- "Necmettin Erbakan Hocamız vefat ettiğinde Saadet Partimizin Genel Başkanı idi. Bugün milli görüşçü olmanın, Erbakan'ın yolundan gitmenin, Erbakan'ın çizgisini takip etmenin tek ölçüsü var, o da Saadet Partili olmak"
- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal:
- "(Erbakan'ın) Öğrenciliğine baktığınızda, üniversite hayatına baktığınızda, akademik hayatına baktığınızda disipliniyle kendi inşa ettiği değerleri ve karakteriyle ilham veren bir insan olmuştur"
- Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu:
- "(Erbakan) Bilgi ile inancın, düşünce ile imanın çatışmayacağını göstermek üzere yola çıktı. Bunu hakkıyla gösterdi"
- Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan:
- "İlkelerden vazgeçmeden, hamasete popülizme kaçmadan, haktan ve hakkaniyetten yana durmaya ihtiyaç vardır"
- Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk:
- "Milli görüş, muhterem Erbakan Hocamızdan bizlere kalan bir emanettir"
ANKARA (AA) - Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, "Necmettin Erbakan Hocamız vefat ettiğinde Saadet Partimizin Genel Başkanı idi. Bugün milli görüşçü olmanın, Erbakan'ın yolundan gitmenin, Erbakan'ın çizgisini takip etmenin tek ölçüsü var, o da Saadet Partili olmak." dedi.
Karamollaoğlu, partisinin merhum başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın vefatının 10. yılı dolayısıyla Meyra Palace Otel'de düzenlediği, "Erbakan Haftası 2021 Anma ve Anlama Programı"nda yaptığı konuşmada, 10 yıl önce 27 Şubat 2011'de milyonlarca insanın duaları eşliğinde ebedi hayatı uğurlanan Erbakan'ı rahmet, minnet ve şükranla andıklarını belirtti.
Erbakan Haftası etkinlikleri çerçevesinde bu yıl farklı bir yönüyle Erbakan'ı anlamaya, değerlendirmeye çalışacaklarını dile getiren Karamollaoğlu, "10 yıldır düzenli bir şekilde gerçekleştirdiğimiz bu etkinliklerde ilim adamı olarak Erbakan'ı anlamaya çalıştık. Bir yıl fikir adamı olarak Erbakan'ı anlamaya çalıştık, siyaset ve devlet adamı olarak da Erbakan'ı anlamaya çalıştık. Bir yıl dürüstlük ve nezaketini bir başka yıl ahlak ve adalet anlayışını yorumlayarak hayat mücadelesinden ve yaşantısından dersler çıkarmaya çalıştık. Bu yıl ise Erbakan Hocamızın en önemli hedeflerinden birisi olan 'Yaşanabilir Bir Türkiye' hedefini anlamaya değerlendirmeye çalışacağız." dedi.
Karamollaoğlu, Erbakan'ın, bütün mücadelesini ve siyasetini üç aşamalı bir hedef üzerine inşa ettiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İlk aşamada yaşanabilir bir Türkiye. İkinci aşamada, yaşanabilir bir Türkiye'nin oluşturulması üzerine doğacak yeniden büyük Türkiye. Üçüncü aşamada ise adalet üzerine inşa edilmiş bir yeni dünya kurmaktı. Çünkü yaşanabilir bir Türkiye'yi kurmadan yeniden büyük Türkiye'yi, yeniden büyük Türkiye'yi kurmadan da bütün insanlığın refah ve saadet bulacağı yeni bir dünyayı kurmak, inşa etmek mümkün değil. Biz, yaşanabilir bir Türkiye denince maddi ve manevi yönden kalkınmış bir Türkiye'yi anlıyoruz. Maddiyat ve maneviyat bir kuşun iki kanadı gibidir. Nasıl ki tek kanatlı bir kuş uçamazsa tek taraflı bir kalkınma da topluma kamil manada huzur ve barış getiremez. Biz, yaşanabilir bir Türkiye denince yerli ve milli bir duruş anlıyoruz."
Yaşanabilir bir Türkiye'nin kendileri için neler ifade ettiğini sıralayan Karamollaoğlu, "Erbakan yaşanabilir bir Türkiye derken neyi kastetti ise biz de bugün aynısını kastediyor ve bizde bunun teminat altına alınması için çaba sarf ediyoruz." ifadesini kullandı.
Karamollaoğlu, Erbakan ile tanıştığında 26 yaşında olduğunu, o günden bu yana ne yanından ne de çizgisinden ayrıldığını aktardı.
