Tüp mide ameliyatı, diğer obezite cerrahisi yöntemlerine göre birçok avantaja sahiptir. İlk olarak, midenin doğal yapısı korunur ve besinlerin emilimi etkilenmez. Bu durum, vitamin ve mineral eksikliklerinin önüne geçer. Ayrıca, ameliyat sonrası iyileşme süreci daha hızlıdır ve hastalar günlük yaşamlarına kısa sürede dönebilirler. Doç. Dr. Mustafa Atabey, bu ameliyatı minimal invaziv tekniklerle gerçekleştirerek hastalarının konforunu en üst düzeyde tutmaktadır.

Tüp Mide Tedavisi Olmak İçin Ne Yapmak Gerekir?

Tüp mide tedavisi, vücut kitle indeksi (VKİ) 35'in üzerinde olan ve diyet, egzersiz gibi yöntemlerle kilo vermekte zorlanan bireyler için uygundur. Ayrıca, obeziteye bağlı diyabet, hipertansiyon gibi ek sağlık sorunları olan hastalar da bu tedaviden fayda görebilirler. Doç. Dr. Mustafa Atabey, her hastayı detaylı bir değerlendirmeden geçirerek en uygun tedavi planını oluşturur.

Ameliyat Süreci ve Sonrası Yapılacaklar

Tüp mide ameliyatı, genel anestezi altında ve laparoskopik yöntemle gerçekleştirilir. Bu sayede, ameliyat sonrası ağrı ve komplikasyon riski azalır. Ameliyat süresi genellikle 1-2 saat arasındadır. Hastalar, ameliyat sonrası birkaç gün hastanede gözlem altında tutulur ve ardından taburcu edilirler. Doç. Dr. Mustafa Atabey ve ekibi, tüp mideameliyatı sonrası dönemde hastalarına beslenme ve yaşam tarzı konusunda detaylı rehberlik sunarak, kalıcı kilo kaybını desteklerler.

Tüp Mide Ameliyatının Etkileri

Tüp mide ameliyatı, sadece kilo kaybı sağlamakla kalmaz, aynı zamanda obeziteye bağlı birçok sağlık sorununun da düzelmesine katkı sağlar. Örneğin, tip 2 diyabet hastalarında kan şekeri düzeylerinde belirgin iyileşmeler gözlemlenir. Ayrıca, hipertansiyon, uyku apnesi ve eklem ağrıları gibi sorunlarda da azalma görülür. Doç. Dr. Mustafa Atabey, hastalarının bu olumlu sonuçları elde etmeleri için ameliyat öncesi ve sonrası dönemde kapsamlı bir takip programı uygular.