Karabük ÖSS?deki başarı sıralamasında ilk ona giren bir ilimiz. Eğitime ve başarıya önem veren, gayretli ve performansı yüksek eğitimci dostlarla tanıştım geçen hafta. Normal şartlarda 1.5 saat süren konferans iki saati geçti. Kalite adına karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Öğrenciler arasında sıralama yapan, bilgi ve yetenek ölçmeyen, öğrenme sürecini dikkate almayan ÖSS?yi masaya yatırdık. Yetenek ölçen ve öğrenme sürecini de değerlendiren bir sistem aramamız gerektiği kanaatine vardık. ÖSS, sol beyin becerilerini ölçüyor. Proje üretmeyi, hayal kurmayı, resim yapmayı, beste yapmayı, model tasarımını, edebî metinler kaleme alma becerisini dikkate almıyor; kısacası yetenek ölçmüyor.
Mimar Sinan gibi tasarım dehaları, Itrî ve Bethoven gibi müzisyenler, Mehmet Akif ve Yahya Kemal gibi edebiyatçılar, Halil Mutlu ve Nihat Kahveci gibi sporcular, Einstein ve İbni Sina gibi ilim adamları, İbrahim Çallı ve Pablo Picasso gibi ressamlar ÖSS veya SBS?ye girseler, büyük bir ihtimalle sıfır çekerler.
Türkiye senelerdir çoktan seçmeli bir sınav sistemi ile yetenekleri göz ardı ediyor, körletiyor; yetenek geliştirmeye, proje üretimini, buluş ve icat yapmayı, patent almayı ıskalıyor.
PISA araştırmalarında çocuklarımızın gösterdiği performans düşüklüğü gösterdi ki eğitim sistemimizi başarısız.
2006 PISA araştırmalarında Türkiye, yarışmaya katılan 57 ülke arasında
metinleri anlamada 447 puanla İspanya ve Yunanistan?ın arkasından 37. oldu; matematikte 424 puanla 43, fen bilimlerinde ise yukarıda da görüldüğü gibi 44. sırada yer aldı.
PİSA araştırmalarında öğrenciye ezber bilgiler sorulmuyor, öğrencinin yetenekleri ölçülüyor. Araştırma ve deneme yapması isteniyor, tecrübeleri değerlendiriliyor. Bilinmeyen durumlar ele alınıyor ve öğrencinin çözümler üretmesi isteniyor, yani bilgilerinin yanı sıra kazandığı beceriler ölçülüyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, çok isabeti bir karar vererek müfredatları ve kitapları yeniledi. Fakat SBS ve ÖSS yüzünden yetenek geliştirici çalışmalar okullarda önemsenmiyor. Laboratuar deneyleri, spor, resim, müzik ve yetenek geliştirici çalışmalar SBS ve ÖSS?de ölçülmüyor. Varsa yoksa konu ezberleme ve test çözme...
Karabük?te öğretmen arkadaşlarla eğitimde verimlilik sohbetinden sonra İmam-Hatip Lisesi ve Safranbolu İmam-Hatip Liselerinde öğrencilerle ?başarıya götüren yol?u konuştuk. Fevkalade verimli motivasyon konuşmaları yaptık.
Müdür odasında çay içerken Karabük İmam-Hatip Lisesi Müdürü Sefer Bey, bana okulunun fevkalade güzel bir başarı karnesine sahip olduğunu anlattı. Çok sevindim.
Karabük İmam-Hatip Lisesi, Türkiye?deki İmam-Hatip Liseleri arasında 2003?ten beri derece yapmış. Mesela 2008 yılında eşit-ağırlık, sözel, matematik ve psikoloji?de Türkiye 1.si; biyoloji, coğrafya ve sayısalda Türkiye 2.si olmuş. Bir öğrenci Türkiye 10.su olmuş.
Kendini kaliteye adamış bir eğitimci olan Sefer Bey, öğrencilerinin başarısını toplam kaliteye bağladı ve aşağıdaki hususlara dikkat çekti:
1.Okulda okumaya önem veriliyor. Her gün 20 dakika kitap okunuyor. Dört gün okunuyor, bir gün yazma çalışması yapılıyor. Okulun 10 bin kitaplık harika bir kütüphanesi var, arı kovanı gibi işliyor.
