banner176

BİST
ALTIN
DOLAR
STERLİN
EURO

Mehmet Kapu ağabeyimizin aramızdan ayrılıp ebediyete intikal eden merhum Polis Memuru Cengiz YILMAZ kardeşimiz anısına kaleme aldığı yazısı.

ÖLÜM BİR SON DEĞİL, EBEDİ HAYATIN BAŞLANGICIDIR

Ölüm; yaşadığımız fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatının başlangıcıdır. Vakti saatini sadece Cenab-ı Mevlâmız' ın bildiği, her an her yerde önümüze çıkabilecek ecele karşı hazır olmaktan başka hiçbir çaremizin olmadığının bilinci ile hareket etmemiz gerekir.

 

Tüm canlılar gibi Cengiz kardeşimizde Yüce Yaratıcımızın "Her nefis(canlı) ölümü tadacaktır" buyruğu gereği aramızdan ayrıldı.

 

Rahmetli Cengiz YILMAZ beyin aramızdan ayrılması bizlere ölümü hatırlatması yanında, ölümün bize şah damarımızdan daha yakın olduğunu da gösterdi, insan yaşamını iki evreye ayırarak değerlendirirsek bunun ilki: dünyaya gözümüzü açmakla(doğumla) başlayıp, ölümle biten dünya hayatıdır. Fani hayatta dediğimiz bu hayatı Kuran'ı Kerim de "Bilin ki, dünya hayatı ancak bir oyun, eğlence, bir süs, aranızda bir övünme ve daha çok inal ve evlat sahibi olma isteğinden ibarettir." "Servet ve oğullar, dünya hayatının süsüdür; ölümsüz olan iyi işler ise Rabbinin nezdinde hem sevapça daha hayırlı, hem de ümit bağlamaya daha lâyıktır."buyrulmaktadır. Dünya hayatının amacı imtihandır, bundan dolayıdır ki dünya hayatına da gerekli önem ve özen gösterilmeli ve hiçbir şekilde de ihmal edilmemelidir. Çünkü ahiret' in dünyada kazanılacağını, ahiret hayatında cenneti kazanmanın tek yolunun da dünya hayatındaki yaşayışın olduğu unutulmamalıdır.

 

İkincisi ise ebedi olan ahiret hayatıdır. Ahiret hayatını kazanmanın yollarını Yaratan Rabbimiz bizlere Kuran-ı Kerim ve Peygamberimiz kanalı ile bildirmektedir.

 

İnsan olarak yaratılış gayemizin yalnızca dünya nimetlerinden yararlanmak, mal mülk sahibi olmak, para pul kazanmak, makam mevki elde etmek olmadığı, asıl gayenin kainatı yaratan Allah'a karşı kulluk görevlerimizi yerine getirmek olduğunun bilinci ile hareket etmemiz gerekir. Temel ilkenin dünya hayatında yapılan zerre kadar iyiliğin ve yine zerre kadar kötülüğün ahirette karşılığının olduğunu, hiçbir şeyin unutulmadığı, yok olmadığı, hasıraltı edilmediğinin bilinci ve gayreti içerisinde olmalıyız.

 

Lakin her zaman olduğu gibi bir yakınımız, bir dostumuz vefat ettiğinde ölümü hatırlamakta, birkaç gün sonrada unutup gitmekteyiz, taki bir başka yakınımız veya dostumuzun vefatına kadar.

 

Nereden bilebilirdik oğlu Halil İbrahim'in doğum günü olan 6 Aralık 2011 tarihinde Cengiz kardeşimizin Rabbine kavuşacağını;

 

52 yıla sığan bir ömür.

 

Bildiğimiz ve şahit olduğumuz üzre her zaman insanlara sevgi, saygı ve hoşgörüyle yaklaşan, iyilik yapan, kalp kırmayan, kötü söz söylemeyen değerli bir meslektaşımızı kaybetmenin üzüntüsü içerisinde olmamızın yanında, kâmili imanla yüce rabbimizin huzuruna çıktığının bilincindeyiz. Teneşirdeki o nurlu yüzüyle sanki geride bıraktıklarına "Benim için ağlayıp üzülmeyin, ben Allahıma ve Resulüme kavuştum." der gibiydi.

 

Geride kalanlar olarak bizler Resulallahının buyurduğu: "Ölünün mezardaki hâli, imdad diye bağıran, denize düşmüş kimseye benzer. Boğulmak üzere olan kimse, kendisini kurtaracak birini beklediği gibi, meyyit de, babasından, anasından, kardeşinden, arkadaşından gelecek bir duayı gözler. Kendisine bir duâ gelince, dünyanın hepsi kendine verilmiş gibi sevinmekten daha çok sevinir. Allahü teâlâ, yaşayanların duaları sebebi ile, ölülere dağlar gibi çok rahmet verir. Dirilerin de ölülere hediyesi, onlar için duâ ve istiğfar etmektir."

 

"Ey Rabbimiz!   Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin."

 

Mekânın cennet olsun.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.