banner176

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

İşte dolandırıcılık yöntemleri: Ava gidenleri böyle avlıyorlar

İşte dolandırıcılık yöntemleri: Ava gidenleri böyle avlıyorlar 

17 Kasım 2020
İşte dolandırıcılık yöntemleri: Ava gidenleri böyle avlıyorlar

Dolandırıcıların tuzağına düşen vatandaşların çok para kazanma düşüncesiyle sahte tarihi eserlerle nasıl kandırıldıkları Emniyet ve Jandarma raporlarıyla ortaya çıktı. Tarihi eserlerin kopyalarını üreten sahtekârlar, bunları toprak altına gömüp aylarca bekleyerek eskiymiş görüntüsü veriyor. Bir yöntem de define haritasıyla kazı yapıp önceden gömülmüş sahte eser bulmak.

Bugüne kadar çeşitli yöntemlerle vatandaşları dolandıranların son oyunu sahte tarihi eserler oldu. Elinde sahte eser bulunan ve yakalananlar, her ne kadar 2863 sayılı Kültür Varlıklarını Koruma Yasası’ndan işlem yapılsa da yasada bir karşılığı olmadığından ya serbest bırakılıyorlar ya da dolandırıcılık suçunun basit şekli kapsamında TCK’nın 157. maddesince yasal işlem görüyor. Bu madde 1 yıl ile 5 yıl arasında hapis cezası öngörüyor olsa da genelde en alt sınırdan ceza aldıklarından, dolandırıcılar para cezası ile kurtuluyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı eski eser dolandırıcılığının önüne geçmek için 2863 sayılı Kültür Varlıklarını Koruma Yasası’nda bu tip dolandırıcılığa yönelik yeni bir düzenleme yapmaya hazırlanıyor.

İşte dolandırıcılık yöntemleri: Ava gidenleri böyle avlıyorlar© Hürriyet tarafından sağlanmıştır İşte dolandırıcılık yöntemleri: Ava gidenleri böyle avlıyorlar
Dolandırıcılar avlarını genellikle definecilik sitelerinde yer alan meraklılardan seçiyor. İşte o dolandırıcılık yöntemleri:

TOPRAK ALTINAGÖMME

Antik dönemlere ait heykel, heykelcik, yağdanlık, lüle gibi eserlerin atölyelerde kalıpları alınarak döküm yoluyla pişmiş toprak ya da metalden sahte eserler elde ediliyor. Daha sonra bu taklit eserler toprak altına 5-6 ay süre ile gömülerek eskitiliyor. Akabinde tarihi eser kisvesi altında satılıyor. Alıcı kandırıldığını daha sonra anlasa bile eski eser satın almak suç olduğundan polise gidemiyor.

SURİYE’DEN GELDİ YALANI

Özellikle Suriye’de yaşanan içsavaş ortamından faydalanan dolandırıcılar sınır şehirlerinde ve büyük kentlerde Suriye’den kaçak yollarla geldiğini iddia ederek, başta İncil, Tevrat gibi kutsal kitaplar olmak üzere yine sikke, mühür, terrakota, damga gibi basit küçük pişmiş toprak veya metal sahte eserleri alıcılara pazarlıyor. Piyasa sahte Suriye kökenli eserle dolu.

SAHTE SİKKE ÜRETİMİ

Antik dönemlere ait özellikle tarihi ve kıymet değeri yüksek olan, müzelerde az bulunan sikkeleri araştırılarak, döküm ve darp yoluyla bunların taklitleri yapılıyor. Bunlar tarihi eser adı altında piyasada ciddi alıcı buluyor. Bu yöntemde genelde alıcıya önce orijinal birkaç değişik sikke gösterilip tavlanıyor ve daha sonra kendisine sahte sikkeler satılıyor. Müzelerimize bu yönde çok sayıda sahte eser getirildi.

HARİTA GÖSTERME

Sahte define haritaları kullanılarak dolandırıcılar tarafından daha önceden toprağa gömülen sahte eserlerle mizansen yaratılıyor. Bu yöntemde önce eser bulunacak arazi için araştırma yapılıyor. Maddi durumu yetersiz kişiler önceden ayarlanıp kendilerine bir miktar para veriliyor. Ardından alıcı ve arazi sahibiyle birlikte kazı yapılıyor. Bu sahte eserler yeni bulunmuş gibi alıcıya satılıyor.

İşte dolandırıcılık yöntemleri: Ava gidenleri böyle avlıyorlar© Hürriyet tarafından sağlanmıştır İşte dolandırıcılık yöntemleri: Ava gidenleri böyle avlıyorlar
BAĞLANTI TELEFON YA DA İNTERNET ÜZERİNDEN

Dolandırıcılık için seçilen şahıslara yanlışlıkla mesaj atılmış gibi yapılıyor. Mesaj içeriğinde bir define bulunduğu, definenin çıkarılması veya satılması konusunda yardım talep ediliyor. Dolandırıcı ağına düşürdüğü kişiye bundan büyük pay vereceğini belirterek önce kendisinden kaparo istiyor ve sonra o para buhar oluyor. Dolandırıcılar vatandaşlara eserlerin fotoğraflarını göndererek eserler için yüksek miktarda kaparo da topluyor.

Kaynak : Hürriyet 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.