banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

Cenaze törenlerinde veya taziyelerdeki ahvalimiz bakarak zihninde bencileyin “Cenaze törenlerini tiyatrolaştırdık mı bana mı öyle geliyor?” sorusu beliren biri olabilir mi, bilmiyorum.

        Mesele ‘bilmediğinin ardına düşme’ meselesi değil. Olaya bigâne, kayıtsız yahut moda tabirle… mış gibi yapan görüntüsü veren hallerimiz...

        Belediye hoparlöründen duyurulan bir ilanla yahut yakın camilerden birinden yükselen bir sala ile vefatını apansız öğreniveriyoruz içimizden birinin, birilerinin. Kısacık bir üzüntü dalgasının ardında matem modundan çıkmamız da uzun sürmüyor. 

         Az önce içimizdeki herhangi birimiz gibi geleceğe dair kaygıları olan, seçim sonuçları için tahmin yapan, bir şeylere üzülen, sevinen, bir şeylerin çabuk oluvermesini isteyen, bir şeylere kızan, ağlayan-gülen, kimi zaman düşüncelere dalıp gitmiş, kimi zaman orijinal esprileriyle dikkatleri hep üzerinde toplayan biri değil miydi rahmetli?

        Son zamanlarda birçok şey gibi ölümlerin de sıradanlaştığını yahut sıradanlaştırdığımızı düşünüyorum. Belediyelerden yapılan anonslara minarelerden yükselen salalara SMS’ler de eklenince uzak-yakın herkes anında haberdar oluyor törenin ne zaman nerede yapılacağından. Bakmışsınız herkes orada. Herkes dediğime bakmayın, bu işler de adamına göre tabi ki! Müteveffa tanınmış biriyse katılım yüksek oluyor. Bakıyorsunuz, belediyelerden, siyasi partilerden, STK’lardan, basın mensuplarından hemen her kesimden pek çok insanı bir arada görmek mümkün olabiliyor.

        Olsun. Katılım ne kadar çok olursa o kadar iyi olur elbette. Acılar paylaşıldıkça azalırmış.

        Can sıkıcı olan oracıkta epeydir görüşmediğimiz kişilerle cenaze töreni için değil de muhabbet etmeye gelmişiz görüntüsü vermemiz. Tören öncesi namaz vaktine kadar, namazdan sonra ise mezarlıkta öbek öbek sohbet halkaları oluşturup kaldığımız yerden devam görüntüsü vermemiz rollerimizi iyi oynadığımızın alamet-i farikası. Kokteyldeyiz sanki. Şimdilik musalla taşı kadar uzağımızdaki ölüm bize hiç uğramayacakmış gibi oradan oraya dolaşır durur gövdeler…       

        Halimizi ve hissettiklerimizi en iyi bilen Allah buyuruyor ki:

        “Bu dünya hayatı, bir oyundan, eğlenceden ve geçici bir zevkten başka bir şey değildir; ama ahiret hayatı Allah’a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlar için çok daha güzeldir. Öyleyse aklınızı kullanmaz mısınız? En’am/32

        Ayetin devamındaki “Allah’a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlar…” ifadesiyle Rabbimiz kullarını sahnede oyun oynamaya değil hakikati yaşamaya çağırmaktadır. Sahne oyunlarında gördüklerimiz rol icabı yapılanlardır. Oyuncunun oynadığına inanıp inanmaması söz konusu değildir. Oyun bitince hayatını inandığı şekilde yaşamaya devam eder. Kısaca ve açıkça … mış gibi yapar.

        Ankebut suresinin şu ayetleri (63.64.65.66) maksadı yani hallerimizi en yalın biçimde dile getirmektedir:

        “Ve eğer dönüp onlara sorsan: “Gökten suyu indiren ve onunla ölü toprağa can veren kimdir?” diye, hiç şüphen olmasın ki “Elbette Allah!”diyecekler. …

        “Zaten şu dünya hayatı (tek başına) geçici bir oyun ve oynaştan başka bir şey değildir; bir de hayatın öteki yüzü vardır ki, işte odur gerçek hayat: keşke bunu olsun bilebilseydiler.”  

        “Fakat gemiye binip de tehlike hissettikleri) zaman, inancı batıldan arındırıp dini yalnız O’na has kılarak başlarlar Allah’a yalvarıp yakarmaya; ne ki O kendilerini sağ salim karaya çıkarır çıkarmaz, aynı kimseler başlarlar O’na ortak koşmaya. Sonuçta kendilerine verdiklerimize nankörlük etmiş ve kısa vadeli bir hazzı tüketmiş olurlar. Fakat zamanı gelince anlayacaklar.”

        Allah ısrarla hayatlarımızı oyuncular gibi yaşamamızı değil, koyduğu ilahi yasalara yani Sünnetullah’a uygun olarak inşa etmemizi istiyor.

        İyi bir gözlem yapalım, yüzlerimize, gözlerimizin içine bir iyice bakalım: Ölümler bizi ne kadar etkiliyor?

        Gerçi ünlü hikâyecimiz Sait Faik doğru söylemiş:

        “Ölümün karşısında ne yapsak, muvaffak olmuş bir aktörden farkımız olmayacak. O kadar.”

        Rabbim hepimizi hakkıyla ibret alanlardan eylesin.

        Selamların en güzeliyle…

         H. Halim Kartal

                                               07 Mayıs 18

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.