Frankfurt kitap cennetini ziyaret etmek, beni her yıl heyecanlandırır. Okumak bizim literatürümüzde sadece bilgi edinmek değil, aynı zamanda ibadettir. Kur’an’ın ilk emri okudur. Prof. Sefa Saygılı ve Dr. Ali Akben ile beraber fuarı ibadet şuuru ile gezdik.
Din, bilim, film, sanat, kültür, uluslar arası yayıncılık salonları ziyaretçilerini ağırladı fakat fuarda en çok edebiyat, roman ve fikir eserlerinin bulunduğu salonlar ilgi odağı oldu. Alman yayınevlerinin bulunduğu salonlar tıklım tıklımdı. Fuar içindeki söyleşiler, fikir tartışmaları, konuşmalar epey dinleyici topladı.
Suhrkamp, dtv, Beck, Dittrich, Rowohlt, Bastel Lübbe gibi yayınevlerinin bulunduğu salonlar insan seliydi. Standlarda Alman yazar veya kitaplarının kocaman resimlerini görmeye alışığım. Bu sene Parthas Verlag standında “Süleyman der Prachtige”nin ve Süleymaniye’nin büyüleyici resmini görünce önce şaşırdım, sonra mest oldum. Parthas yayınevi standında kocaman Muhteşem Süleyman resmi var ve kataloğun kapağını da Sultan Süleyman kaplamış.
Suhrkamp yayınevinin standında devasa ve büyüleyici bir Kâbe resmi. Siyah elbiseli Kâbe, etrafı beyaz kefenini giymiş, mabedi tavaf eden müminlerle dolu. İmrendirici bir tablo.
Kâbe resminin altında Kur’an resmi.
Kur’an Avrupa’da ilgi görüyor ve okunuyor. İslam, Avrupa’yı büyülemeye devam ediyor. İslam’ın göz kamaştırıcı güzelliğini ve ona duyulan ilgiyi kıskananlar var, kızanlar ve düşmanlık duyanlar da…
22 koca salonda binlerce kitap sergileniyor; her dilden, her kıtadan, her milletten. Kitapların büyüleyici dünyasında sabahtan akşama gezmek yorucu. Katalog toplamak, onlara göz gezdirmek, standların önünden geçmek,kitap kapaklarını seyretmek, zaman zaman standlara dalıp kitaplara dokunmak, çekici bir kitabı ele alıp arka kapak yazılarını okumak fevkalade zevkli bir şey. Tutku, zevk, macera, ibadet ve dua bir arada.
Farkına varmadan iki torba katalog toplamışım.
İsveçli polisiye roman yazarı Henning Mankel’in Das Auge des Leoparden isimli yeni romanını almışım. Eğitim konusunda fevkalade güzel kitaplar yazan Amy Chua’nın Die Mutter des Erfolgs (Başarının Annesi) kitabın çantaya koymuşum.
Gazeteler, bu sene Nobel ödülü alan Çin asıllı, Fransız vatandaşı Mo Yan ile ilgili haberi birinci sayfalardan verdiler. Hiçbir diploması olmayan Mo Yan’ın üslubu beğeniliyor, ödül alması kendi ülkesinde tepkiler meydana getirmiş. Yan’ın çok renkli, çok sesli, komik, karmaşık, yer yer müstehcenliği içinde barındıran bir anlatım tarzı var. Fuarda Yan’ın çok da kitabı yok, kitapları bütünüyle henüz Almanca’ya çevrilmemiş.
Bu sene Alman Kitapçılar Ödülü 1947 doğumlu Ursula Kerchel’e verildi. Landgericht (Memlekete Mahkemesi) adlı romanı, 2. Dünya Savaşı yıllarında ailesini Almanya’da bırakarak ülkesini terk etmek zorunda kalan Yahudi asıllı Hâkim Richard Kornitzer’in dıramını anlatıyor. Uzun yıllar, sürgünde, ailesinden uzakta yaşayan Kornitzer savaştan sonra eşine ve çocuklarına kavuşuyor fakat kavuştuğuna inanamıyor. Karısına, sen sen misin, diye soruyor. Kendine, karısına, ülkesine ve çocuklarına yabancılaşıyor. Yüreğinde taht kuran bu yalnızlığı bir türlü yenemiyor.
Die Zeit gazetesinde yer alan raporuna göre, genel kanaatlerin aksine bütün dünyada gençlik okuyor. Geçen yıl dünyanın en çok okunan yazarlarının başında Harry Potter serisinin yazarıJoanne K. Rowling var.
İkinci sırada Cornelia Funke’nin gençler için yazdığı Tintenherz, Tintenblut, Tintentod var.
Vampir kitapları yazarı Stephenie Meyer, okunurlukta üçüncü sırayı alıyor. Gençler vampir serisini de çok okuyor.
Dan Brown da çok okunanlar arasında. Polisiye ve gizemli romanlar yazan Brown, okuyucunun şımarttığı yazarlardan.
Prof. Daniel Kehlemann, büyükler için yazıyor. O da çok okunanlar listesindeki yerini koruyor.
İsabel Allende, hislerin kraliçesi olarak fuarda takdim ediliyor, romanları ilgi görüyor.
Postmodern düşünür Prof. Jürgen Habermas, yeni kitabı Nachmetaphysisches Denken II(Metafizik Sonrası Düşünce) adlı kitabıyla felsefenin dine ilgisini ve din algısını sorguluyor ve düşünce dünyasını etkilemeye devam ediyor.
Bu sene Frankfurt Kitap Fuarına Türkiye’den Kültür Bakanlığının yanı sıra 32 yayınevi katıldı. Yayınevlerimiz, dünyadaki kitap atlasını tanımaya ve dünya yayınevi olmak için çalışmaya devam ediyorlar.
Gençlerin okumadığı tezi yanlış. Bavyera eyaletindeki Fürth şehrinde Dr. Ali Akben ile birlikte “Sağlık Yaşama Sanatı; Ailede Mutluluk ve Başarılı Çocuk Eğitimi” konulu konferanslar verdik. Semirden sonra en çok gençlere hitap eden kitaplarımızı imzaladık. Başarıya Götüren Yol, Başarı İnanç İşidir, Beyin Gücünü Etkili Kullanma Sanatı, Dehanı Keşfet Zekânı ve Hafızanı Geliştir en çok ilgi gören kitaplar oldu. Tabi ki İtiraf Ediyorum, İntikam, Ergenekon’un Şifreleri, Vurgun, Cehennem Vadisi gibi polisiye romanlarım ve İnsanlık Ayağa Kalk, Gülü Koklayamadım gibi tarihi romanları çok imzaladım.
Fürthlü dostlar, 3.5 saat süren konferans, büyük bir ilgi ile takip ettiler,sorular sordular. Konferanstan sonra da sorular-cevaplar sohbet sürdü. İnsanımız kitaba ve düşünceye önem veriyor.
Beyin Vitamini:Yukarıda adı sayılan kitapların yanı sıra, Abdulkadir Selvi’nin “Ateşten Yıllar” isimli Üstat Bediüzzaman Said Nursi’nin son yıllarını, 27 Mayıs darbesini ve darbe sonrası yıllarda yaşanan trajik olayları anlatan, Nesil yayınları arasında çıkan eserini tavsiye ederim. İrtibat: 444 24 14