İnsanların namaza nasıl çağrılacağı konusu, Efendimiz (s.a.v.) ile diğer Müslümanlar arasında istişare konusu olmuş ve bazı rivayetlere göre Hz. Ömer (r.a.)'ın gördüğü rüya dikkate alınarak, bugünkü şekline karar kılınmıştır.
İlk ezan okuyan sahabe ise hepimizin bildiği ve sevdiği Bilal-i Habeşi'dir.
Asırlardır günde beş vakit okunan ezanı dikkate aldığımız zaman, sabah ezanı ile diğer ezanlar arasında ufak bir fark olduğunu görürüz.
Sabah ezanında, diğer ezanlara nazaran bir fark, bir ziyadelik vardır.
Bu ziyadelik, ezan içersinde kullanılan şu ifadelerdir.
“Essalatü hayrum-minennevm Essalatü hayrum-minennevm”
Namazın uykudan hayırlı olduğunu belirten bu ifadeler, sadece sabah ezanında kullanılmakta ve uyuyan Müslümanlar, bu gerçek ifadelerle uyandırılmaktadır.
“Namaz, uykudan hayırlıdır Namaz, uykudan hayırlıdır”
Diğer ezanlardan farklı olarak sabah ezanında bu ifadelere neden gerek duyuldu sorusu, cevaplanması zor bir soru değildir.
Çünkü asr-ı saadet dönemi Müslümanları, namazdan engelleyebilecek veya namaza geciktirebilecek en belli baslı şey, sadece ve sadece fıtri bir istek olan uykuydu. İşte bu Müslümanlar uyku noktasında muhatap alınmakta, namazın uykudan hayırlı olduğu belirtilerek ikaz edilmektedirler.
Sabah ezanındaki bu ziyadelik, ezana muhatap olan Müslümanların durumu dikkate alınarak ezana dahil edilmiş ise, acaba, acaba günümüzdeki Müslümanların durumunu da dikkate almamız gerekir mi?
Müçtehitliğe soyunarak sakın “Gerekir” demeyelim..
Çünkü bu soruya gerekir cevabını verdiğiniz ve ezana gerekli ifadeleri dahil ettiğiniz zaman, ezanlar uzun bir kasideye dönüşecektir!
İnsanları namazdan engelleyen, namaza geciktiren sebepleri ezanlarda zikretmeğe kalktığınızda, ezanlar gerçekten çok uzayacaktır.
Çünkü zamanımızdaki insanları namazdan engelleyen sebepler çok olduğu gibi, bu sebeplerin ezanda bir veya iki kere tekrar edilmesi de yeterli olmayacaktır.
Mesela her yatsı ezanında, namazın televizyondan hayırlı olduğunu, en az on-on beş kere tekrar etmeniz veya ettirmeniz gerekecektir!.
Namaz, televizyondan hayırlıdır.
Namaz, televizyondan hayırlıdır......
(*) Alıntı (Aynalar ve insanlar Mehmet Alagaş