- "Aramıza fitne fesat tohumlarının ekilmesine müsaade etmeyeceğiz. Karşılıklı hoşgörü, anlayış içinde bir arada yaşamaya devam edelim. Dünyanın insanlığın ortak evi olduğunu, vatanımızı da ortak evimizin bir odası olduğunu aklımızda tutalım. Eğer yaratılış gayemize uygun yaşarsak insanlık ailesi olarak dünyayı cennet haline getirebilir ve bugün yaşadığımız belirsizlikler ve bu virüs belasından dayanışmayla çok daha kolay ve rahat şekilde kurtulabiliriz"
- "Asıl olan insanlık ve insanın mutluluğudur. İnsanı yücelteceğiz devlet yücelecek, insanı yaşatacağız ve insanlık yaşayacağız. Terör şiddet, savaş gibi yeryüzünü kan gölüne çeviren hiçbir kirli erdemin, eylemin, emelin, ülkemizin, insanlığın, barışını, huzurunu bozmasına izin vermemeliyiz"
AK Parti Genel Başkanvekili ve Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, ülkede fitne ve fesat tohumlarının ekilmesine izin vermeyeceklerini bildirdi.
Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un katılımıyla Mevlana Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Hazreti Mevlana'nın 748. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenlerinde konuştu. Yıldırım, insanlığın Mevlana'nın öğretilerine kulak vermesi gerektiğini söyledi.
Hazreti Mevlana ve Yunus Emre gibi büyük mana erenlerinin sevginin ve hikmetin engin kaynakları, barış ve kardeşliğin pınarları olduğunu dile getiren Yıldırım, "Anadolu’yu sevgi ve barışla, ilmin, sevgi, saygı ve hoşgörünün aydınlığıyla kandiller gibi ışıtmışlardır. Anadolu yüce gönüllü büyüklerimiz sayesinde 13. yüzyılda hikmet kapısı, ilim irfan merkezi ve sevgi vatanı olmuştur. Hazreti Mevlana bir alim olarak sevgili Peygamberimizin varisi olduğunun şuuru ve bilinciyle yaşamış, Peygamberimiz gibi erdemli, faziletli insan olmayı öğretmeye çalışmıştır." ifadesini kullandı.
Yıldırım, Anadolu’nun Moğol istilasıyla yorulduğu, bunaldığı 13. yüzyılda, Konya’nın Mevlana dergahının etrafında kümelendiğini, Anadolu'yu vatan yapmak için Türkistan'dan, Horasan'dan akın akın gelen Türkmenlerin Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bayram Veli, Hacı Bektaş-ı Veli gibi yüce gönüllü alimlerin izinden giderek büyük bir medeniyeti inşa ettiklerini vurguladı.
- "Kalıcı bir kalkınma, manevi olgunlukla mümkün"
Anadolu'nun "Allah var gam yok" diyen muhabbet erenleri sayesinde barış ve huzur merkezi haline geldiğini söyleyen Yıldırım şöyle devam etti:
"Bizler Mevlana, Yunus, Hacı Bayram Veli, Hacı Bektaş-ı Veli, Ahi Evran gibi tahtlarını gönüllere kuran büyüklerimizin inşa ettiği çok büyük bir medeniyetin mensuplarıyız. Bugün de sevgiyi ve saygıyı yaymaya, birlik ve kardeşlik içinde yaşamaya, zorlukları paylaşıp azaltmaya, sevinçleri paylaşıp artırmaya gayret etmeliyiz. Maddi planda gelişme elbette önemlidir. Ancak gerçek gelişmenin, kalıcı bir kalkınmaya dönüşmesinin manevi olgunlukla mümkün olduğuna inanıyoruz. İnsanların, hepimizin birbirine saygı duyduğu, güvendiği, kardeşlik bağlarının güçlü olduğu, komşuluk ilişkilerinin geliştiği, huzurlu, güvenli, daha da müreffeh bir toplum haline geldiğimizde daha mutlu olacağımıza, mesut olacağımıza yürekten inanıyorum."
Mevlana’nın da öğütlediği birlik, beraberlik, hoşgörü ve anlayışın ülkeyi daha ileri taşıyacağının altını çizen Yıldırım, "Aramıza fitne fesat tohumlarının ekilmesine müsaade etmeyeceğiz. Karşılıklı hoşgörü anlayış içinde bir arada yaşamaya devam edelim. Dünyanın insanlığın ortak evi olduğunu, vatanımızı da ortak evimizin bir odası olduğunu aklımızda tutalım. Eğer yaratılış gayemize uygun yaşarsak insanlık ailesi olarak dünyayı cennet haline getirebilir ve bugün yaşadığımız belirsizlikler ve bu virüs belasından dayanışmayla çok daha kolay ve rahat şekilde kurtulabiliriz." diye konuştu.
