Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında, zehir zemberek sözlerle koalisyondan ayrılan Meral Akşener'in hiçbir şey olmamışcasına geri dönmesini çok sert ifadelerle eleştirdi. Bahçeli, "Kumar masası, şahsi hırsların masası, noter masası diyip masayı devirip yeniden o masaya oturanlar ilkesizlik ve yüzsüzlüğün numunesidir." dedi.
Devlet Bahçeli’den 6’lı koalisyona dönen Akşener’e: Yaptığın yüzsüzlük ve ilkesizliğin daniskasıdır
Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
"ULUSAL RİSK KALKANI TOPLANTISI ÇOK HAYIRLI VE UMUT VERİCİDİR"
Bahçeli'nin açıklamaları şöyle:
Cumhur İttifakı olarak sağa sola bakmadan, şuna buna aldırmadan Türkiye ve Türk Milleti'ne hizmet edeceğiz. Başkaları gevezelik yapacak, biz yüksek bir gayeye ulaşmak için çalışacağız. Başkaları polemik batağında debelenecek, kaos ve krizde buluşacak, biz huzur ve kardeşliğin manifestosunu yazacağız.
Denizi geçtik, derede boğulmayacağız. Devlet kanatlarını aralamış, depremzedelere samimi bir hissiyat ile sahip çıkılmıştır.
İnancımız ve itikatımız odur ki, insanın en hayırlısı yine insana en faydalı olanıdır. Kahramanmaraş merkezli doğal felakette vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Tedavi gören vatandaşlarımızın bir an önce iyileşmesi bir başka niyazımdır. 405 bin afet konutu ile birlikte 83 bin köy evinin inşa edileceği anlaşılmaktadır. Depremden etkilenen 11 ilimizin her birinden master planları hazırlanmaktadır. Zemin artı 3 ya da 4 katı geçmeyeceği açıklanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın himayesinde gerçekleştirilen Ulusal Risk Kalkanı toplantısı bize göre çok hayırlı ve gelecek için çok umut verici bir adımdır.
"ÇOK İSABETLİ BİR KARAR"
Deprem başta olmak üzere, sel, heyelan, yangın, salgın hastalıklar, terör saldırıları, ekonomik krizler gibi ülkemizin karşı karşıya kalma riski olan konuların afet çatısı altında toplanması çok isabetli bir karardır.
Kurum ve kurulların ilgili bakanlıklarla eşgüdüm halinde çalışması, işbirliğini doğal olarak güçlendirecektir. Her şeyden evvel deprem gerçeğini kabul ederek, buna karşı köklü çözümler üretmek, dayanıklı binalar geliştirmek öncelikli hedefimizdir.
Önümüzdeki kısa sürede yapılması gereken çok iş olduğu görülmektedir. Cumhur İttifakı bu yıkımın altından kalkmaya mahir ve muktedirdir.
Bizim sevdamız Türkiye'dir. Vakit kaybedemeyiz, çer çöp ile oyalanamayız. Aziz Milletimiz, söz sende diyoruz.
Seçim müziği kullanmayacağız. Sağduyumuzu her an kullanacağız. Pozitif siyasetimizi ülke genelinde yansıtacağız. Milletimiz ile her an temas halinde iç içe olacağız. Adayımız belli, kararımız net diyeceğiz. Felaketin kanamasını faziletli güç birliği ile dindireceğiz.
54 yıllık bir siyasetin, kutlu bir davanın mensuplarıyız. Bizim demokrasi ile devlet ile hiçbir devirde sorunumuz olmamıştır, olmayacaktır, olmasını da kimse beklemesin.
"14 MAYIS'TA TÜRK VE TÜRKİYE YÜZYILI'NIN PARLAK SAYFASI ALLAH'IN İZNİ İLE AÇILACAKTIR"
Kendisini millet üstü görenlerin dayatmalarına karşı MHP her zaman milletinin yanında yer almıştır. Devletin nasıl korunması gerektiğini dosta da düşmana da gösteren Ülkücü harekettir. Kimseye rüştümüzü ispat etmeye gerek yoktur. MHP, milletimiz için ön gördüğü tehlikeler karşısında sonuna kadar direnecek ve gerekirse her bedeli ödeyecektir. MHP ve Cumhur İttifakı milletin boyun eğmeyecek bayraktarıdır. Cumhur İttifakı sadece bir seçim ittifakı değildir. İttifakımızda parti çıkarları değil, Türkiye'nin çıkarları esas alınır. Duruşumuz Türk Milleti'nin muhteşem duruşu ile bir ve aynıdır. Kararlılığımız, işbirliğimiz Türkiye'yi bölgesel güç yapacaktır. Asırlarca dünya barışının güvencesi, İslam alemi ve mazlum toplumların umudu olan Türkiye'yi küresel güç olacak altyapı adım adım tesis edilecektir. Aziz Türk Milleti kesin hükmünü sandıkta gösterecektir. 14 Mayıs'ta Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın parlak sayfası Allah'ın izni ile açılacaktır.
