banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

Güzelliğiniz Gölgede Kalmasın

Güzelliğiniz Gölgede Kalmasın 

25 Ağustos 2021
Güzelliğiniz Gölgede Kalmasın

Günümüzde her yaştan insan genç ve iyi bir görünüme sahip olmak istemektedir. Buna bağlı olarak cerrahi yöntemlerdense daha kısa ve konforlu iyileşme süresine sahip olan aynı zamanda daha basit uygulanabilen medikal estetik prosedürler cilt gençleştirmede sıklıkla tercih edilmektedir. Bu yöntemler arasında ilk sırada yüz dolgusu gelir. 

 

Dolgu İstanbul ve diğer metropollerimizde hem erkekler hem kadınlar arasında oldukça popüler bir medikal estetik prosedürdür. Yüz dolgusu ciltteki kırışıklıkları giderme, yüzde yaş almaya bağlı olarak meydana gelen yağ dokusu kayıplarını hacim sağlama yoluyla geri kazandırma, yüz şekillendirme ve cerrahi müdahale olmadan yüz germe amacına yönelik olarak uygulanır. 

 

Yeni nesil yüz dolgusu maddeleri kullanılarak çeşitli nedenlere bağlı olarak göz altında meydana gelen ve kişinin yorgun görünmesine neden olan çukurlukların doldurulması, buruna ve çeneye şekil verilmesi, dudak dolgunlaştırılması uygulamaları hızlı ve kolay bir şekilde yapılabilir. Bununla birlikte yüz dolgusu mutlaka alanında uzman ve deneyim sahibi doktorlar tarafından yapılmalıdır. Aksi takdirde yüz dolgusunun fazla ve dengesiz kullanılmasına bağlı olarak hoş olmayan bir görünüme yol açan tümsekler, orantısız bir görünüm ve yüzde şişlik gibi istenmeyen durumlarla karşılaşılabilir. Uzman Dr. Şafak Göktaş medikal estetik prosedürler konusundaki deneyimi ile yüz dolgusu uygulamalarında en iyi sonucu almanızı sağlar. Siz de Uzman Dr. Şafak Göktaş ile iletişime geçerek yüz dolgusu, ışık dolgusu ve diğer medikal estetik prosedürler ile ilgili bilgi alabilir ve dilediğiniz görünüme kavuşma yolunda ilk adımı atabilirsiniz.

Yüz Dolgusu Hakkında Merak Edilenler

 

Yüz dolgusu;


 

  • Kaşların ortasındaki, alın ve göz kenarındaki ince çizgilerin kullanılmasında,
  • Kaş kaldırılmasında,
  • Elmacık kemiğinin oluşturulmasında,
  • Yüzdeki sarkmaların azaltılmasında,
  • Yüzde orantılı bir görünüm elde edilmesinde,
  • Yuvarlak ya da kare görünümlü yüzlere oval bir şekil kazandırılmasında,
  • Göz altındaki çukurların ve burun kenarında oluşan çinilerin doldurulmasında,
  • Dudakların daha dolgun bir görünüme kavuşturulmasında,
  • Dudak üzerinde oluşan ve sigara çizgileri denilen Perioral çizgilerin azaltılmasında,
  • Çenenin şekillendirilmesinde,
  • Sivilce ve yara izi gibi çökük izlerin giderilmesinde kullanılabilir.

 

Hyaluronik asit hücrelerin arasındaki boşlukta yer alan bağ dokusunun ana elemanı olan kollajenin yapı taşı olma özelliğine sahiptir. Hyaluronik asitten üretilen ve sıklıkla kullanımı tercih edilen dolgu maddeleri laboratuvar şartlarında streptokok adı verilen bir tür bakterinin fermantasyonuyla üretilirler. Ardından saflaştırılırlar ve vücutta kalış sürelerinin uzatılması için çapraz bağlarla desteklenirler. Kollajenin yapı taşı olan hyaluronik asit vücudumuzda doğal olarak bulunan bir madde olduğundan hyaluronik asitten oluşan dolgu maddelerinin alerjik reaksiyona neden olma olasılığı oldukça düşüktür.

 

Kalsiyum hidroksiapatit kristaller içeren yüz dolgu maddelerine oranla hyaluronik asit içeren yüz dolgu maddeleri çok daha incedir. Bu nedenle hyaluronik asit içeren dolgu maddelerinin göz çevresindeki ve alındaki kırışıklıkların yanı sıra dudaklar ve burun dahil olmak üzere tüm yüzde ve ellerde kullanılması mümkündür.

 

Kalsiyum hidroksiapatit kristaller içeren yüz dolgu maddeleri genellikle yüzde meydana gelen derin olukların doldurulması ve yüzün şekillendirilmesi amacına yönelik olarak kullanılır. Hyaluronik asit içeren yüz dolgu maddelerine göre daha kalın olduklarından burun kenarındaki çizgilerde, elmacık kemiklerinin belirginleştirilmesinde, çene ve burun bölgesinin yeniden yapılandırılmasında kullanılabilir.

Işık Dolgusu Hakkında Bunları Biliyor musunuz?

 

Özellikle 30’lu yaşların başlarından itibaren yer çekimi, yorgunluk, stres, uykusuzluk, toksik madde maruziyeti gibi çeşitli etkenlere bağlı olarak deri gerginliğini ve canlılığını yitirmeye başlar. Zaman içinde göz çevresinde torbalanmalar ve morluklar ortaya çıkar. Bu durum kişinin daha yorgun, uykusuz ve mutsuz bir yüz ifadesine sahip olmasına yol açar. Göz altındaki morluklar ve torbalanmalar cerrahi müdahaleler ile giderilebiliyor olsa da son yıllarda oldukça popüler olan ışık dolgusu İstanbul ili başta olmak üzere tüm illerimizde sıklıkla uygulanan bir medikal estetik prosedürdür. 

 

Göz altı ışık dolgusu zaman içinde hacim kaybı nedeniyle burun, yanak ve alt göz kapağının arasındaki bölgede oluşan morluklarla alt göz kapağında hafif-orta düzeyde torbalanmaların olduğu bölgelere uygulanır. Bu prosedür kapsamında hyaluronik asit içerikli dolgu maddesi kullanılıp ve sorunlu bölgeler doldurulur. Böylece kişinin daha canlı bir yüz ifadesine kavuşması sağlanır. 

 

Göz altı ışık dolgusu alt göz kapağında mor halkalar, morluklar ya da hafif-orta düzeyde torbalanmalar olan kişilere uygulanabilir. Uygulamanın sonucu işlemden hemen sonra görülmeye başlanır. Uygulamayı izleyen ilk günlerde alt göz kapağında ve çevresinde ödem ve morluk gelişmesi söz konusu olabilse de alt göz kapağında meydana gelen olumlu değişim hemen fark edilebilir. 

 

Göz çevresi çok hassas ve kompleks bir anatomik yapıya sahip olduğundan uygulamayı yapan doktorun konudaki uzmanlığına maksimum düzeyde özen gösterilmelidir. Göz çevresi aynı zamanda insan vücudunda damar yoğunluğunun en fazla olduğu bölgedir. Bu nedenle uygulama sırasında künt uçlu kanüller kullanılmasına ve uygulama bölgesinin dikkatli bir şekilde sterilize edilmesine özen gösterilmelidir. Göz altı ışık dolgusunun etkinliği 1-1.5 yıl arasında değişebilir. Kalıcılığı etkileyen faktörler arasında kişinin cilt yapısı, yaşam tarzı ve maruz kaldığı çevresel etkenler oldukça önemli role sahiptir.

 

banner205

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.