BİZİ HELAK ETME ALLAH’IM

Kalemime Neyzen Tevfik beyin şu sözüyle başlamak istiyorum. Şöyle diyor;

Geldikleri gibi gitmediler,

Kimi itini bıraktı, kimi bitini…

Kimi de piçini bıraktı…

Yoksa bu kadar şerefsizin bizden olması mümkün değil...

Dostlarım; önce Karadeniz ve ülkemizin değişik İl ve İlçelerindeki sel felaketleri… Birkaç gündür başta Manavgat ve yine ülkemizin değişik yerlerinde şeytanın soyundan gelen din düşmanları ve destekçileri, dil düşmanları ve destekçileri, ırk düşmanları ve destekçileri tarafından yabancı dost görünüp düşman olan ülke ve içimizdeki ruh ve her şeyleriyle ama her şeyleriyle satılmış hansların destek ve açıklamaları, bir taraftan yalan yanlış, ateşe benzinle yaklaşan, insanlıktan nasipsizlerin çıkardıkları Konya’daki olayın kabul edilemez bir şekilde vuku bulması, müslüman komşusuyla iyi geçinen insandır. Komşusuna zülmeden değil,“Komşusu açken tok yatan bizden değildir.”  Hadisin şuuruyla yaşayan, cana kıyan değil, cana can katandır insan. O vasıflardan yoksun olan yaratıklar tarafından cana kıymalar ile maalesefüzücü olaylarla karşı karşıya kaldık.

Hiç şüphesiz bizler yeryüzünde fesat çıkaran değil, insanlığın iyiliği için çalışıp çabalayan, toplumun hayrı ve selameti için yorulup alın teri döken, yeryüzünün imar ve ıslahı için çalışan insanlar, neferler olmalıyız ki; müslüman olarak da öyleyizdir. Dünya müslümanları, ümmeti Muhammed (s.a.v.)  bizi öyle bekliyor... Çünkü dünyanın ve insanlığın yegâne umudu bizizve güzelim ülkem TÜRKİYEMDİR...Maalesef dış düşmanlar iç düşmanlarla beraber bizi “Siyahi olduğu için Kâbe’ye yaklaşması dahi yasak olan BilaliHabeşi’yidaha sonra Kâbe’nin üzerine çıkarıp ezan okutan”yüce dinimizin güzide insanlarını özellikle ve öncelikle bu güzelim ÜLKEMİ TÜRKİYEMİköleleştirip, ayağa kalkmamamız için türlü tuzak kuranlara, zayıf yerlerimizi kullanarak bizi birbirimizi düşürmeye çalışanlara karşı Rabbim kardeşliğimizi daim eylesin. Sizi bilmem amma ben bir kez daha anladım ki; İnsanlar kardeş değiller. Ancak ve ancak “MÜ’MİNLER KARDEŞ”dirler.

Buhari’de geçmekte olan ve Ebu Musa el-Eşari(r.a.)’den rivayet edildiğine göre, Allah Resulü (s.a.v.) şöyle buyurdu. “Mü’minin mü’mine karşı durumu, bir parçası diğer parçasını sımsıkı kenetleyip tutan binalar gibidir.” Hadisini daha iyi anladım.Rabbim bizleri bir uzuvdaki acıyı hisseden ve aynı bedenin insanları olanlardan eylesin. Yaralarımızı sarmak için birbirimize hayat verenlerden eylesin. Bize kötülük namına kast edenler bizde hayat bulsun çünkü bizler aldığımız nefesin emanetçisi, gelip geçici bir bedenin refakatçisi olarak ne acı ki; bazen halktan duyarız belki de kızıp utanmazsak adamın gırtlağına yapışacağız. Bire hadsiz, bire gafil, bire nankör, bire kâfir diye. Oysa doğruluk payı vardır. Çünkü birkaç gündür tabiri caizse ciğerlerimiz, yüreğimiz yanıyor.

