Türkiye Cumhuriyeti Devlerinde yaşayan her vatandaş; "BİRLİK VE BERABERLİK"ten söz ediyor.
"Bir olalım, beraber olalım."
Tamam olalım.
Olalım da, nerede ve kimin etrafında?
İlla ki bir parti etrafında bu birlikteliği sağlama mecburiyetimiz yok ki. Bu sorunun cevabı illa ki bir parti değildir ki...
Yoksa, "bir olalım, beraber olalım" diyen herkes bunu söylerlerken, “kendi etraflarında, kendi destek oldukları parti etrafında” toplanılmasını mı kast ediyorlar?
İyi de hiç bir partinin aldığı oy oranı yüzde yüz bir birlikteliğe yetecek temsiliyeti bünyesinde barındırmıyor ki...
Öyleyse nasıl olacak bu?
Gelin adını koyalım isterseniz ve bunu haykıralım.
Adını koyalım ama sandıkta da istediğimiz partiyi iktidar yapalım.
Bu içinde bulunduğumuz ve adı konulmamış savaş ortamında yaptığımız tartışmaları, sulh zamanındaki gibi sükunetle ve akli melekelerimizi sıhhatli bir şekilde kullanarak yapamıyoruz maalesef...
Böyle olunca da; düşmanları kahkahalarla güldürüyoruz kendimize...
Düşman; "hah işte, ben de böyle bir sonuç bekliyorum" diyerek dalgasını geçerken diğer yandan da arzularını gerçekleştirmiş oluyor.
Kimi, mesela iktidarı “düşmanca tavırlarla” eleştirirken, kimi de aynı şekilde muhalefeti, "ihanet içerisinde" olmakla suçlayabiliyor.
Bir çok kişi sosyal medyada, kendi düşüncelerini savunduğunu düşündüğü partinin işine gelebilecek ve kendi açısından makul bulduğu resimleri, söylemleri paylaşıyor.
Bu paylaşımları izlediğinizde sanırsınız ki; "kendisi bu vatanın sahibi", "diğer herkes bu vatanın haini..."
Çok acı durumları yaşıyoruz maalesef.
Herkes karşı paylaşımları görünce, kendini aklama derdine düşmüş. Devletin ve milletin aklanması ise geri plana alınmış...
Yazık...
Bazıları da; "kırk yıldır peşinde olduklarımdan nasıl koparım, onlara nasıl ihanet edebilirim?" şeklinde savunuyorlar kendilerini...
Sana "kop!" diyen yok ki... Hiç değilse "birlik beraberlik" görüntüsünü bari bozacak söylemlere ve eylemlere girişme! Hiç olmazsa bu badireyi atlatıncaya kadar yapma bunu!
Gelin düşmanı güldürecek tartışmalara son verelim. "Particilik" yapma arzularımızı donduralım ve sonrasında sandıkta hesap soralım sevmediklerimizden...
Zira, beşeri yönetimlerde illa ki "particilikle milleti oyalayacaksınız, huzurlarını kaçıracaksınız" diye hiç bir Ayet hatırlamıyorum ben.
Böyle olunca da bir müddet "particilik" yani parça parça olmaktan kendimizi alıkoyabiliriz.
Lütfen...
Tayyar Yıldırım
