“GELECEĞİMİZİ KODLAYALIM” isimli bir proje hazırlamış Pendik İmam Hatip Okulları Mezunları ve Mensupları Derneği. Dört imam hatip lisesinden öğrencilerin katıldığı projeye Pendik Milli Eğitim Müdürlüğü, Müsiad, Gebze Teknik Üniversitesi ortak.
Uluslararası Pendik Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi, Pendik Ömer Çam Anadolu İmam Hatip Lisesi, Şehit Adil Büyükcengiz Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Abdurrahman Gürses Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri projeye katılmış. Ekim ayında başlatılan proje kapsamında öğrencilere kodlama, Ardunio eğitimi, mikro işlemcilik, temel devre elemanları, analizi nasıl ve planlama, tasarım eğitimi veriliyor, robot yapımı öğretilecek. Proje bir yıl devam edecek.
Proje oldukça sevindirici. Son 300 senedir Müslümanlar bilim ve teknoloji yarışından koptu. Bu proje ilim ve kitap dinine mensup Müslümanların yeniden bilim ve teknoloji yarışına katıldığının en güzel delili.
İslamiyet ilim ve kitap dini. Yüce Allah, Peygamberimize (sav) 610 yılında vahiy göndermeye başladı ve Hz. Peygamber (sav) Allah’tan kendisine gelen ilmi insanlara anlatmaya aşladı. Vahiy, doğru bilgi demek.
İslam dininin birinci kaynağı kitap yani Kur’an’dır. Kitap ilim taşıyıcısıdır. İlim, insanların zihnini geliştirir, zekâsını artırır, ufkunu açar, geçmişi doğru değerlendirme ve geleceği inşa etme fikri verir.
Yüce Allah, Hz. Muhammed’i (sav) 23 sene vahiy ile bilgilendirdi. Allah Rasulü(sav) peygamberlik hayatı boyunca kitap okudu ve kitaptan öğrendiği bilgileri anlattı. 23 senede Arap Yarımadası Müslüman oldu, İslamiyet öteki kıtalara yayılmaya başladı.
Peygamberimiz (sav) hicretten sonra on yıl devlet başkanlığı yaptı. Hz. Ebubekir (ra) iki, Hz. Ömer 14 sene İslam Devletini yönettiler. Toplam 26 senede İslam Devletinin sınırları Çin Seddi’nden Atlas Okyanusu’na ulaştı.
Müslümanlar gittikleri yerlere adalet, ilim, ahlak ve medeniyet götürdüler. Müslümanlar bin yıl tarih yaptılar ve tarih yazdılar. Dünyaya insanlık, ilim, ahlak, doğruluk, eğitim ve terbiye öğrettiler.
1577 yılında İstanbul Tophane’de Takıyyüddin Raşit rasathane kurdu. Takıyyüddin Raşit matematikçi, fizikçi, optikçi ve astronomi bilgini idi.
22 Ocak 1580 yılında Şeyhülislam Kadızade Şemsettin Efendi’nin verdiği fetva üzerine Kılıç Ali Paşa rasathaneyi topa tuttu ve yıktı.
Kadızade’yi, padişah şeyhülislam atamış, o da medreselerden mantık, matematik ve fen bilimlerini kaldırmıştı. Hâlbuki Fatih’in kurduğu Sahn-ı Seman Medreselerinde matematik, astronomi ve fen bilimleri dersleri veriliyordu.
Rasathanenin topa tutuluşu, Osmanlıların ilim ve teknoloji yarışından kopuşunun ilanıydı.
Hâlbuki ilim, sanat, teknoloji, ahlak İslamiyetin getirdiği ve emrettiği güzel şeylerdir.
İlimlerin iki temel kaynağı vardır: Dinî ilimlerin kaynağı Kur’an, fen bilimlerinin kaynağı kâinat kitabıdır.
Fizik, kimya, biyoloji, astronomi, matematik, geometri, coğrafya gibi bilim dalları kâinat kitabını inceleyerek elde edilen ilimlerden meydana gelir. Allah, kâinatı yaratmasaydı asronomi, Dünya’yı halk etmeseydi coğrafya, canlılara hayat vermeseydi biyoloji, kâinata sabit kanunlar koymasaydı fizik, her şeye mükemmel şekiller vermeseydi geometri, her şeyi ölçülü yaratmasaydı matematik olmazdı.
İki kitabın da sahibi Allah’tır. İkisi de Allah’ın ilmini, kudretini, kuvvetini anlatır.
Esasen ilimleri fen ilimleri ve dinî ilimler diye ayırmak doğru değildir. Kur’an, kâinat kitabını anlatır ve fen ilimlerine kaynaklık eden kâinat kitabını okumayı emreder.
Müslümanların Kur’an okumak gibi fizik, kimya, biyoloji, coğrafya, astronomi, matematik, geometri okumayı ibadet kabul etmeleri gerekir. İlim öğrenmek ibadettir, ilim öğrenmek için çalışmak sevaptır.
İmam hatip liseleri hem dini ilimlerin hem fen ilimlerin okutulduğu örnek okullardır. Bu yönüyle ilim ve teknolojik araştırmalarda öne çıkmaları, hatta öncülük ve liderlik yapması gerekir. İlim öğrenmeyi ibadet sayan insanların bilim ve teknolojide önder olması beklenir.
İlim, çalışmayla elde edilir.
Kur’an-ı Kerim, insan için sadece çalıştığının karşılığı vardır, buyurur.
Hacı Bektaş Veli, en büyük keramet çalışmaktır, demiş.
Allah çalışana verir. İlim, istendiği yere gider.
Tembellik, merak etmeme, araştırmama, rahat düşkünlüğü ilmin küstüğü sıfatlardır.
İlim, Allah’ın sıfatıdır. Yüce Allah, Hz. Âdem’e ilim öğretmiş, bu sayede Hz. Âdem, meleklere üstün gelmiş ve Allah, meleklere Âdem’e secde etmelerini emretmiştir.
İlim ve teknoloji bugün ABD, Japonya, Güney Kore, Almanya gibi ülkelere gitmiş; teknolojik ve ekonomik üstünlük onların eline geçmiştir.
Müslümanlar, 300 senedir kaybettikleri ilim, teknoloji, ekonomi ve ahlak alanlarındaki üstünlüğü yeniden aramalı, bunun için çalışmalı ve ter dökmelidirler.
Kur’an; inanıyorsanız üstünsünüz, üstün olmalısınız, buyurur.
İlim ve ahlak dinine inanan Müslümanlar, Kur’an’ın emirlerine sımsıkı sarılmak zorundadırlar.