Araf 179. Ayeti kerimede Rabbimiz (c.c.) buyurduğu üzere, “Andolsun biz, cinlerden ve insanlardan birçoğunu cehennem için yarattık. Bunların kalpleri vardır ama onlarla kavrayamazlar; gözleri vardır ama onlarla göremezler; kulakları vardır ama onlarla işitemezler. Onlar hayvanlar gibidir, hatta daha da şaşkındırlar. İşte asıl gafiller onlardır.”

Muğla Marmaris'te yangın söndürme çalışması yapan iyilik kahramanlarının sususuzluk yangınını söndürmek için Hz. Hacer annemiz gibi koşarken şehadete kavuşan Şahin AKDEMİR kardeşimize, (Rabbim Cennet Kevser’den kana kana içmeyi nasip eylesin inşallah.) Yaktığınız canlıların ateşinde siz de yanasınız. Rabbim size rahat ölüm vermesininşallah.Müslim’de geçmekte olan bir hadisi şerifte “Irkçılığa çağıran bizden değildir.” ümmeti gayri icabedenolan bazı yaratıklar maalesef bir kez daha gerçek yüzlerini gösterdiler. Dün, bir ağaç için günlerce eylem yapan zihniyeti, sütü, kanı bozuklar bugün, ormanlarımızı ateşe veren lânetlenmiş teröristlerle, vatansızlarla(((Derviş'e hâlin nicedir diye sormuşlar; cevap vermiş; “Kâinatı tanıdıkça hayretim; insanları tanıdıkça korkum; kendimi tanıdıkça kaygım çoğalıyor.” Eyvallah doğrudur))) el ele kol kola olup, bizleri derin bir üzüntü ve kedere sevk ettiler. Ey ABD’ye, İsrail’e, Fransa’ya söz söyleyemeyen hainler, sizlerKüba’yı sevdiniz, Uganda’yı sevdiniz, ABD’yi sevdiniz, Avrupa’ya hayran oldunuz, İran’ı sevdiniz, Sisiye methiler düzdünüz, çocuk katili Esedi savundunuz, Türkiye karşıtı General halpteri desteklediniz,  vatan hainleri teröristleri desteklediniz ama bu güzelim ülkemi bir türlü sevemediniz. Diliniz varmadı, kanınınız müsaade etmedi. Ciğeriniz yetmedi ciğeriniz.  Diyemediniz Allah ülkemize, devletimize zeval vermesin. Allah Ay Yıldızlı Bayrağımızı yere düşürtmesin. Bu toprakları itin, köpeğin önünde eğdirtmesin diyemediniz. Bir kerede olsa ülkemle vatanımla Türkiye’mle gurur duymadınız. Ama biliyoruz olimpos dağının çocukları, HİRA dağının evlatlarını asla kabullenmeyecekler. Ama sizde şunu iyi bilin ki;olimpos dağının çocukları bir taraflarını yırtsalarda HİRA dağının evlatlarını hiçbir zaman yenemeyeceklerdir inşallah.

Ey din yoksunu, onun bunun çocukları, ateşe verdiğiniz, yakıp küle çevirdiğiniz, o dilsiz hayvanları cayırcayıryakıp binlerce insanı mağdur etseniz de bunu unutmayın bizler bir ölür, bin diriliriz. Bu mağdur insanların ahu feryadını, günahsız canlıların, ağaçların, devlete ve millete olan zararın vebalini nasıl ödeyeceksiniz ey lanetlenmiş terör ve terör sevicileri, destekçileri. Caferi Sadık’ın dediği gibi; “Kork o mahkemeden ki, Hâkimin kendisi şahit.” Unutmayın ki atı alan Üsküdar'ı geçer de; ahı alan Sıratı geçer mi bilmem. Uğur IŞILAK’ın dediği gibi,

Olsun be aldırma Yaradan yardır,

Sanma ki zalimin ettiği kârdır.

Mazlumun ahı, indirir şahı,

Her şeyin bir vakti vardır.

