Tüketici Konfederasyonu tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Tüketici Konfederasyonu tarafından Danıştay’a EPDK hakkında; kurulun 31 Aralık 2021 tarih ve 10708 sayılı kararı ile karara Ek-1, Ek-2, Ek-3’de yer alan fiyat tarife tablolarının onaylanmasına ilişkin kararın yürütmesinin durdurularak iptaline ilişkin olarak dava açılmıştır” denildi.1 Ocak 2022’den itibaren geçerli olmak üzere yapılan fiyat artışlarının ‘Cumhuriyet tarihinin en yüksek oranlı zammının’ yapıldığına dikkat çekilen açıklamada, söz konusu karar ile sosyal devlet anlayışından vazgeçildiğine ve en temel tüketici hakkı olan ‘enerjinin adil ve herkese ucuz ve imkânına göre ulaştırılması’ hususunun göz önüne alınmadığı ifade edildi.
Bunların haricinde zamların iptali için yargıya başvurulmasının diğer nedenleri olarak şunlar sıralandı:
• Hanedeki kişilerin gelir durumu, meskenin gayrimenkul rayiç değeri gibi unsurlar dikkate alınmaması,
• Günlük 5 Kw’lık ayrım çok düşük olup temel ihtiyaç kalemlerinin harcandığı elektriğin çok altında olması,
• Yaşamı 24 saat boyunca elektrikli makineye bağlı olanlar da bu tarifede dikkate alınmaması,
• Kararda “mesken alçak gerilim tek zamanlı” dediğine göre 3 zamanlı okumalarda, anayasanın eşitlik ilkesi ihlali söz konusu olması, dar gelirlilerin ikamet ettiği meskenlerdeki kişi sayısı, meskenin rayiç bedeli, hanenin gelir durumu gibi kriterler dikkate alınmaması,
• Düzenlemenin bu haliyle düşük gelir gruplarına fayda sağlamaktan uzak olması gibi nedenlerle EPDK kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali için yargı yoluna başvurulmuştur.
CHP DE YARGIYA BAŞVURMUŞTU
Öte yandan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın da, EPDK’nın elektrik zam kararının yürütmesinin durdurulması talebiyle Danıştay’a başvurduklarını söylemişti.
Akın, “Cumhuriyet tarihinin en büyük zammına dönüşen EPDK kararının iptal edilmesi ve yürütmesinin hemen durdurulması talebi ile Danıştay’da dava açtık. Yeni yılın ilk gününde bütün vatandaşlarımızı mağdur eden, hayat pahalılığı karşısında yalnız bırakan, elektriğe yapılan hukuksuz zamlara Türk yargısının hukuksal zeminde izin vermeyeceğine inanıyorum” demişti.