"NEFESİMİZ ENSENİZDE"
Depremi fırsat bilen ahlaksızlar seçimleri sabote etmek, kavga ortamını oluşturmak için teyakkuz halindedir. Türkiye'yi doğal olmayan ataklarla pes ettirmeye çalışan mihrakların alayını biliyoruz, nefesimizin enselerinde olduğunu açıkça duyuruyorum. Türk-Kürt karşılığını oluşturmak isteyen dış mihraklarla bağlantılı isimlerin ateşle oynadıkları açıkça ortadadır.
"RÜZGAR ESTİREN FIRTINA İLE DEVRİLECEKTİR"
Türk sporuna husumet hançerini vurmak isteyen çevreler, kutuplaşmayı kamçılamak amacındadır. Türkiye sokakta kurulmadı, tribünlerde bulunmadı. Herkes aklını başına almalı. Rüzgar estiren, fırtına ile devrilecektir.
"OLAYLARIN KÜRTLERLE İLİŞKİLENDİRİLMESİ REZALETTİR"
Toplumsal muhalefeti kışkırtan, yıkıcı dille çatışma iklimini yeşertmenin peşinde koşanlar kendi kazdıkları kuyuya düşmekten kurtulamayacaktır. Türkiye tribünlerde kurulmadı. Herkes aklını başına almalıdır. Rüzgar estiren fırtına ile devrilecektir.
Geçtiğimiz hafta sonu Bursaspor-Diyarbakırspor arasında oynanan maçta sallanan görsellerin sporun ahlak ve doğasına aykırı olduğu herkesin malumudur. Bize göre Amed diye bir yer yoktur, Amedspor'dan bahsedilemeyecektir. Bursaspor taraftarlarını selamlıyorum.
Bursa'da küçük bir azınlık olan terör yandaşlarının stadyumu tahrik etmesi, çıkan olayların Kürt kökenli kardeşlerimle ilişkilendirilmesi rezalettir. Türk ile Kürt arasına düşmanlık tohumu ekmeye kalkan kim varsa, koparılması gereken çıban başıdır. Bursa nasıl gözbebeğimizse, Diyarbakır da öyledir.
Bin yıllık kardeşliğimizin israf edilmesine göz yummamız mümkün değildir. Milli birlikte ve kardeşlik mirasımıza sahip çıkamazsak geleceğimizi bu coğrafyada paylaşma arzusunu diri tutmak imkansız hale gelecektir. Süregelen tartışmalar devlet ve millet hayatımızın devamını etkileyecek konulardır. Bu konuda en büyük suçlu, bölücü terör örgütüne sevimli görünen zillet ittifakıdır.
TFF'nin atıl ve aciz kaldığı hususunda yaygın kanaate kulak verilmelidir. Türk sporu dostluğun ve kardeşliğin vadisidir. Futbol sahalarından kaos çıkarmak bu millete yapılacak kötülüktür.
Bu ülkenin başına ne gelmişse küçük politikalardan ve küçülmüş politikacılardan kaynaklanan bir gerçektir. İlkeli olmak demek insanın kendisine sadakati demektir.
"YÜZSÜZLÜK VE İLKESİZLİĞİN DANİSKASIDIR"
1 yıldır cumhurbaşkanı adayını yıpranmasın diye açıklamayıp, 1 günde toz duman olanlar ilkesizliğin canlı timsalleridir. Ortak aday anlayışı üzerinde uzlaşıp, 24 saat bile geçmeden atılan imzayı inkar edenler, ilkesizliğin ana damarıdır.
Kumar masası, şahsi hırsların masası, noter masası diyip devirip yeniden o masaya oturanlar ilkesizlik ve yüzsüzlüğün numunesidir. İP Başkanı insanların yüzüne utanmadan sıkılmadan nasıl bakacak? Bir kere satan yine satar. Yine satacaktır. Siyasetin muhalefetin cenahında yaşanan tabloya bakınca ülkemiz adına üzülmekten kendimizi alamıyoruz. Masada oturmayı daha beceremeyenler 85 milyon Türk vatandaşına hizmet etmesi, ilkeli ve dürüst siyaset göstermesi beyhude bir beklentidir.