2. Yatılı öğrenciler için okulda etüt var. Etüt çalışmaları verimliliği artırıyor.
3. Ailelerle ortak çalışma yapılıyor. Aileler, çocukları ile ilgileniyor. Bu ilgi, başarıyı getiriyor.
4. Okulun daha önceki senelerde başarılı öğrenciler yetiştirmesi, mevcut öğrencilere model oluşturuyor, öğrenciler özgüven sahibi oluyor, abla ve ağabeylerimizin elde ettiği başarıyı biz de elde ederiz, deyip gayrete geliyorlar.
5. Dersler laboratuarlarda, kütüphanede, sunum odalarında işleniyor. İngilizce, Kur?an-ı Kerim, edebiyat, resim derslerinin projeksiyon ve bilgisayar kullanılarak işlendiğini gördüm.
6. Öğretmenler gayretli, iyi ders anlatıyorlar, öğrencileri iyi motive ediyorlar. Görsel eğitim veriyorlar.
7. Okulun fizik, kimya, biyoloji, bilgisayar laboratuarları, konferans salonu, geniş bir bahçesi; bahçede futbol, basketbol, voleybol sahaları var.
8. Okulda dersler kadar, sosyal ve kültürel etkinliklere önem veriliyor; şiir dinletisi yapılıyor, tiyatro çalışması var, bilgi yarışması, Esma-i Hüsna?yı ezbere okuma yarışması; satranç, basketbol ve voleybol turnuvaları düzenleniyor. Duvar gazeteleri hayli renkli.
Epeyce zevkli ve faydalı geçen okul gezisinden sonra Sefer Bey, odasında çay içerken şu değerlendirmeyi yaptı:
?Okulun fiziki imkânları oldukça iyi. Sınıflar 15-20 kişilik. Öğrenci kendisini değerli hissediyor. Okulun gözde bir okul olduğunu görüyor, okulunu seviyor, gayrete geliyor, başarı azmi artıyor. Okulun her katı ayrı renge boyandı. Tahtanın bulunduğu duvar mavi renk. Mavi iç açıcı ve ferahlatıcı bir renktir. Sadece sonuç endeksli çalışmıyoruz, eğitim sürecini de değerlendiriyoruz. Öğrencimizin yeteneklerini geliştirmesini gözlemliyoruz. Öğretmeler ve personelimle çok iyi bir diyaloğumuz var. Herkes burada kendinin özel ve değerli olduğunu biliyor, bunu hissettiririz. Eski mezunlarımızı çağırırız ve onlarla öğrencilerimizi buluşturuyoruz. Eskilerin tecrübeleri, öğrencilerimize ışık tutuyor, öğrencilerimizde özgüven oluşturuyor.?
Karabük İmam-Hatip Lisesi örneğini gördükten sonra şu kanaate vardım:
?Başarı; inançlı, azimli, özgüven sahibi öğrenciler, bilinçli ve ilgili aile, birlikte çalışmayı bilen ve özverili öğretmenler fizikî imkânlar, idealist ve kendini okuluna adayan bir müdür gerektiriyor.?
Not: Bu akşam saat 19?da, Sultangazi?de Anafen dersanesinin kendi binasında düzenlediği ?Beyni Verimli Kullanma ve Yönetim Sanatı? konulu bir konferans vereceğim. İrtibat: 0505.4009361
Geçen hafta Karabük?te gerçekleştirdiğimiz konferans ve eğitimde kalite çalışmalarının organizesinde emeği geçen Eğitim Bir-Sen Başkanı Mustafa Cünük ve yönetim kurulu, İmam-Hatip Lisesi Müdürü Sefer Sonuç, Safranbolu İmam-Hatip Lisesi Müdürü Numan Tarhan, öğretmenevi müdürü Ali Yaşar, Erdoğan Ünver ve değerli dostlara kültür hayatımıza katkılarından dolayı bin teşekkür ediyorum.
