Kırk küsur yılını eğitime harcamış, 14 eğitim kitabı yazmış bir eğitimci olarak okullarda başarı, motivasyon, zekâ gelişimi, sınav stresini yenme sanatı, hızlı okuma, hafıza teknikleri gibi konularda seminerler veriyorum.
Öğrencilerin gözlerinin ışıltısı, iyi gaz veriyorsun deyişleri, kendime güvenim arttı, ben de yapabilirmişim, kimseden bir eksiğim yokmuş demeleri konferansların etkili olduğunu gösteriyor.
Özellikle son sınıf öğrencileri (8 ve 12. sınıflar) çok yoğun sınav baskısı altındalar.
Merkezî sınavlar stres unsuru. Meslek liseleri daha cazip hâle getirilerek, öğretmen ve veliler iş birliği yaparak öğrenciler mesleğe yönlendirilebilir.
Öğrencilere okulu ve okumayı sevdirmek amacıyla sosyal faaliyetler artırılabilir.
ÖNDER’in yıllık faaliyet raporunu okurken okullarla işbirliği yapılan faaliyetler dikkatimi çekti. Okul yönetimleri ÖNDER ve benzeri sivil toplum örgütleri ile işbirliğini artırsalar öğrenciler ders dinlemenin dışında etkinliklere katılabilir ve eğitim faaliyetleri içinde daha aktif rol alabilirler.
ÖNDER’in 2017-2018 Faaliyet Raporu’nda öğrencilere yönelik faaliyetler anlatılmış. Dikkatimi çekti. Bunların birçoğu okullara uygulanabilir
Öğrencilerin aktif olarak katılabileceği faaliyetlerden bazıları şunlar:
Konferanslar: Yerli-yabancı, alanında uzman kişileri çağırarak güncel ve kültürel konularda öğrenciler bilgilendiriliyor.
Kurslar: Robotik kodlama, tiyatro, işaret dili vb. kursları.
Kültür Sanat Faaliyetleri: Önder kendi yurtlarında öğrencilere eğlenerek öğrenmeyi sağlamak amacıyla hat, dikiş, ebru, ahşap boyama, zekâ oyunları, karikatür, enstrüman çalma, kum saati faaliyetleri yaptırıyor.
Okuma Grupları ve Suffa Mektebi: Okuma grupları kurarak 4’er kişilik gruplar hâlinde gönüllülük esasına dayanan okuma çalışmaları yapılıyor. Özellikle sahabeleri tanımak amacıyla sahabelerin hayatını anlatan kitaplar seçiliyor. Öğrencilerin birlikte okuma, okuduklarını anlama, anlatma, fikir alış verişinde bulunma yetenekleri geliştiriliyor.
Ders Tamamlayıcı Kurslar: Dersleri takviye veya sınıf içinde anlaşılmayan konuları daha iyi kavratmak amacıyla tamamlayıcı kurslar, özellikle de Arapça kursları düzenleniyor.
Spor Çalışmaları: Özellikle yurt öğrencilerine yönelik halı saha, basketbol, voleybol, zumba, masa tenisi vb. spor çalışmaları öğrenciye okulu ve dersleri sevdirir.
Çocuk Üniversitesi Programları: Üniversitelerle iş birliği yaparak öğrencilere hem üniversiteler tanıtılıyor hem araştırma ve öğrenme şevk ve heyecanı uyandırılıyor. Yaz kamplarında doktorluk, hukukçu, sosyolog, tarih gibi branşlarda üniversite hocaları bilgilendirme yapıyor. İstanbul Üniversitesi ve Çapa Kampüslerinde öğrencilere kurslar veriliyor.
İlahiyata Hazırlama Kursları: Öğrencileri ilahiyat fakültelerinde daha başarılı hâle getirecek Arapça, Kur’an’ı güzel okuma, temel dini bilgiler eğitimi veriliyor.
9. Sivil Toplum ile İşbirliği Çalışmaları: Öğrencilerin istekleri doğrultusunda anma programları, kanaat önderleri ile tanışma, kamu kurum ve kurumlarını ziyaret, yardım projeleri, kamp programları yapılarak yaşayarak öğrenme hayata geçiriliyor.
10. Kamplar: Önder yurtlarda kalan öğrencilere kamp imkânı sunuyor. Yüzme, spor faaliyetleri, sivil toplumları tanıma seminerleri veriyor.
ÖNDER; kendini tanıyan, duygularını yönetebilen, yeniliklere açık, araştıran, zaman yönetebilen, sosyal, bilge, değerler eğitimi almış gençlik yetiştirmeye çalışıyor.
Eğitimi dört duvar arasına sıkıştırmak, dersleri sınav kazanma amacına yönelik anlatmak ortaokul ve liselerin en büyük handikapı. Öğrencilerin birer insan olduğu, yeteneklerini geliştirerek hayata daha donanımlı hazırlanmaları gerektiği hususu ihmal ediliyor.
Ülkemizde liseyi bitiren gençlerin % 40’ı bir yüksek okul ve üniversiteye yerleşebiliyor, % 60 için üniversitelerde yer yok.
Özellikle bu yüzde 60’lık dilimi hayata hazırlamak ve onlara bir meslek öğretmek eğitim politikalarının ana hedefi olmalı.
İmamhatip liselerini bitiren öğrencilerin de büyük bir bölümü üniversite kazanamıyor.
Talim Terbiye Kurulu derhal program geliştirmeli ve MEB, imam hatip programlı meslek liseleri açmalı.
İmam hatip ortaokul ve liselerine öğrenci gönderen velilerin önemli bir kısmı, çocukları iyi ahlak sahibi olsun, zararlı alışkanlıklar edinmesin diye bu okulları seçiyor. Üniversiteye giremeyecek öğrencilerin imam hatip programlı bir meslek lisesine gitmesi hem dinî, ahlakî bir eğitim alması hem de meslek öğrenmesi çok faydalı olur.
