"Sınırlar değişir, devirler değişir, zaman değişir ama Bursa'nın bizim kalbimizdeki yeri asla değişmez. Bursa Anadolu coğrafyası gibi gönlü geniş bir şehirdir. Bursa'da Balkanlı Kafkas şehirlerinden kardeşlerimiz var. Bursa'da kardeşlerimiz huzur içinde güven içinde yaşıyor. Bursa Ak Mescid'in, Batum'un, Bakü'nün, Taşkent'in Üsküp'ün kardeşi olduğu kadar Saraybosna'nın da kardeşidir. Halep'in, Humus'un da kardeşidir. Şam'ın da kardeşidir. Rabbim Bursa'yı ve Bursalı kardeşlerimizi korusun. Görev alsın ya da almasın aynı çatı altında yol yürüdüğümüz tüm kardeşimizi yol ve dava arkadaşlarımız olarak gördük. Önümüzdeki dönemde de bu çizgimizi koruyacağız.
'Küsenin kapısını biz gidip çalacağız'
Her ne sebeple olursa olsun teşkilatlarımızdan ayağı kesilenler varsa onları muhakkak bulacak parti çalışmalarımıza yeniden dahil edeceğiz. Yeni isimlerle kadrolarımızı güçlendirirken yokluk zamanında partimiz için elbisesi tozlanmış, ayakkabısı yıpranmış, varını yoğunu seferber etmiş Ömer'leri ve Ayşe'leri hiçbir zaman unutmayacağız. Bu partiyi bugünlere taşıyanlar işte o fedakarlık abideleridir. Gelmeyene biz gideceğiz, aramayanı biz arayacağız, küsenin kapısını biz gidip çalacağız. Roman kardeşlerimiz evde oturan ölür diyorlar.
Roman kardeşlerimiz; evde oturan ölür, diyor. Bizim de yapmamı gereken işte budur. Evde veya il ilçe binasında oturmayacağız, sürekli sahada olacağız.
Hiçbir insanımızın serzenişine kulaklarımızı tıkamıyoruz. Her vatandaşımızın sıkıntısının farkındayız. Hangi işi yaparsa yapsın 85 milyon vatandaşımızın her birinin derdini çok ama çok iyi biliyoruz.
'Benden sonrası tufan' diyenler geride enkaz bıraktı
Bizim siyasetimiz hizmet ve eser siyasetidir, bizim siyasetimiz millete karşı dürüst olma, şeffaf olma siyasetidir. Türkiye'ye ve Türk Milleti'ne minnet borcumuzu layıkıyla ödemenin derdindeyiz. 'Benden sonrası tufan' diyenler geride telafisi yıllar sürecek enkazlar bıraktılar, hesap kitap yapmadan bol keseden vaat dağıtanlar arkalarında tamiri imkansız hasarlar bıraktılar. Siyaset kurumuna güveni yeniden biz tesis ettik, Türkiye'nin asırlık sorunlarına çözüm yollarını biz geliştirdik.
Ulaştırmada, konutta, enerjide, tarımda, çalışma hayatında, savunma sanayiinde Türkiye tarihinin en büyük şahlanışını bizimle yaşadı, 22 yıl önce hayal dahil edilemeyen büyük dönüşümleri, büyük reformları biz gerçekleştirdik. Artık dünyada sözünün ağırlığı olan, itibarı artan, ay yıldızlı bayrağı başta komşuları olmak üzere tüm dünya için güven veren bir Türkiye var.
'Fahiş fiyatlı ürünü boykot edin'
Ekonomi programımızın temel gayesi milletimizin kur ve enflasyon dengesizliği sebebiyle maruz kaldığı refah kaybını en kısa sürede telafi etmektir. Uyguladığımız programın önceliği enflasyonu düşürmektir. Çünkü dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de enflasyon tüm kötülüklerin anası konumundadır. Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de enflasyon adeta tüm kötülüklerin anası konumundadır. Aç gözlü fırsatçıların ne enflasyonla, ne kurla, ne faizle izah edilmeyecek keyfi fiyatlandırma alışkanlıkları bizim işimizi kolaylaştırmıyor, zorlaştırıyor. Serbest piyasa ekonomisini başıbozukluk olarak algılayan ve istismar eden bir kesim var ama bunların da üstesinden geleceğiz.
'Sosyal konut seferberliği başlatacağız'
Deprem bölgelerindeki inşa faaliyetlerinin büyük oranda biteceği yaz aylarından itibaren ülkemizde bir sosyal konut seferberliği başlatmayı planlıyoruz. Lüks ürünler dışında temel ihtiyaç maddelerini vatandaşlarımıza en uygun şekilde ulaştırılması için de yeni mekanizmalar kuracağız. Uhdemizdeki diğer araçları da devreye alarak inşallah enflasyonu olması gereken seviyeye indireceğiz.
Faizi kesinlikle indirmeye başlayacağız. 2025 bunun işaret yılı olacaktır. Faiz inecek ki enflasyon da insin. Bu, bizim olmazsa olmazımız.
Para politikasının yanı sıra uhdemizdeki diğer araçları da devreye alarak inşallah enflasyonu olması gereken seviyeye indireceğiz.
Türkiye'nin rekabet gücünün korunması gerekiyor çünkü rekabet gücünde bir azalmanın veya istihdam kaybının faturasını sadece işçi ve işveren değil millet olarak hepimiz öderiz. Bölgemizde ve dünyada olağanüstü bir gelişme olmazsa 2025 enflasyon hedefini tutturacağımızdan hiç şüphe duymuyoruz. Enflasyon haziran ayından beri istikrarlı bir şekilde düşüyor. Son birkaç yılda asgari ücrette tarihimizin en yüksek artışlarına gittik. 2025 yılı için 22 bin 102 liraya yükselttik ancak arzu ettiğimiz sonuca varamadık.