Ankara
Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz, Habertürk canlı yayınında AA'nın, Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerinin sonuçlarını yayımlamasına ilişkin soruları yanıtladı.
AA'nın 2 bin 500 çalışanının sahada seçim sonuç tutanaklarının görsellerini topladığını, bu görselleri genel müdürlükte oluşturulan Seçim Takip Merkezi'ne gönderdiklerini anlatan Karagöz, yaklaşık 300 çalışanın görselleri optik tanıyıcı sistemle dijitalize ettiğini, sonuçların kontrol edildikten sonra abonelere ulaştırıldığını söyledi.
Seçim sonuçlarının Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından açıklandığını anımsatan Karagöz, AA'nın aboneleri adına sonuçları takip ettiğini belirterek, "Ne yazık ki Türkiye'de biz bu algıyı yerli yerine oturtamadık. Biz dün akşam sizin adınıza, sizin izleyicilerinize doğru veriyi vermek için 2 bin 500 saha personelimizle bu tutanakların görsellerini topladık." dedi.
Seçmen sayıları sebebiyle sandık sonuçlarının taşrada daha erken, büyük şehirlerde ise daha geç sayıldığını anlatan Karagöz, AA'ya ulaşan ilk sandık sonuç tutanaklarına ilişkin bilgi verdi.
Sandıkların açılmasıyla farklı şehirlerden AA'ya veri geldiğini aktaran Karagöz, tutanakların arasında ayrım yapmadıklarını, sistemde bunu yapacak bir programın da bulunmadığını belirtti.
Karagöz, "İşi biten sandık kurulu oyları sayıyor, tutanağı imzalıyor ve kapıya asıyor. Bizim arkadaşımız gidiyor, görselini kapıdan çekiyor ve merkeze iletiyor. Hangi tutanak daha önce biterse bizim sistemimize o tutanak önce geliyor." dedi.
AA'ya ulaşan ilk tutanaklara ilişkin bilgi veren Karagöz, ilk sonuçların seçmen sayısının az olması nedeniyle Sakarya, Erzurum ve Tokat'tan geldiğini, bu sonuçları anlamlı bir veriye dönüşene kadar aboneye vermediklerini, makul bir aşamada aboneye sonuç geçmeye başladıklarını bildirdi.
"İşimizi çok düzgün, kusursuz yaptık, 2 bin 500 kişi sahadaydı"
AA'nın tüm çalışanları gibi kendisinin de Ankara'nın Çankaya ilçesindeki bir okuldan sorumlu olduğunu belirten Karagöz, verilerin işlenme sürecine dair şunları söyledi:
"Sorumlu olduğum sandıkta 20.30'da sandık kurulu işini bitirdi ve tutanağı kapıya astı. Sakarya'da bu iş 18.00'de, Erzurum'da 18.45'te, Çankaya'da ise 20.30'da bitiyor. AA'nın aşçısı, ona tesadüfen Arjantin İlkokulu geldi, görevi Arjantin İlkokulu'ndaki sandıkları toplamaktı. Sayın Kılıçdaroğlu'nun sandığı geldi. 21.40'ta işi bitti o sandığın. O sandıktan Kemal Bey çıktı. Çankaya'da benim sandığımdan Kemal Bey farkla çıktı. Bize diyorlar ki 'AA olarak neden Recep Tayyip Erdoğan'ı önde veriyorsunuz?' Çünkü gerçek o. Çünkü ilk önce kullanılan oylarda Recep Tayyip Erdoğan çok önde açılıyor."
Serdar Karagöz, yayın yasaklarının kalkmasıyla veri akışına başladıklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
"İşimizi çok düzgün ve kusursuz yaptık. Bütün arkadaşlarımla, 2 bin 500 kişi sahada, 300 kişi buradaki veri giriş merkezinde. Sahada işi biten buraya geliyor, veri girişini kontrol ediyor. Hepsiyle gurur duyuyorum. Bu seçimlerde, bir siyasi '(Ajansın) İtibarı sıfırın altındadır.' diyor. Bugün 15 Mayıs, 14 Mayıs akşamı ekranlara çıkıp AA'yı, Mustafa Kemal Atatürk'ten bize emanet olan 103 yıllık bu ajansın itibarı 'Sıfırın altında.' diyen o siyasetçi, bugün konuyu bir daha değerlendirsin, acaba AA'nın mı itibarı sıfırın altında yoksa bu cümleleri dayanaksız, mesnetsiz bir şekilde sarf eden o siyasilerin mi itibarı sıfırın altında? Bunun kararını da milletimiz versin."
"Verdiğimiz hizmetten dolayı teşekkür ettiler"
Serdar Karagöz, soru üzerine, 2019'daki seçimlerde AA Genel Müdürü olmadığını, daha sonra bu görevi devraldığını, bu seçimin de ilk seçimi olduğunu söyledi.
Seçimde nasıl bir strateji izleyeceklerini medya mensupları dahil her kesime anlattıklarını bildiren Karagöz, "Muhalif gazetecilere de anlattınız mı?" sorusu üzerine şunları kaydetti:
"Tabii ki anlattık. Sözcü gazetesi muhalif olarak kabul edilen bir gazete Türkiye'de. Saygı Öztürk geldi, sistemimizi dinledi, ben hatta orada bir şey söyledim, 'Vermiş olduğumuz hizmetten eğer müşterilerimiz memnun kalmazsa, biz veriyi durdurursak, manipülasyon yaparsak, dezenformasyon yaparsak, veriyi elle girip kafamıza göre yazarsak, bize dava açın.' dedim. O da Sözcü gazetesinde köşesinde bunu yazdı. O gün Saygı Öztürk'e bir şey daha söyledim, dedim ki 'Bir gün sonra müşterilerimizi arayacağım. Diyeceğim ki vermiş olduğumuz hizmetten memnun kaldınız mı? Eksiğimiz, hatamız, kusurumuz var mı?' Bugün tek tek aradım hatta bazı müşterilerimiz ben aramadan aradı ve verdiğimiz hizmetten dolayı teşekkür ettiler. Ben bu teşekkürü 2 bin 500 basın emekçisi AA çalışanı adına kabul ettim. Kendilerine teşekkür ediyorum. Burada emek var, burada özveri var."