- "Ülkemizin huzurunu bozanlarla yan yana durmamalı, kol kola yürümemeliyiz"
Yıldırım, hiçbir insanın diğerinden farklı olmadığını, herkese sevgiyle muamele etmek gerektiğini belirterek "Asıl olan insanlık ve insanın mutluluğudur. İnsanı yücelteceğiz, devlet yücelecek, insanı yaşatacağız ve insanlık yaşayacağız. Terör şiddet, savaş gibi yeryüzünü kan gölüne çeviren hiçbir kirli erdemin, eylemin, emelin, ülkemizin, insanlığın, barışını, huzurunu bozmasına izin vermemeliyiz. Hoşgörüyle, birlikte yaşama kültürümüzü daha da ileri taşımalıyız. Ülkemizin, insanlığın barışı ve huzurunu bozanlarla yan yana durmamalı, kol kola yürümemeliyiz." değerlendirmesini yaptı.
Mevlana'nın hürmet, muhabbet ve telkinlerinin, tavsiyelerinin, her gönülde karşılık bulmasını dileyen Yıldırım programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta da Allah’a olan ilahi aşkın sabır ve teslimiyet ile buluştuğu sevgi, barış ve huzur ikliminde, Mevlana şehrinde bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Anma etkinliklerinin bu yılki temasının "İrfan Vakti" olduğunu hatırlatan Usta, "İmanın, hakikatin tam olması için irfanı bilelim ve öğrenelim. 'Kendini tanıyan, Rabb'ini tanır.' der irfan sahipleri. İrfan, rıza makamıdır. Rabb'imizi gerektiği gibi tanımak, teslim olmak ve her yaptığını baş göz üzerine kabul etmek demektir. Her birimizin irfan seferimizde her insandaki güzelliği ve doğruyu görmeye her insana bir ibret ve hikmet nazarıyla bakabilmeye talip olmayı nasip etsin Rabb'im. Kuluna şah damarından daha yakın olan Rabb'imizi her inananın hakkıyla bilmesi tanıması duasıyla gecemiz hayır olsun." diye konuştu.
Konya Valisi Vahdettin Özkan da Mevlana’nın akıl ve kalbin beraberliğinde, gönüllerde sevgi, hoşgörü ve tevazuyu mayaladığını, sanat ve edebiyatta derin tesirler bıraktığını vurgulayarak şunları kaydetti:
“Hazreti Mevlana; şahsiyeti ve mefkuresiyle Türk irfan hayatını besleyen çok önemli bir kaynaktır, bir hazinedir. Bu kaynak Anadolu’dan Rumeli’ye uzanan manevi bir silsile ile irfan yolunu oluşturmuştur. Sadece doğduğu zaman değil bütün zamanlar için, insanlığa ışık tutan büyük alim Mevlana yaratılışın gayesi ve fıtratını esas alarak tüm insanlığa kemalat yolunu göstermiştir.
İrfan mektebinin yetiştirdiği gönül erleri, kalbi ilahi sıfatların tecelligahı olarak görmektedir. Akılla buluşan kalbin, hakikati esas alarak barış, birlik, sevgi ve hoşgörü ile tüm zorlukların aşılacağı ‘kamil insan ve kamil toplum’ temennisiyle hepinizi muhabbetle selamlıyorum."
Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ise Mevlana’nın manevi iklimini ve bütün insanlığa miras bıraktığı Mesnevi’sinin faziletini, yüreğinin derinliklerinde hissettiğini söyledi.
Mevlana’nın bütün yeryüzünü kuşatan hikmet kumaşının, koşulsuz sevgisi ve sonsuz hoşgörüsünün, herkesin yüreğine ilmek ilmek işlendiğini dile getiren Altay şöyle konuştu:
"Mevlana, asırlardır sönmeyen bir ışık gibi Konya’mızdan yayılıp medeniyetimize yol gösterdi. İslam’ın değerleriyle kendini kendinden var eden bir arifin, dünya üzerinde bu denli büyük bir etkisinin olması, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’in ve fahri kainat efendimiz Muhammed Mustafa’nın yolunun ne kutlu bir yol olduğunun en güzel örneklerinden biridir. "
- Tören
Konuşmalar ve Devlet Sanatçısı Ahmet Özhan'ın Tasavvuf Müziği Konseri'nin ardından tasavvuf tarihi araştırmacısı ve yazar Ömer Tuğrul İnançer "Mesnevi Sohbeti" yaptı.
Program, Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğunca icra edilen "Mevlevi Ayini Şerifi" ile sona erdi.
Programı Tacikistan Sanayi ve Yeni Teknolojiler Bakanı Sherali Kabir, il protokolü ve çok sayıda davetli izledi.