Karamollaoğlu, Erbakan'ın hayatı boyunca milletin inancını, değerlerini küçümseyenlerle mücadele ettiğini dile getirdi. Kendilerinin de tıpkı Erbakan gibi milletin değerlerini istismar edenlere karşı çıktığını ifade eden Karamollaoğlu, Erbakan'ın hayatı boyunca işçinin, çiftçinin, esnafın, memurun emeklinin hakkını savunduğunu söyledi.
- "Bugünlerde neredeyse herkes milli görüşçü, herkes Erbakancı"
Karamollaoğlu, Saadet Partisi'nin çizgisinin Erbakan'ın çizgisi olduğunu, Erbakan'ın hiçbir zaman kimseyi ötekileştirmediğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Bugünlerde neredeyse herkes milli görüşçü, herkes Erbakancı. Bu, bizi emin olun memnun ediyor. Herkes Erbakan'ın yolundan gitmeye çalışıyor, bunda bir sorun yok, biz bundan hakikaten mutluluk duyuyoruz. Ama kimse Erbakancılık adı altında Saadet Partisi'ne de ayar vermeye kalkmamalıdır diye düşünüyoruz. Öyle yağma yok. Necmettin Erbakan Hocamız vefat ettiğinde Saadet Partimizin Genel Başkanı idi. Bugün milli görüşçü olmanın, Erbakan'ın yolundan gitmenin, Erbakan'ın çizgisini takip etmenin tek ölçüsü var, o da Saadet Partili olmak. Bunu söylerken diğer bütün siyasi parti mensuplarına bir mesafe koymak için değil sadece kendimizi doğru tarif etmek için söylüyorum."
Erbakan'ın hedeflerini kendi hedefleri olarak göreceklerinin altını çizen Karamollaoğlu, "Bugün de bizim yaşanabilir bir Türkiye hedefimiz var, insanların korku ve baskı altında değil kendisini hür ve müreffeh hissettiği bir Türkiye istiyoruz." dedi.
- "Erbakan milletin evladı"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal da Erbakan'ın bilim insanı, devlet adamı ve ilham olmuş bir ufuk insanı olduğunu kaydetti.
Geriye dönüp baktığında Erbakan'ın biyografisinden en çok etkilendiği insanlardan birisi olduğunu dile getiren Ünal, "Öğrenciliğine baktığınızda, üniversite hayatına baktığınızda, akademik hayatına baktığınızda disipliniyle kendi inşa ettiği değerleri ve karakteriyle ilham veren bir insan olmuştur." ifadelerini kullandı.
Ünal, Erbakan'ın sadece bir siyasi görüşün değil "milletin evladı" olarak anılan, yad edilen ve minnet, rahmetle anılan bir insan olduğunu söyledi.
Necmettin Erbakan'ın siyasetin üzerinde bir değer olduğunun altını çizen Ünal, "Onun heyecanını, onun mücadelesini, onun verdiği kavgayı bu milletin ruhunun bir parçası olarak görüyor ve karşısında saygı ile eğiliyorum." diye konuştu.
- "İlkeli duruşuyla siyasette önemli izler bıraktı"
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Erbakan'ın siyasi geleneğine ve çizgisine bağlılığıyla, Türkiye'nin temel meselelerine demokrasi içinde çözüm arama çabalarıyla, demokrasi dışı girişimler karşısında sergilediği ilkeli duruşuyla siyasette önemli izler ve değerli bir miras bıraktığını söyledi.
- "Şehirli bir muhafazakarlık anlayışı içerisinde açtığı çığırı önemsiyorum"
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal da Necmettin Erbakan'ı rahmetle yad ettiğini belirterek, "Bu büyük mecranın içerisinden gelerek bugün Necmettin Erbakan Hocamızın özellikle sosyoloji çevre-merkez ilişkisi diyebileceğimiz bir ilişkinin içerisinde çevrenin taleplerini, merkezin içerisinden çıkarak iyi yetişmiş şehirli bir muhafazakarlık anlayışı içerisinde açtığı bu çığırı, Türk milleti adına, Türk tefekkür hayatı adına ben de önemsiyorum." dedi.
