Serhat şehri Van’da eğitim seminerleri verdim. Öğrencilerin dikkati, ilgisi, geleceğe hazırlanma konusundaki kararlılıkları, başarı prensiplerini benimsemeleri bende hayranlık uyandırdı. Özellikle yatılı okul öğrencileri daha ilgili ve programlı çalışma konusunda daha azimliler.
Serhat şehrinde azimli, gayretli ve idealist eğitimcilerle tanıştım, sohbettik ettik ve dostluk köprüleri kurduk.
Van Eğitim Bir-Sen Başkanı Mehmet Ali Uca, idealist bir sendikacı ve eğitimci. Gevaş’taki programıma katıldı, sendikanın öğretmenlere verdiği yemekte güzel bir konuşma yaptı ve beni eğitimci dostlarla tanıştırdı. Sendikada her cumartesi öğleden sonra “ikindi sohbetleri” düzenleniyor. Sohbete davet edildim ve “Sivil Toplum, İslam Birliği ve İslam Medeniyeti Kurma İdeali” başlıklı bir konuşma yaptım.
Eğitimci olarak En Sevilen Öğretmen Hz. Muhammed’i (sav) örnek almamız gerektiğini, onun metotlarının bize yol gösterdiğini anlattım. “Sivil bir toplum inşa etmeli, İslam birliği ve İslam medeniyeti kurma idealiyle çalışmalıyız” dedim.
Eğitimci dostlarımın ilgisi beni hayran bıraktı. Eğitim Bir- Sen tam bir kültür ve fikir ocağına dönüşmüş, üyelerini bilgi, kültür ve düşünce bakımından zenginleştirme çalışması yapıyor. Sadece eğitimcilerin özlük haklarını takip etmekle yetinmiyor; onların zihnen ve ruhen de zenginleşmesi için programlar geliştiriyor.
Sendikacı dostlar, okul okul dolaşıyor, eğitimcilerin problemlerini dinliyor ve çözümler üretiyor. Mehmet Ali Başkan ve ekibine hayran kaldım.
Eğitim Bir-Sen’li dostlar, “Bir Bilen ile Bilge Nesil” projesi geliştirmiş, okuma grupları oluşturmuş, kitap temin etmiş, dağıtmışlar. Öğrencilerin yeteneklerini geliştirip geleceğe hazırlanmaları için çalışıyorlar. Sene sonunda sınav yapacak ve dereceye girenlere ödül verecekler. Öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırmak için oldukça önemli bir proje.
Van Milli Eğitim Müdürü Hasan Tevke, idealist, dürüst, azimli ve fevkalade gayretli bir eğitimci. Okul okul dolaşıyor, özellikle yatılı öğrencilerin erzak ve iaşesinin düzgün verilmesini takip ediyor, yatılı okullarda ve taşımalı öğrencilere dört çeşit yemek çıkıyor. Okul yemekleri ev yemeklerini aratmıyor. Hasan Bey, her alımı yaparken ihaleye çıktığını anlattı; yemek, erzak, elbise, kömür alımlarında indirim yaptırdığını, devletin her kuruşunu koruduğunu anlattı. Yiyecek, içecek ve kömürlerin düzgün dağıtılıp dağıtılmadığını, okul yemeklerinin öğrencilerine ulaştırılıp ulaştırılmadığını bizzat kontrol ettiğini ifade etti. Okullarda öğretmen odalarını ziyaret ettiğini, öğretmenlere şevk ve heyecan veren sohbetler yaptığını söyledi. Azim ve gayretine hayran kaldım.
Edremit’te eğitime kalite kazandırmak ve öğrencileri yarına hazırlamak için kitap okuma ve okutma tutkusu taşıyan öğretmenlerle tanıştım. Turgut Yaşar bir idealist eğitimci. Kitap okutma projesini sadece kendi okulunda uygulamıyor, öteki okullarda da gönüllü ve idealist meslektaşlar bulmuş, 12 okulda okutma programı uyguluyor. Teneffüslerini feda ediyor; öğrencilere kitap dağıtıyor, okunan kitapları geri alıyor, kitap özetlerini dinliyor, öğrencilerin kendilerini yetiştirmelerine yardım ediyor; onlara rehberlik yapıyor. Milli Eğitim yetkilileri Turgut Bey’i destekliyor ve teşvik ediyorlar.
Çok sevindim. Meslek hayatımda kitap okuttuğum için şikâyet edilmiş hatta soruşturma geçirmiştim. Milli Eğitim okuma ve okutma konusundan hayli yol almış.
Özalp’te, Edremit’te, Erçiş’te Bakanlığın yepyeni okullar inşa ettiğini, saray gibi binalar yaptığını gördüm. Son yıllarda eğitimin bütçesi, savunmayı geçti. Eğitime kalite kazandırma çalışmaları hızlandı.
Bazı meslektaşlarla, bir kısım öğrencilerin ideolojik saplantılar içinde olduğu konusunda sohbet ettik. Irkçılığın Müslümanları bölen bir Batı virüsü olduğuna dikkat çektim. Dinimiz kardeşliği emreder, ırkçılığı reddeder. Birinci ve İkinci Dünya Savaşları ırkçılık yüzünden çıktı. Hem Avrupa ülkelerini hem bütün dünyayı yıkıma götürdü. Avrupalılar özellikle Alman ve Fransız aydınlar ırkçılığın çıkmaz sokak olduğunu ve ülkeleri yıkıma götürdüğünü gördüler, Avrupa Birliğinin kurulmasına fikren öncülük ettiler.
İslam ülkeleri benzeri bir çalışmayı yapmak zorundalar. Din, kültür ve tarih bağları olan Müslümanların bir ve beraber olması, yardımlaşması, bir arada yaşaması, birlikte geleceğe yürümesi Avrupalıların birlik kurmasından çok daha kolay. Ortak bir gelecek inşa etmek için kardeşliğimize önem vermeliyiz.
“Girmeden tefrika bir millete düşman giremez;
Toplu vurdukça yürekler onu top dindiremez” der Mehmet Akif.
Eğitimci dostlar, gençlerimizi geleceğe hazırlıyorlar. Eğitime kalite kazandırmak için gayret eden eğitim yöneticileri, sendikacı dostlar ve meslektaşlarımı tebrik ediyorum.