banner202

banner203

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

banner176

DENEYİM PAYLAŞIMI -10-

HELAL KAZANÇ İLE HATIRLANMA VE DEMİRCİ MUSTAFA TURACI DEDE

                1974-1975 Eğitim öğretim yılında ortaöğrenime başladığımda, eğitim için ilçeye 13km. olanköyümüzden minibüslerle gelip gidiyordum.

                1975 yılı ocak-şubat ayında o kadar çok kar yağdı ve soğuk kış oldu ki, zaman zaman yollar kapandı, okula ve ilçeye ulaşım zorlaştı, bazen de imkansızlaştı.

                 Daha önce köyümüzde demircilik yapan ve ev komşumuz olup rahmetli dedemle ileri derecede samimiyeti ve dostluğu olan Mustafa TURACI dede ilçe merkezi Seydişehir’e gelmişti.

                Rahmetli babam, kış nedeniyle yollar kapanıp ulaşım zorlaşınca, derslerin aksayacak onun için daha önce komşumuz olup ahbaplığımız bulunan demirci Mustafa dedene söyleyeyim, havalar iyileşinceye kadar onun evinde ve yanında geçici olarak kal dedi. Ben de tamam dedim.

                Mustafa dedenin evine bir hafta sonu gidip talebimizi ilettik. Hay hay, neden olmasın, bizim için de iyi olur eşirgeniriz dedi. Ben onun evinde kalıp okula gelip giderken, eşi rahmetli Zübeyde teyze bizlere kahvaltımızı hazırlayıp doyurduktan sonra okula uğurluyor, öğle arası yemeğe geliyor, yemeğimiz hazırlanıyor ve yedikten sonra tekrar okula gidiyor, akşamüstü okul çıkışı, sobası yanan sıcak ev ortamına geliyordum. Köye gelip giderken geçen zamanda da daha çok ders çalışma imkanı buluyordum.

Evi iki katlı ve evinikici katında oturuyordu, kapıda zil yerine bir küçük bir büyük demirden iki tokmak vardı. İlk gittiğimiz andan itibaren iki tokmak olması birinin küçük birinin büyük olması dikkatimi çekmişti. Mesleği demircilik olduğu için kendi evine iki tokmak yaptığını düşündüm, sonra kendisine sorduğumda, büyük tokmağı erkekler, küçük tokmağı bayanlar çalar, biz de çalınan büyük tokmaksa kapıyı evdeki erkek açar, küçük tokmaksa evdeki bayan açar, bunu ayırt etmek için iki tokmak yaptık. Mesleğimin demircilik olmasından değil dedi. Ben de bu inceliği orada öğrenmiş oldum.

Mart ayı sonlarında kışın şiddeti azalıp yollarda kolay ulaşım imkanına kavuşunca ben tekrar köyden gelip gitmek istedim.

Mustafa dede; olmaz salmam, bu seneyi burada tamamlayıp öyle gideceksin dedi. Biz de o dönemi orada tamamladık. Okulların kapandığı son hafta Cuma günü karnemi aldım geldim, kitap ve eşyalarımı topladım, gitmek için müsaade istedim, olmaz bugün kalacaksın, yarın bir iç hazırlayıp etliekmek yaptıracağız ve beraber yiyip öyle gideceksin dedi. Ben de kabul ettim, o günde kaldık.

Cumartesi günü yemeğimizi yedikten sonra kahvelerimizi içerken, sağ bileğimden tuttu dedem ben parasını vereceğim en iyisinden bir Kur’an alacaksın, yarın bizim arkamızdan hatırlayıp Fatiha göndereceksin dedi.

Hanımı Zübeyde teyzeye bana para getir dedi, o da ceketinin içindeki cüzdanı getirdi. Bunu getirme, bunun içinde kiracıların içindeki kira paraları falan var. Benim, dükkânda sıcağın karşısında demir dövüp, ter akıtarak kazandığım paralardan getir dedi.

Zübeyde teyze, ağaç bir merdiven getirdi. Odanın ortasındaki ağaçları sayıp, tam orta ağaç ile pardı arasında naylona sarılmış parayı indirdiler. Onun içindenkağıt5 lirayı bana verdi, bende Meal’li bir Kur’an aldım geldim. Kitapçı, bedeli 1 lira ama ben senden 95 kuruş alayım, 5 kuruş indirim yapayım dedi.

Mustafa dedeye paranın üstünü verdim, o da 5 kuruşu da sana harçlık olsun diye geri verdi.

Teşekkür ettim. Hayır duada bulunup vedalaştık ve evinden ayrıldım.

Ne zaman Kur’an, Fatiha okuyup, hatim inip dua yaparak geçmişlerimin ruhlarına bağışlayacak olsam, Cenab-ı Allah ilk önce aklıma ve gözlerimin önüne demirci Mustafa dede ile Zübeyde teyzeyi getirir ve hatırlatır.

Her ikisinin de Ruhları şâd,mekanları cennet olsun.

Cüzdandaki parada kiracıların verdiği ev kiraları falan var. Ateşin karşısında sıcakta demir döverken, ter akıtarak kazandığım paradan getir demesi, bende büyük biz iz bıraktı ve helal para çizgisine bir mihenk taşı oldu.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.