Eğitim fakültelerinde hep Batılı eğitimciler anlatılır, örnek gösterilir, fikirleri ve metotları sunulur. Nurettin Topçu, Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazıl Kısakürek, Peyami Safa, Ahmet Mithat Efendi, Ahmet Cevdet Paşa, Bediüzzaman Said Nursi, Osman Yüksel Serdengeçti gibi pek çok düşünür, şair ve yazarımız Tanzimat’tan beri Batılılaştığımızı, kendi değerlerimizi kaybettiğimizi, yeniden özümüze dönmemiz gerektiği tezini savunurlar.
Üniversite yıllarımda Prof. Mehmet Kaplan, Prof. Faruk Timurtaş, Prof. Ömer Faruk Akün, Ahmet Kabaklı, Prof. Ayhan Songar, Prof. Necmettin Hacıeminoğlu gibihocalarımı dinledim; Sezai Karakoç, Erdem Beyazıt, Nuri Pakdil, Mehmet Akif İnan, Yavuz Bahadıroğlu gibi yazarları okudum.
Yukarıdaki ustaları okuyarak yetişmiş eğitimcilerimiz nerdeyse 30 senedir kendi değerlerimize dönmemiz gerektiğini yazıp çiziyoruz. Eğitim Bir-Sen isimli sendika kurduk, milli değerlere dönüşü, bilim ve teknolojide dünya ile yarışı savunuyoruz.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 20 yıldır eğitimin yerli ve milli olmasını arzu ettiğini ifade eden güzel konuşmalar yapıyor, eğitimde istediğimiz başarıyı neden elde edemediğimizi sorguluyor.
Hiçbir eğitim fakültesinde yerli ve milli örnekler anlatılmıyor. Ekmediğimizi biçmemiz mümkün değil.
Eğitimde birinci faktör öğretmendir, Hz. Muhammed’siz (sav) Ömer’ler yetişmez. Akif’ler ancak Asım’ın nesli yetiştirir.
“Eğitimde Hz. Muhammed (sav) Modeli”ni eğitim fakültelerinde anlatmaz, kutsal kitabın anlattığı kutsal değerlerle öğretmenlerimizi donatmazsak Hasan’ı Hans’a, Havva’yı Eva’ya benzetmeye devam ederiz.
Eğitimci - Yazar Duran Çetin, yeni eseri Peygamberimizin (sav) Eğitim Yöntemleri’nde tam da bu yaraya parmak basıyor. Yazar fevkalade önemli, faydalı, verimli bir eğitimci örneği anlatıyor. Peygamberimizin (sav) Eğitim Yöntemleri isimli eser, tecrübeli bir eğitimcinin zihin teri.
Medeniyetimizin temeli Hz. Muhammed’in (sav) eğitim anlayışı ile atıldı. İslam medeniyetinin temeli Kur’an ile atıldı. “Ben sadece muallim olarak gönderildim” buyuran Hz. Muhammed (sav) bir eğitimciydi ve işe kitapla başladı.
İslam medeniyeti bin yıldan fazla insanlığa örnek oldu. Müslümanlar hem ilim ve teknolojide ileri gitti hem ahlak ve erdemleri temsil ettiler.
Hz. Muhammed (sav) ahlâkî ve manevî değerleri öğrencilerine anlatırken önce kendi yaşadı, güzel ahlakı öğrencilerinin seciyesi hâline getirdi.
Duran Çetin, Hz. Peygamberin (sav) eğitim anlayışını ve eğitim metotlarını örnekler vererek gözler önüne seriyor.
Peygamberimizin (sav) Mekke’deki unvanı “kari” idi, yani okuyucu.
Okuma devrimi başlattı; okudu ve okuttu.
Cehalet devrini kapattı, ilim çağını açtı.
Suffe Okulunu kurdu, burada öğretmenlik yaptı. İnsanlara dünya ve ahiret mutluluğunun esaslarını öğretti.
Güvenilir elçiydi, yalanı hayatından çıkardı, Kur’an yalan söylemeyi ve yalan yere şahitliği en büyük günahlardan sayar.
Kur’an hırsızlığı, adam öldürmeyi, anne ve babaya karşı gelmeyi, içkiyi, kumarı, zinayı büyük günah sayar.
Peygamberimiz (sav) insanları kötüden iyiye, yanlıştan doğruya, çirkinden güzele, batıldan hakka değiştirdi. Kötü ahlak ve davranışları kaldırdı, güzel ahlak ve iyi davranışları müminlere benimsetti.
Makul bir öğretmendi, akılları ikna etti.
En sevilen öğretmendi; kalplere giden yolu buldu.
Anlattıklarını kendisi yaşadı, öğrencilerine anlattı, nefisleri terbiye etti.
Felsefeciler, insanı “yürüyen, konuşan, eleştiren, ekonomik hayvan” olarak tarif ederler.
Ölümden sonrası ile ilgili hiçbir vaadleri yoktur.
Peygamberimiz (sav) ebedi saadet müjdesi ile geldi. Ölümün yokluk, hiçlik, kabirde olmadığını anlattı; kabrin ebedî saadete açılan bir kapı olduğu müjdesini verdi.
Sadece dünyanın imarını ve dünyadaki mutluluğu amaç edinmedi; iki dünya saadetini temin edecek esasları öğretti.
Bizi yoktan var eden, türlü nimetler veren Rabbimizin bunca nimete karşılık bizden ne istediğini anlattı; Allah’a ibadet ve kulluğu öğretti.
Öksüz ve yetimdi, 40 yaşında vahiy yoluyla Hz. Cebrail’den eğitim aldı, Rabbimiz onu en güzel şekilde eğitti, Kur’an’ı öğretti.
Kısa sürede insanları putlara tapmaktan vazgeçirdi, tek Allah inancını benimsetti.
Kur’an hakikatlerini en yakınında bulunanlardan başlayarak anlatmaya başladı. Önce en yakınında bulunanlar inandılar. Hz. Hatice servetiyle, amcası Ebu Talip bütün gücüyle onu destekledi.
Medine’de İslam devletinin ve medeniyetinin temellerini attı. On yıl içinde İslam Devleti, o zamanın en güçlü devleti Bizans’ı yenecek güce ulaştı.
Müslümanları kısa zamanda süper güç hâline getiren Hz. Muhammed’i (sav) örnek almalıyız. O’nun eğitim anlayışı ve eğitim metotları, eğitim fakültelerine ders olarak konmalı. Batı taklitçisi bir eğitim modeli ile “yerli ve milli bir eğitim” sistemi kuramayız. Kendi değerlerimize dönmeliyiz.
Beyin Vitamini: Beka Yayınları arasında çıkan Peygamberimizin (sav) Eğitim Yöntemleri isimli eseriözellikle eğitimcilere tavsiye ediyorum. (İletişim; 0212-5124543; [email protected])