- "Düşünce ile imanın çatışmayacağını göstermek üzere yola çıktı"
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da Necmettin Erbakan'ın sadece siyasi lider olmadığını, İslam alemindeki neslinin, insanlık neslinin karşı karşıya kaldığı sınamalarda özgün bir çizgi oluşturmuş ve kendilerine köklü bir miras bırakan insan olduğunu belirterek, "Muhterem Başbakanımız, hocamız, iki dünya savaşı arasında doğdu. Yani dinlerin ve inançların artık bittiği ve ideolojilerin yükseldiğine inanıldığı, dinlerin sonu tezinin hakim olduğu bir dünyaya doğdu. Bütün dünyada sosyalizm, faşizm ve ideolojiler yükseliyordu ve dinlerin görece bir düşüşü yaşanıyordu. Ülkemizde de bunun yansımaları vardı. Bilgi sistemleri ile inanç sistemlerinin uzlaşamayacağı bir kanaatin ortasında, bütün eğitim hayatında bir ilim adamı olarak kendisinden ilham aldığım bir yaklaşımla altını çizerek söylüyorum, bilgi ile inancın, düşünce ile imanın çatışmayacağını göstermek üzere yola çıktı. Bunu hakkıyla gösterdi." diye konuştu.
- "Erbakan'ın siyasi nezaketine ihtiyaç var"
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise Erbakan'ın siyasi hayatından örnekler vererek, şunları aktardı:
"Bugün rahmetli Necmettin Erbakan'ın siyasi nezaketine, diğer partilerle diyalog zemininden kopmayışına, saygı sınırlarını ihlal etmeyen siyasi mücadele üslubuna her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. İlkelerden vazgeçmeden, hamasete popülizme kaçmadan, haktan ve hakkaniyetten yana durmaya ihtiyaç vardır. Ülkemize sorunlarının çözümünü sadece meşru demokratik siyaset zemininde aramaya ihtiyaç vardır. Güçler ayrımını ve hukukun üstünlüğünü tartışmasız bir şekilde yaşatmaya ihtiyaç vardır. Hem şiddete karşı hem de hak ihlallerine karşı tavizsiz net bir duruşa ihtiyaç vardır."
- "Erbakan Hocamız arkasında davasına sahip çıkacak milli görüş topluluğu bıraktı"
Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk de Erbakan'ın gücünü, kuvvetini ve bütün ömrünü inandığı İslam'a hizmet yolunda harcadığını belirtti.
Asiltürk, Erbakan'ın tahminlerin ötesinde şefkat ve merhamet sahibi olduğunu dile getirerek, "Milli görüş, muhterem Erbakan hocamızdan bizlere kalan bir emanettir. Milli görüşçüler, onun hatırasına saygı göstererek çizdiği çizgide yürüyecekler ve onun yaptığı gibi milletimize ve bütün İslam alemine hizmet etmeye gayret edecekler. Erbakan hocamız dünyadan ayrılırken arkasında davasına sahip çıkacak bir milli görüş topluluğu bırakarak hakkın rahmetine kavuştu." diye konuştu.
- "Minnetle ve şükranla yad ediyoruz"
Memur Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Yalçın, Erbakan'ı ölümünün yıl dönümünde minnetle şükranla yad ettiklerini söyledi.
Erbakan'ın ilim, irfan, iman ve izan insanı olduğunu belirten Yalçın,"Erbakan Hoca hedefleriyle iddia, birikimiyle itibar, dava insanlarıyla irtibat, sözüne sadakati ile itimat, mümtaz gayret ve sarsılmaz iyi niyetiyle ihlas sahibi bir insandı." dedi.
Yalçın, Erbakan'ın kararında ve çabasında sabır ve inancında ve davasında sadakat sahibi olduğunu anımsatarak, "Kendisini siyaseten yok etmek isteyenlerin, darbe ile iktidardan indirmek isteyenlerin dahi nezaketine ahlakına, akli kapasitesi ve zeka seviyesine hayranlıklarını gizlemeyip itiraf ve ifade ettiği bir insandı." ifadelerini kullandı.
Erbakan'ın "siyaset adamı" ve "politik özne" olarak tanımlanmasını doğru bulmadığını vurgulayan Yalçın, "Bana göre Erbakan Hocamız siyaset adamı olarak değil insan için siyaset yapan insan olarak tanımlanmalı. Fikir ve fiil üreten bir zirve olarak görülmelidir." diye konuştu.
Programda, TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un gönderdiği telgraf da okundu, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Nuri Okutan, BBP Genel Başkan Yardımcısı Tevfik Eren, İran İslam Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçisi Mohammed Farazmand ve Pakistan İslam Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçisi Muhammed Sirus Seccad Gazi birer konuşma yaptı.
Programa, milli görüş camiasından ve partililer ile çok sayıda siyasetçi katıldı.