gördüm. İnanmasına rağmen ağabeyine yapılan zulüm ve evlerine yapılan baskınlara kızarak dağa çıkmış, ırkçılığı benimsemiş, 3.5 sene dağda kalmış Kasım ile tanıştım. Bir gün akşama kadar PKK terörü üzerine sohbet ettik. Jandarmanın terörü bahane ederek bölgede zulmettiğini söylüyor ve haksızlıklara karşı çıkma adına PKK’yı savunuyordu.

            Hayatın bize Allah’ın verdiği bir emanet olduğunu, hıyanet etmenin vebali olduğunu söyledim.

            “Dünyamı da ahret hayatımı da bu davaya feda ettim.”karşılığını verdi.

            “Çatışmalara girmişsin, diyelim ki öldün. Münker ve Nekir geldi, Rabbin kim, dinin ne, peygamberin kim, kitabın ne, hayatını nerede harcadın sorularını sordu. Bu cevabı mı vereceksin? Bu cevap seni emanete hıyanet etme cezasından kurtarır mı?”

            Muhatabım başını önüne eğdi, uzun uzun düşündü, sonunda şöyle dedi:

            “Senin gibi düşünseydim dağa gitmezdim.”

            Bütün mesele çocuklarımızı İslam inancıyla eğiterek Müslüman gibi düşünmelerini sağlamak. Terörü önleyecek, kardeşliği yeşertecek eğitim sistemi geliştirmek şart.  

            Terör, kendi kendine biten kır çiçeği değildir. Bir gencin hayatını tehlikeye atarak dağa çıkabilmesi için ırkçı ve ateist bir eğitim alması gerekir.

            İki hafta önce Urfalı bir dostla sohbet ettik. Bölgeye paralelci polislerin tayin edildiğini, bölgesel ihtilafları çözmek yerine kavgaları körüklediklerini söyledi.

            Doğu ve Güneydoğu’nun hâlâ sürgün yeri olarak görülmesi büyük bir gaflet. Bölgeye imanlı, inançlı ve mesleğinde başarılı, sorun çözecek insanlar göndermek lazım. Sürgüne gidenler, sorun çözmez, sorun üretir.

            Milli Eğitim Bakanlığı acilen ırkçılık problemine çözüm üretecek programlar geliştirmeli.

Bölgeye çocuklarımıza İslam inancını anlatacak öğretmenler göndermeli.  

Bölgeye gidecek öğretmenler mülakattan geçirilmeli.

Bölgede görev yapan öğretmenlere ek tazminat ödenmeli, bu bölgede öğretmenlik yapmak cazip hâle getirilmeli.

Ders kitapları İslam kardeşliği tezi ile nakış nakış işlenmeli, ırkçılığın çıkmaz sokak olduğu anlatılmalı.

            Gönülleri ve zihinleri fethedecek eğitimciler devreye girmeli.

            İslam inancı bizi bin yıl kardeş olarak yaşattı, bin yıl daha yaşatır, müminler kardeştir.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.