         Dolayısıyla; İbrahim’i karınca misali yanan yüreklere ilaç, canlılara derman, binlerce ağaçlara hayat olmak için, neredeyse helikopterlerin birbirlerine çarpışacağı anlarda bile cansiperane bir şekilde bu aziz vatanın gerçek ve milli evlatları canla başla mücadele ederken, bazı namus ve şereften, ar ve namustan yoksun, zillet ile, el ele kol kola olanlar, ağzı olan konuşur misali, zarf içinden para teklif edip ve alan sahte vatan sevicileri, hanslar, ünsüsler nerde bu devlet, nerde bu millet diyerek cıyakcıya ses çıkaranlara bende; şu soruyu sormak isterim… Cumhuriyetimizin bu yılda Covid-19 belasından dolayı buruk katladığımız 98.Yılından 20’sini çıkardığımızda 78 yıl sizler neredeydiniz de yolları yapmadınız, havaalanları yapmadınız, SİHA’ları, (Silahlı insansız hava aracı. (ÖZELLİKLERİNİ ANLATMAYACAĞIM ÇÜNKÜ KÖRLER, SAĞIRLAR VAR GEREK YOK. ZATEN BEN ALLAH DEDİĞİMDE ONLAR DİN DIŞI ŞEYLER ANLADIKLARI İÇİN GEREK YOK.) Milliler, Arifler iyi anlar ve yürekten desteklerler. İHA (İnsansız Hava Araçları)’nı, köprüleri, hastahaneleri yapmadınız, yangınlar için uçak yapmadınız, şimdilerde İsrail gibi, Abd gibi, Fransız gibi, Alman gibi, Yunan gibi yapılanlara karşı çıkıp biz istezük(yeniçerilerin ota boka isyan ederek aynı şu ümmeti gayri icabeden olan Osmanlı imparatorluğuna karşı kullandıkları slogan.)’ının takipçisi olan vatan haini dinsiz, din düşmanı ırkçı birisinin, biz kurtuluş savaşını düşmanı yenmek için değil Osmanlıyı yıkmak için yaptık diyecek kadar zavallı, hadsiz, namus ve şereften, vatan sevgisinde yoksun ve Lokman Suresi 19. Ayetinin muhatapları olan o zavallı ünsüzler ve destekçileri, şakşakçıları, bağnaz kafalar maalesef böylesine acılı gün ve zamanlarda yine o kötü sesi çıkarmaya başladılar.

İlahi ya Rab; Bu zalimler, acımasızlar, beyinsizler için bizleri helak etme Allah’ım. Kirlenen ellerimiz, dillerimiz, fikirlerimiz için tevbe ve istiğfar ediyoruz.

İlahi ya Rab; Nuh tufanında suya dur dediğin gibi. Kızıl denizi Hz. Musa’ya açtığın gibi. Hz İbrahim’i ateşten kurtardığın gibi. Hz İsmail’i bıçaktan kurtardığın gibi. Hz Yusuf’u kuyudan kurtardığın gibi bizleride bu zor günlerden kurtar Allah’ım. Halas eyle Allah’ım.

İlahi ya Rab;  Yakılan bunca ağaçlar kadar, yakılan yıkılan yuvalar kadar, yakılan canlı hayvanlar kadar, yakılan ciğerler kadar, ciğerini, yüreklerini yak Allah’ım. Onları; destekleyenleri öyle bir taş eyle ki, her gelip geçen olmayan yüzlerine tükürsünler Allah’ım.

İlahi ya Rab; güzelim ülkemi, ülkemin güzel insanlarını semavi ve arizi belalardan, musibetlerden, depremlerden ve şu an müptela olduğumuz yangın felaketinden, sana açılan eller hürmetine, konuşamayan hayvanlar hürmetine, günahsız sabiler hürmetine hıfzı eman eyle Allah’ım. Hıfzı eman eyle Allah’ım. ÂMİN. ÂMİN. ÂMİN.

Yusuf ÇAKICI

                                                                                              Yalıhüyük/KONYA