15 Temmuz FETÖ/PDY darbe girişimi, bu güne kadar bu konuda yazmadım. Zira şahsım yıllar öncesinden bu yanadır, 17-25 Aralıktan çok çok öncesi konuya işaret etmiş, ancak o dönem hiç kimseden bu fikrime karşılık bulamamıştım.
Kamu kurumlarına nasıl yuvalandıklarını o dönem çok net bir şekilde görebiliyordum, ancak bu denli bir yapılanma içerisine girip güzel Ülkeme darbe girişiminde bulunacaklarına ihtimal bile vermemiştim.
Ergenekon ve balyoz operasyonları yapıldığı dönemde bunun bir kumpas olduğunu o dönem çok kez söylemiştim. Öyle ya askeriyenin başında olan insanlar neden silahları saklama ihtiyacı duysunlar? Tabii o dönemden bu güne köprünün altından çok sular aktı ve en son 15 Temmuz gecesi ülkemiz bir karanlığın içerisinden vatandaşların vatan aşığı polis ve askerinin sayesinde atlatıldı.
Önümüzdeki süreçte sancılı günlerin bizi beklediği yavaş yavaş hissedilmeye başlandı. Öyle ki Seydişehir gibi birçok il ve ilçede yapılan operasyonlar ile emniyet güçlerinden birçok personel ya açığa alındı ya da tutuklandı.
Peki, bu beraberinde neyi getirdi, beraberinde güvenlik zafiyetini getirdi. Bunu Seydişehir olarak ele alacak olursak 15 Temmuz darbe girişimi öncesi yaklaşık 4-5 yıldan buyana ilçede çok ciddi şekilde uyuşturucu üzerine çalışmalar yapıldı. Konya Narkotik ve Seydişehir ilçe Emniyet Müdürlüğünün ortaklaşa yaptığı operasyonlarda ele geçirilen uyuşturucunun ve hapse atılan satıcının haddi hesabı yok. Kısacası uyuşturucuya ilçede geçit verilmiyordu ve asgari seviyeye düşmüştü.
Ancak darbe girişimi sonrası ilçede deyim yerindeyse polis kalmadı. Bu boşluktan faydalanan uyuşturucu satıcıları ise bir bir türemeye başladı. Daha önceden ilçede sadece kubar esrarı ele geçirilirken son dönemde sentetik uyuşturucu satışı bir hayli fazlalaşmış durumda.
Bunu nereden çıkardın diyebilirsiniz, son bir hafta içerisinde hastaneye sentetik uyuşturucu kullanıp gelen kişi sayısı yaklaşık yirmi civarında. En son geçtiğimiz günlerde sentetik uyuşturucu kullanan ve bilinci kapalı olarak hem de şehrin göbeğinde bulunan bir genç ambulansla hastaneye kaldırıldı. Herkes kurtulamaz gözüyle bakarken yapılan tedavi sonrası kendine gelebildi.
Şu an için bu uyuşturucu sokak aralarında gençlere satılıyor ama önümüzde daha büyük bir tehlike bizleri bekliyor.
Bayram sonrası okullar açılacak, liselerde okuyan ve ergenliğe yeni adım atmış çocuklarımızı okullara göndereceğiz. Peki, sürekli çocuklarımızın takibini biz mi yapacağız? Elbette ki hadi oğlum okula hadi kızım okula deyip te salıvermeyeceğiz ama ya arkadaş çevresi? Bu torbacıların okulların mesken edinmeleri yakındır.
Onun için okullar açılmadan bir temizlik operasyonun yapılması şart olduğu gibi okullar açıldıktan sonrada bu okulların ve çocuklarımızın bu ve benzeri tehditlere maruz kalmaması için yetkililerin bir an önce gerekli önlemleri alması şarttır.
Diyeceğim o ki FETÖ’ yü temizleyelim derken gençlerimizi kaybetmeyelim…