"15 ay önce biz bu sistemi kurduk"
Seçimlere ilişkin ilk hazırlık toplantısını Şubat 2022'de yaptıklarını, bu toplantı duyulduğunda "Acaba erken seçim mi geliyor?" yorumlarının geldiğini anlatan Karagöz, "Bu ülkede işini iyi yapan insanlar var. Planlı, programlı çalışan insanlar var. Anadolu Ajansı işte böyle bir kurumdur. 15 ay önce biz bu sistemi kurduk. Bütün provalarını yaptık. Her şey santim santim hesaplandı. İşimizi iyi yapıyoruz. Ben 2 bin 500 basın emekçisi arkadaşıma bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu seçimlerden alnımız ak, başımız dik çıktık. Mahcup olmadık ama mahcup ettik." diye konuştu.
Sandık tutanaklarını elde etmek üzere sahada çalışan AA personeline yönelik saldırılara ilişkin Karagöz, "Ne zaman artmış biliyor musunuz? Bir siyasi çıkmış, demiş ki 'Anadolu Ajansı yalancılık, manipülasyon, dezenformasyon yapıyor.', işte bu veri saat 19.00 ile 20.00 arasında tavan yapmış." dedi.
Bazı AA çalışanlarının sandıklarda sorun yaşadıklarını anlatan Karagöz, "Bir siyasinin Anadolu Ajansını hedef alan o yaklaşımından sonra bizim orada sandık sonuç tutanaklarının fotoğrafını çekmek ve merkeze iletmek isteyen arkadaşlarımıza saldırılar, hakaretler oldu. Bir arkadaşımız okulun dışına polisin nezaretinde çıktı çünkü toplandılar, Anadolu Ajansı muhabirini tehdit ettiler. Polis çağırdık, polis nezaretinde güvenli şekilde okuldan çıkışını sağladık. Bunlar Anadolu Ajansının vazifesini yapmasını engellemek ve milleti kışkırtmaktır." diye konuştu.
"Dava açacağız ve hukuk önünde hesaplaşacağız"
AA çalışanlarını hedef gösteren siyasilere ilişkin davanın açılıp açılmayacağına ilişkin soruya Karagöz, "Kim Anadolu Ajansına o akşam 'Yalancı, manipülasyon yapıyor, dezenformasyon yapıyor.' demişse hepsine dava açacağız ve hukuk önünde hesaplaşacağız. Arkadaşlarımızın gördükleri zararlar varsa onlar da kişisel davalarını açacaklar." dedi.
İnsanları kışkırtmanın ve toplumun düzenini bozmanın kolay olmaması gerektiğini ifade eden Karagöz, "Anadolu Ajansı ile ilgili Kurtuluş Savaşı döneminde Mustafa Kemal Atatürk tarafından bir karar alınmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, 103 yıl önce 'Anadolu Ajansı görevlilerinin görev yapmasını engellemek vatana ihanettir.' demiştir." ifadelerini kullandı.
Tüm Türkiye'nin AA'nın işini dosdoğru şekilde yaptığını gördüğünü anlatan Karagöz, "Akşam bazı siyasiler kendilerini destekleyenleri mobilize etmek, onları motive etmek için bazı yaklaşımlar sergilemiş olabilirler. Bütün bunların esasında gerçeği yansıtmadığını gördük." dedi.
"Anadolu Ajansına saldıranlar dezenformasyon yaptı"
Bütün siyasi partilere YSK tarafından sonuçların gittiğini anımsatan Karagöz, şöyle konuştu:
"Bir siyasi diyor ya 'Şu an önümde ekranlar var, bütün ekranlardan her şeyi görüyorum.', bize gösterebildi mi o ekranları? Gösteremedi. Onun önündeki ekranda da Recep Tayyip Erdoğan'ın o saatlerde 10 puan önde olduğu yazıyor. Anadolu Ajansına saldıranlar manipülatif bilgi verdi, dezenformasyon yaptı. Bugün 15 Mayıs itibarıyla Anadolu Ajansının itibarı mı sıfırın altında yoksa bunu diyen o siyasilerin mi itibarı sıfırın altında? Kamuoyu bunu takdir etsin."
Bazı medya kuruluşu mensuplarına yönelik olarak, "seçimin nasıl yapıldığını, sandık tutanağının, ıslak imzanın ne olduğunu, sonuçların nasıl toplandığını bilmediklerini" söyleyen Karagöz, "Bildikleri tek şey var, 'Anadolu Ajansı manipülasyon yapar, bizim taraf bunu ortaya çıkarmalı, sesi çok çıkmalı...' Başka hiçbir ezberleri yok. Bu cahil medya mensuplarına söyleyeceğim bir şey yok. Öğrensinler, okusunlar. Cahil olmayanlar var aralarında. Gazetecilik elbisesini giyip dezenformasyon, manipülasyon yapanlar var. İşte onlara dava açacağız." dedi.